İsrail güçlerinin Küresel Sumud Filo’suna yönelik müdahalesine tepki gösteren Kocaeli Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Kulübü, “İnsani yardım taşıyan sivil bir konvoya yönelik güç kullanımı kabul edilemez” açıklamasında bulundu.
Kocaeli Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Kulübü Yönetim Kurulu, Gazze’ye insani yardım ulaştırmayı amaçlayan Küresel Sumud Filo’suna İsrail güçlerince yapılan müdahaleyi kınadı. Açıklamada, Gazze’nin 7 Ekim’den bu yana uluslararası hukuka aykırı saldırılarla karşı karşıya olduğu vurgulandı. Birleşmiş Milletler Bağımsız Uluslararası Araştırma Komisyonu’nun raporunda İsrail’in Gazze’de “soykırım” işlediğine dair kanıtların bulunduğu hatırlatılarak, kara harekâtıyla birlikte ihlallerin arttığına dikkat çekildi. Kulüp adına açıklama yapan Nail Karagülle, “Gazze’ye yönelik her türlü hukuk dışı müdahale engellenmelidir. Gazze 7 Ekim’den beri İsrail’in hukuka aykırı müdahaleleri altında direnmeye devam etmektedir. BM İsrail’in Gazze’yi tamamen işgal etmek için 16 Eylül itibariyle başlattığı kara saldırısının ana safhası devam etmekte olup 24 saatte 106 kişinin öldürüldüğü bildirilmektedir. Yaklaşık iki yıldır devam eden hukuka aykırı bu müdahaleler artık ciddi bir yoğunluğa ulaşmıştır. Birleşmiş Milletler Bağımsız Uluslararası Soruşturma Komisyonu, İsrail’in Gazze’deki eylemlerinin soykırım suçu oluşturduğunu rapor etmiş, Uluslararası Adalet Divanı (UAD) ise İsrail’in insani yardımların engelsiz biçimde ulaştırılması için tedbir kararları almıştır. Buna rağmen İsrail, uluslararası yükümlülüklerini ihlal etmeyi sürdürmektedir. Bu kapsamda İsrail’in Sumud filosuna yönelik saldırı ve engellemeleri, sivil hedeflere yönelik yasaklanmış saldırı, insani yardımın engellenmesi ve sivillerin aç bırakılması yasağının ihlali anlamına gelmekte olup uluslararası hukuka aykırılık doğurmaktadır. İnsani yardım taşıdığı açıkça beyan edilen şeffaf ve denetlenebilir sivil bir konvoya yönelik güç kullanımı kabul edilemez. Küresel Gazze Sumud Filosunda, 44 ülkeden yaklaşık 300 insan hakları savunucusu yer almakta olup, bu girişim tamamen sivil ve insani niteliktedir. Filo, Gazze’deki akut insani krize dikkat çekmek, sivillere kesintisiz insani erişim sağlamak ve uluslararası hukukun öngördüğü insani yardım koridorunun fiilen işlemesine destek olmak amacıyla yola çıkmıştır. Gemilerde yalnızca tıbbi malzemeler ve temel insani yardım yükleri bulunmakta; seyrüsefer ve güvenlik açısından uluslararası deniz hukukuna tam riayet edilmektedir. UAD kararları uyarınca İsrail’in insani yardımları kolaylaştırma yükümlülüğü varken, yapılan müdahaleler açıkça soykırımı önleme tedbirlerinin ihlalidir. Sumud Filosu tam da bu gayeye matuf olarak yola çıkmış bağımsız gönüllü bir girişimdir. Korunmasına yönelik tedbirler hem devletler hem uluslararası toplum nezdinde bir mesuliyettir. İnsani yardım bir ayrıcalık değil hukuki bir zorunluluktur. Küresel Sumud Filosu’na yönelik her türlü saldırı ve engelleme uluslararası hukukun ihlalidir. Gazze’ye insani yardım engelsiz ve güvenli biçimde ulaştırılmalı ve bu zulüm artık durdurulmalıdır. Zira insanlığın ve insanlık onurunu dayanma gücü kalmamıştır” ifadelerine yer verdi.
Gölcük’te hayata geçirilen “Çınarlarla Fidanlar” adlı sosyal sorumluluk projesi kapsamında, huzurevi sakinleri ile Sosyal Hizmetler bünyesindeki çocuklar bir araya geldi.
Gölcük’te örnek bir projeye imza atıldı. Huzurevi sakinleri ile Sosyal Hizmetlerde kalan çocuklar, Gölcük’ün 6 köyünü ziyaret ederek unutulmaz bir gün geçirdi. Gölcük Köyleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Kadın Kolları Başkanı Yasemin Yazıcıoğlu Demircan ve Gölcük Muhtarlar Derneği Başkanı Bilge Saral’ın öncülüğünde hayata geçirilen programda, yaşlılar ve çocuklar köylerin doğal, kültürel ve sosyal zenginliklerini yakından tanıma fırsatı buldu.
Etkinliğe, Gölcük Köyleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı İsmail Acar, Kavaklı Muhtarı Müzeher Değer ve huzurevi yetkilileri de katıldı.
6 köy gezildi
Program Panayır köyünde başladı. Panayır Muhtarı Kadir Kılıç ve eşi, misafirleri çiçek ve çikolata ile karşıladı. Yeni Ferhadiye’de köylülerin hazırladığı kahvaltı, yaşlılar ve çocukların yüzlerini güldürdü.
Nüzhetiye’de Muhtar Mehmet Sertoğlu, misafirlerini köy kahvesinde ağırlarken, Eski Ferhadiye’de şifalı köy suyu ikram edildi. Mamuriye Muhtarı Kenan Salman ve Siyretiye Muhtarı Sinan Kahraman, köy halkıyla birlikte konuklara sıcak misafirperverlik gösterdi. Son durak ise Ümmiye Köyü oldu. Muhtar Vahit Kanpara, konukları köy meydanında ağırladı.
“Bir yıldır hayalimizdeydi”
Programa katılan Gölcük Muhtarlar Derneği Başkanı Bilge Saral, “Böyle bir etkinliğin içinde olmak bizleri çok mutlu ediyor. Gençlerimiz ve yaşlılarımız bir arada. Çınarlarla Fidanlar adlı projemiz bir yıldır hayalimizdeydi. Bunu hayata geçirdiğimiz için Gölcük Köyleri Yardımlaşma Derneği ile birlikte çok mutluyuz. Yaşlılarımız bizim çınarlarımız, çocuklarımız ise fidanlarımız. Bu proje herkese örnek olsun istiyoruz. İnşallah bu tür projeler artarak devam eder. Katkı veren herkese teşekkür ediyorum” dedi.
Çınarlar ve fidanlar bir araya geldiler
Programa katılan Gölcük Köyleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Kadın Kolları Başkanı Yasemin Yazıcıoğlu Demircan, “Bugünkü projemiz, çınarlarımızla fidanlarımızı bir araya getirmek ve aynı zamanda köy halkıyla buluşturup köylerimizi tanıtmaktı. Yaklaşık iki aydır köylerimizdeki kadınlar için önemli çalışmalar yürütüyorduk. Bu projemiz de kahvaltı ve yemek programımızla anlam kazandı. Aramızda şehit ve yetim çocuklarımız da vardı. Bu projede bize en büyük desteği Gölcük Muhtarlar Derneği Başkanı Bilge Saral ve köylerimizin muhtarları verdi. Özellikle Murat Kayabay ve Sinan Kahraman bizleri olağanüstü bir misafirperverlikle ağırladılar. Diğer köy muhtarlarımız da çiçeklerle karşılayıp çeşitli ikramlarda bulundular. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Huzurevi sakinleri ve çocuklar çok mutlu
Huzurevi sakinleri, köyleri ilk kez gezdiklerini belirterek mutluluklarını dile getirdi. Çocuklar ve yaşlılar gün boyunca sohbet ederek birbirlerini daha yakından tanıma fırsatı buldu. Katılımcılar, yöresel kıyafetleri, yemekleri ve köylerin kültürel zenginliklerini yakından görme şansı elde etti. Program sonunda çocuklara ve huzurevi sakinlerine çeşitli hediyeler verildi. Önümüzdeki günlerde farklı köylerde de benzer etkinliklerin düzenleneceği belirtildi.
Başta Ayvalık zeytinlerinden üretilen zeytinyağları olmak üzere Türkiye’de üretilen zeytinyağlarının Avrupa ülkelerindeki raflarda satılabilmesi ve Avrupalı tüketicinin sofrasına ulaştırılabilmesi için AB’nin talep ettiği şartlar konusunda çalışmaların sürdüğünü ve markalı zeytinyağlarının AB ülkelerine ihraç edilmesine yönelik detayların gözden geçirildiğini kaydeden Mustafa Canbey, “Önümüzdeki dönemde bu tescilin alınmasını ve AB ülkelerine zeytinyağımızın satılmasını arzu ediyoruz.” dedi.
Ayvalık’ta; Balıkesir Sanayi Odası Genç Girişimciler Kurulu Başkan Yardımcısı ve Köklü Zeytincilik Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kürlek’in öncülüğünde gerçekleşen yılın ilk hasadına; Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Belgin Uygur ve AK Parti Balıkesir Milletvekili İsmail Ok ile birlikte katılan Mustafa Canbey yaptığı açıklamada, ilk zeytin hasadını zeytin işçileri, çiftçi ve tarla sahipleriyle birlikte yapmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti.
Ticaret Bakanlığı’nın çalışmaları sürüyor
Bu yıl Ayvalık ve Edremit Körfezi’nde zeytin üretiminde ‘Yok yılı’ denilen bir yıl olduğuna işaret eden Canbey, “Bu yüzden de bölgedeki ağaçlarda çok fazla zeytin yok. Ama görüldüğü üzere, zeytin taneleri iri. Fakat kuraklıktan kaynaklı bir durum söz konusu. Ama inşallah önümüzdeki günlerde zeytin hasadı yapıldıkça ‘işin bereketi daha da ortaya çıkacak’ diye ümit ediyoruz.” dedi.
Zeytinin Ayvalık ve Edremit Körfezi’nin en önemli değerlerinden biri olduğunu vurgulayan Mustafa Canbey, “Bu anlamda; Ayvalık ve Körfez bölgesinden gerçekten bereket fışkırıyor. Bu bereketin başta Ayvalık ve Körfez olmak üzere, bütün ülkemize, hatta dünyaya yayılması ile ilgili büyük bir çaba içerisindeyiz. Baktığımızda, zeytin üreticisi ülkelerden; İspanya ve İtalya gibi ülkelerde çok ciddi bir kuraklık var ve bizim zeytinyağımızın da, Avrupa Birliği’nde pazarlanması, satılması ile alakalı çok önemli çabalar ve girişimlerimiz mevcut.
Ticaret odaları ve birlikler bu konuda önemli çabalar sarf ediyor. Önümüzdeki dönemde; markalaşmanın daha da üst seviyelere çıktığı, zeytinimizin Avrupa Birliği ülkelerinde satıldığı bir dönemi yaşamak istiyoruz. Ülkemizin bu konudaki gayretleri, Ticaret Bakanlığı’mızın önemli çalışmaları var. Önümüzdeki dönemde inşallah, sadece Türkiye’yi doyuran değil, Avrupa’yı da doyuran bir şehir olarak yola devam etmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“AB ülkelerinde zeytinyağımızın satılmasını arzu ediyoruz”
Balıkesir‘in zeytin ve zeytin ve zeytinyağı üreticiliğinde bereketli, bir kent olduğuna dikkat çeken Mustafa Canbey, “İnşallah bu ilin bütün bereketini dünyaya yayılmasını arzu ediyoruz. Zeytin ağacı zaten ismi bereketle anılan bir ağaç. Bu bereketin tüm dünyaya fışkırmasını arzu ediyoruz. Bu yönde de AB tescili ile ilgili gayretimiz devam ediyor. Ticaret Bakanlığı nezdinde çalışmalar devam ediyor. Önümüzdeki dönemde bu tescilin alınmasını ve AB ülkelerinde zeytinyağımızın satılmasını arzu ediyoruz” diye konuştu.
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, bir dizi programa katılmak üzere Sakarya’ya geldi. Program kapsamında traktör fabrikasında ve süs bitkileri üretim tesislerinde incelemelerde bulunan Yumaklı, ardından Sakarya Valiliği’ni ziyaret etti. Ardından tarım sektörü temsilcileriyle bir araya gelen Bakan Yumaklı, hem sektöre dair güncel verileri paylaştı hem de destekleme politikaları ve yeni yatırımlar hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasında özellikle iklim değişikliği, tarımsal üretim planlaması, hayvancılık destekleri ve Sakarya’ya yapılan yatırımlara dikkat çeken Yumaklı, üreticilerin emeğinin her zaman öncelikleri olduğunu vurguladı.
“2024 yılında suyu merkeze alan üretim planlamasını uygulamaya koyduk”
Tarım ve orman sektörünün dünyadaki stratejik konumuyla ilgili artık hiç kimsenin herhangi bir tereddüdünün söz konusu olmadığının altını çizen Bakan Yumaklı, “Bu dönemde küresel ısınma ve iklim değişikliği konusunu çok sıklıkla ifade ediyoruz. Ancak bu yıl bunu sadece dile getirmekle kalmadık, aynı zamanda özellikle dış etkilere açık bir sektör olması hasebiyle tarım, orman ve su sektöründe bizzat yaşadık. Bir tarafta orman yangınlarıyla mücadelemiz sürdü, diğer tarafta kuraklık sorunlarıyla ülkemizin dört bir tarafında üreticilerimizi zorlayan bir yıl geçirmiş olduk. Mutlaka suyu verimli, dengeli bir şekilde kullanmanın bütün yollarını, bütün yöntemlerini, bütün metotlarını uygulamamız gerekecek. Bunun için de 2024 yılında suyu merkeze alan üretim planlamasını uygulamaya koyduk. Suyun tarımda kullanılmasına yönelik verimlilik unsurlarının tamamını hep birlikte gerçekleştirmiş olacağız” diye konuştu.
“2024 ve 2025 yıllarında yoğun bir dönem geçirmiş olduk”
Hayvansal üretimle alakalı konuşan Bakan Yumaklı, “2024 yılının başında hayvancılık yol haritamızı açıklamıştık ve onu da peyderpey hayata geçiriyoruz. Özellikle anaç hayvan sayımızı artırmak, daha verimli ve kaliteli üretim yapılmasını sağlamak, kadınların ve genç kardeşlerimizin tarımsal üretimin içerisinde olması için bütün destek ve teşvik sistemlerimizi buna göre düzenledik, 2024 ve 2025 yıllarında yoğun bir dönem geçirmiş olduk. Sakarya ilimiz, elbette diğer 80 ilimizde olduğu gibi, hem bitkisel üretimde hem de hayvansal üretimde çok önemli bir potansiyele sahip. Bilinçli üretim anlamında da bizler için uygulamalarıyla örneklik teşkil eden bir ilimizdir” şeklinde konuştu.
“Destek katsayısını 2025 yılına göre 2026 yılında dekar başına yüzde 27 artırdık ve 310 liraya çıkardık”
Geçen hafta tarımsal bitkisel ve hayvansal üretimle alakalı yeni destek miktarları açıklandığını hatırlatan Bakan Yumaklı, “Üretim maliyetlerinin de göz önüne alınarak önemli artışlar gerçekleştirdik. Destek katsayısını 2025 yılına göre 2026 yılında dekar başına yüzde 27 artırdık ve 310 liraya çıkardık. Organik üretim yapanlara destek katsayısını yüzde 25 ilave olarak belirledik. Soya üretimini teşvik etmek amacıyla yerli sertifikalı tohum kullanımını sağlayacağız ve buna ilişkin desteğimiz olacak. Yine hububat ürünlerinde sertifikalı tohum destek katsayısını 0,50’den 0,56’ya yükselttik. Tarımsal su kısıtı olmayan illerde ve havzalarda tane mısır üretimini teşvik etmek için destek katsayısını 1’den 1,3’e çıkardık. Özellikle Sakarya gibi taban suyunun yüksek olduğu yerlerde bu ürünün üretimi artırmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“Destek birim miktarında yüzde 21 oranında artış sağladık”
En önemli çalışmalarından olan pestisit ile mücadele konusuna değinen Bakan Yumaklı, “Biyolojik ve biyoteknik mücadeleyi öncelediğimizi söyledik. Bununla ilgili çok yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Özellikle son dönemde kahverengi kokarcanın hızlı yayılımı bizim bu konudaki mücadelemizin ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Başarılı sonuçlar da aldık. Bu alandaki destek birim miktarında yüzde 21 oranında artış sağladık. Böylece yalnızca temel destek ve planlı üretim desteği kapsamında 2026 yılında, 2025 yılına göre; buğday ve arpada yüzde 27 artışla 806 lira, tane mısırda yüzde 65 artışla 806 lira, mercimek ve nohutta yüzde 27 artışla 620 lira, patates ve soğanda yüzde 27 artışla 620 lira destek sağlamış oluyoruz” dedi.
“Türkiye genelinde 471 bin üreticimiz zirai don hadisesinden olumsuz şekilde etkilendi”
Geçen sene hem şubat ayında hem de nisan ayında iki farklı don olayı yaşandığını aktaran Yumaklı, “Özellikle nisan ayındaki don 65 ilimizi etkiledi. Türkiye genelinde 471 bin üreticimiz zirai don hadisesinden olumsuz şekilde etkilendi. TARSİM (Tarım Sigortası) kapsamında sigortası olan bütün üreticilerimizin kayıplarını karşılamaya başladık, Ancak sigortası olmayan veya don sigortası yaptırmamış üreticilerin de o zamana kadar yapmış oldukları maliyetlerini karşılamak için de çiftçi kayıt sistemine kayıtlı olanlar için söylüyorum bir program geliştirdik. Cumhurbaşkanımız bununla ilgili gerekli açıklamayı yapmıştı. Bizler de çalıştık, ödemeleri yakın zamanda başlatacağız” diye konuştu.
“Meteorolojik olayın bize olan olumsuz etkisinin bedeli, sadece tazminat bakımından 46,5 milyar lira oldu”
Sigorta konusuna değinen Bakan Yumaklı, “TARSİM sigortası ödemeleri, bu zirai don hadisesi ile ilgili 16 ürün için 23 milyar lira civarında olup, kasım ayı sonuna kadar tamamlayacağız. Sigortası olmayan üreticilerimizin maliyet tutarları ise yaklaşık 23,5 milyar liradır. Bunu da kasım ayı sonuna kadar ödemesini bitireceğiz. Maalesef bu olağanüstü meteorolojik olayın bize olan olumsuz etkisinin bedeli, sadece tazminat bakımından 46,5 milyar lira oldu. Bunun ekonomik kayıplarını, gelir kayıplarını saymıyorum bile. Sakarya’da da elbette bu don hadisesinden etkilenen üreticilerimiz oldu. Fındık, ayva, kiraz, ceviz ve şeftali üretimi yapan 6 bin 252 üretici Sakarya’da etkilenmişti. Bunlara da 366 milyon lira ödemeyi kasım ayı sonuna kadar yapmış olacağız” şeklinde konuştu.
“Malak desteği yüzde 180 artırıldı”
Hayvansal üretimdeki desteklerin önemli ölçüde arttırdıklarını söyleyen Bakan Yumaklı, “Büyükbaş hayvancılık destekleri kapsamında buzağı desteği yüzde 40 artışla bin 400 yüz liraya yükseltildi. Malak desteği yüzde 180 artırıldı ve 2 bin 800 liraya çıkarıldı. Küçükbaş hayvancılık desteklerinde de kuzu ve oğlak desteği yüzde 50 artışta 300 liraya yükseldi. Çoban desteği de yüzde 125 artışla 81 bin liraya çıkmış oldu. TÜİK tarafından yayımlanan haziran ayı verilerine göre 2023 yılının başından itibaren bu yana kadar büyükbaş varlığımızda yüzde 3,65’lik bir artışla 17.2 milyon başa çıkmış olduk. Özellikle aşılamalarla teyit ettiğimiz bu sayılarla ilgili bizim herhangi bir tereddüdümüz yok. Bu rakamlar kesinlikle ve de kesinlikle teyitlidir. Yine küçükbaş hayvan varlığımızda yüzde 11,6 artışla 58,2 milyon başa yükselmiş durumda” ifadelerini kullandı.
“Üreticilerimizin alın teri ve emeği bizim kırmızı çizgimiz”
Konuşmasını sürdüren Yumaklı, “Hiç kimsenin üreticilerin emeğini yok sayarak Türkiye’de tarımsal üretimin bittiğiyle alakalı dezenformasyonu kabul edebileceğimiz bir şey değildir. Üreticilerimizin alın teri ve emeği bizim kırmızı çizgimiz. Dolayısıyla bu konudaki yapılan yorumlara hiçbir şekilde itibar edilmemesini, devletimizin gerek kendi açıklamaları, gerekse uluslararası kuruluşların açıklamalarında da ifade edildiği üzere Türkiye’nin önemli tarımsal üretim gücünün olduğunu hiçbir zaman unutulmaması gerektiğini tekrar ifade etmek istiyorum” dedi.
“Sakarya’da çiftçilere 458 milyon lira prim desteği verdik”
Son 23 yılda Sakarya’da yaklaşık 46 milyar lira tarım-orman-su alanında destek verdiklerini ve yatırım yaptıklarını aktaran Bakan İbrahim Yumaklı, “Su ve sulama alanında 96 tesisi hizmete aldık. Bu sulama tesisleri ile 62 bin dekar araziyi sulamaya açtık. Tarımsal üretim alanlarının korunması amacıyla 581 bin dekar alana sahip 13 ovamızı koruma altına aldık. Üreticimizin alın terini ve emeğini TARSİM ile güvenceye kavuşturduk. Bu kapsamda Sakarya’da 2006 yılından bu yana 329 bine yakın poliçe düzenlendi. Bu poliçelere 458 milyon lira prim desteği verdik. Yine bu zaman zarfında üreticimizin zarar gören ürünleri için yaklaşık 247 milyon lira tazminat ödedik” diye konuştu.
“Sakarya’nın tarımsal hasılası 21 kat artışla yaklaşık 17 milyar liraya ulaştı”
Konuşmasını sürdüren Bakan Yumaklı, “Bakanlık olarak verdiğimiz destekler ve yaptığımız yatırımlarla Sakaryalı üreticilerimiz, hem modern tarımla buluştu hem de üretimde verimini artırdı. Bu sayede; bitkisel üretim miktarımız yüzde 26, büyükbaş varlığımız yüzde 54, küçükbaş varlığımız yüzde 69, kanatlı hayvan varlığımız yüzde 89, arılı kovan varlığımız yüzde 170, su ürünleri üretimimiz yüzde 26 artmış durumda. Yapılan bu çalışmalar ile Sakarya’nın tarımsal hasılası 21 kat artışla yaklaşık 17 milyar liraya ulaşmış durumda. Tarımsal ihracatta da 6 katlık bir artış sağladık” şeklinde konuştu.
“Sakarya-Kocaeli içme suyu isale hattı birinci kısım işi inşallah yakında ihale edilecek”
Su ve sulama projeleriyle ilgili konuşan “1 milyar 6 milyon liralık, 8 adet su ve sulama projesini Devlet Su İşleri’nin yatırım programına aldık. Toplam maliyeti 8 milyar lira olan Sakarya-Kocaeli içme suyu isale hattı birinci kısım işi inşallah yakında ihale edilecek. 2.4 milyar lira maliyetli Adapazarı ve İzmit’e hizmet verecek olan 143 milyon metreküp depolama kapasitesine sahip Sakarya Ballıkaya Barajı da inşallah önümüzdeki yıldan itibaren su tutmaya başlayacak. 160 milyon lira maliyetli Pamukova ilçesine hizmet verecek Turgutlu Göleti ve ikmal sulaması dün tamamlandı. Çok şükür 98 hektarlık bir alan sulamaya hazır hale getirilmiş oldu. 202 milyon lira maliyetli Taraklı ilçesine hizmet verecek Kayaboğazı Göleti’ne su aktarma işi de kasım ayında tamamlanacak inşallah. Bu konuda arkadaşlarımız yoğun bir şekilde çalışıyor. Bu iş ile de bin 504 hektarlık bir alan sulamaya hazır hale getirilmiş olacak. 215 beş milyon lira maliyetli Adapazarı ilçesine hizmet verecek Kışlaköy Göleti ve Büyükhataplı sulaması ihmali ikinci kısım işini de yine kasım ayına kadar bitirmeyi planlıyoruz. Bu iş ile de 682 hektarlık alan sulanacak. Son olarak da 158 milyon lira maliyeti Adapazarı’nda taşkın kontrol için hizmet verecek Yazlık Mahallesi, Çark deresi ve Yandere’si ıslahı birinci kısım işini de bu yıl bitmeden tamamlamayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Bahçelievler Belediyesi tarafından her yıl düzenlenen Geleneksel Bahçelievler Kocasinan Yağlı Güreşleri’nin bu yıl 20’incisi yapıldı. Programa Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır’ın yanı sıra Bahçelievler Kaymakamı Mehmet Boztepe ve çok sayıda vatandaş katıldı. Ankara, Antalya, İstanbul, Balıkesir ve Kocaeli gibi şehirlerden gelen toplam 500 pehlivan, Bahçelievler Kocasinan Er Meydanı’nda boy gösterdi. Kispet giyen pehlivanların, finale yükselme mücadelesine vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Programa gelen Başkan Bahadır, davul zurna eşliğinde alanı gezerek katılımcıları ve seyircileri selamladı. Ardından Türk bayrağı açan pehlivanlar Başkan Bahadır eşliğinde kortej gerçekleştirdi. Katılan pehlivanlardan 26’sı başpehlivan kategorisinde yer aldı. Kıyasıya geçen mücadeleler, geleneksel Türk sporunun ruhunu yaşatırken seyircilerden de büyük alkış aldı. Yarışma sonunda dereceye giren pehlivanlara alkışlar eşliğinde kürsüye çıktı.
“Katılan tüm sporcu arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum”
Programda konuşan Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır “Tarihi güreşimizi unutmayacağız. Çünkü güreş peygamber sanatıdır. Müslüman fiziken, maddi ve manevi de güçlü olacak. Yağlı güreş en zor sporlardan biridir. Katılan tüm sporcu arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bahçelievler’de yaklaşık 15 genç ve çocuğumuz bu yaz 30 branşta spor okullarından faydalandı. Bir gencin yetişirken eğitim, spor, sanat ve vicdan fikriyle büyümesi lazım. Sanki dünya kupası gibi insanların çadırlarda bile canlı canlı bombalandığını görüyoruz. Allah Gazze ve Filistin başta olmak üzere tüm dünyadaki insanların yardımcısı olsun. Biz Gazze’yi unutmayacağız, Gazze içimizde bir yara. Katil Netenyahu Cumhurbaşkanı’mıza laf ediyor. Daha 70 yıllık ülkesiniz. Biz ise 1071’den beri bir ülkeyiz. Programa gelen herkese teşekkür ediyorum.” Dedi.
“Geleneksel spora destek verdiği için teşekkür ediyorum”
2009-2010 yılları tarihi Kırkpınar Türkiye Başpehlivanı Mehmet Yeşil Yeşil ” Meslek hayatımın 31’inci yılında güreşiyorum. 20 yıldır da başpehlivan olarak güreşiyorum. Yıllardır Bahçelievler Kocasinan güreşlerine katılmaktayım. Buradaki organizasyon için başta Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır olmak üzere çok teşekkür ediyorum. Spora, sporcuya ve başta yağlı güreş olmak üzere geleneksel spora destek verdiği için teşekkür ediyorum. Çok güzel karşılandık. Çok kaliteli antrenör ve yöneticileri var. Yağlı güreşler inşallah uzun yıllar devam eder ve bizde yaşatırız” şeklinde konuştu.
Şampiyon Recep Kara oldu
Müsabakalarda finale yükselen Recep Kara, rakibini mağlup ederek şampiyon oldu. İsmail Koç’un ikinci olduğu finalin ardından, şampiyonluk ve altın kemerini kupasını Recep Kara’ya Bahçelievler Belediye Başkanı Dr. Hakan Bahadır takdim etti.
Adliyeye sevk edilen 3 şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Kocaeli İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince Gebze ilçesinde bir ikamette düzenlenen operasyonda 5 şüpheli yakalandı. Ekiplerin çalışmaları sonucu yapılan aramalarda çeşitli yerlerde ve kasalara gizlenmiş 8 kilo 983 gram esrar, 90 gram kokain, 4 gram sentetik kannabinoid, 6 adet sentetik ecza, 7 hassas terazi, 123 bin 765 TL, 11 bin 325 Euro ve 100 dolar ele geçirildi.
Yakalanan şüphelilerden 2’si, TCK 191 kapsamında işlem yapılarak serbest bırakıldı. Uyuşturucu ticareti yaptığı değerlendirilen O.H.A., T.B. ve S.A. isimli 3 şahıs ise adli makamlara sevk edildi. Şüpheliler çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi, 2025-2026 akademik yılına, yükseköğretimde dijital dönüşümün merkezine yapay zekayı yerleştiren kapsamlı eğitim toplantılarıyla başladı. Üniversite, online oturumların ardından gerçekleşen yüz yüze çalıştay ile Türkiye’de yükseköğretimin geleceğine yön verecek vizyoner adım attı.
Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi, yeni akademik yılı yapay zeka odaklı eğitim toplantılarıyla karşıladı. Üniversite, 2025-2026 güz dönemi öncesinde düzenlenen online oturumlar ve yüz yüze çalıştayla, ders planından araştırma süreçlerine kadar geniş yelpazede dijital dönüşümün yol haritasını çizdi.
“Türk eğitim öğretim sistemine vakıf üniversitelerinin katkısı çok büyük”
Üniversitenin 11-16 Eylül tarihleri arasında online olarak başlayan programı, 17 Eylül’de Elite World Grand Sapanca Otel’de düzenlenen çalıştayla devam etti. Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Talip Emiroğlu’nun katıldığı çalıştayda, öğrenci merkezli yapay zeka destekli öğrenme ortamlarının tasarımı, ders materyallerinin üretiminde yapay zeka araçlarının kullanımı ve akademik araştırmalarda dijitalleşmenin getirdiği yeni fırsatlar konuşuldu. Dr. Talip Emiroğlu, önümüzdeki eğitim öğretim yılının hayırlı ve verimli olmasını dileyerek, “Bugün ülkemizdeki 800 bin öğrenci vakıf öğrencilerinde eğitim alıyor. Bunun 200 bini yüzde yüz burslu. Bu vakıf üniversitelerinin ücretsiz katkısıdır. Son 15 yıldır vakıf üniversitelerimiz Türk üniversiteleri olarak uluslararası ölçütlerde üst sıralara yükseldi. Demek ki Türk eğitim öğretim sistemine vakıf üniversitelerinin katkısı çok büyük” dedi.
Akademisyenlerden yenilikçi sunumlar
Rektör Prof. Dr. Muzaffer Elmas’ın moderatörlüğünde başlayan programda; Öğr. Gör. Sertan Turan ve Hilal Nur Tınas’ın öğrenci odaklı yapay zeka entegrasyonu üzerine yaptığı sunum dikkat çekerken, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Firdevs Karahan ve ekibi, ders planlamalarına yönelik uygulamalı örneklerle katkı sundu. Ayrıca Prof. Dr. Yurdanur Dikmen liderliğinde ders materyali üretiminde yapay zeka araçları sunumu dikkat çekti.
“Yeni bir vizyonun kapısını aralıyoruz”
Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Elmas, toplantıların üniversitenin geleceği açısından dönüm noktası olduğuna vurgu yaparak, “Yapay zeka, yükseköğretimde sadece bir araç değil; aynı zamanda yeni bir vizyonun da kapısını aralıyor. Öğrencilerimizin öğrenme deneyimini güçlendirirken, öğretim üyelerimizin dijital dönüşüme liderlik etmesini hedefliyoruz. Bu hedef doğrultusunda çalıştayımız başarıyla tamamlanmıştır. Katkısı olan ve katılan tüm akademisyenlerimize teşekkür ediyoruz. Ayrıca, üniversitemizin kalite ve akreditasyon çalışmalarını da hızla sürdürdüğümüzü belirtmek isterim. Bu süreçler eğitimde mükemmelliğe giden yolumuzun önemli bir parçasıdır” diye konuştu.
Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi’nin tüm fakültelerinden akademisyenler ve eğitim yöneticilerinin katıldığı etkinlik, üniversitenin esnek, yenilikçi ve kalite odaklı eğitim vizyonunu bir kez daha pekiştirdi.
https://www.41.com.tr/wp-content/uploads/2025/09/yilin-ilk-zeytinyagi-uretimi-yapildi-0-vm4E1kS6.mp4 Türkiye’nin en önemli zeytin ve zeytinyağı merkezlerinden biri olarak kabul edilen Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, yılın ilk zeytin hasadı yapıldı. Balıkesir Sanayi Odası Genç Girişimciler Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Kürlek’in ev sahipliğinde gerçekleşen hasat programında toplanan zeytinler sıkılarak zeytinyağına dönüştürüldü.
“Balıkesir genelinde 13 milyon zeytin ağacı mevcut”
Hasat etkinliğinde zeytin ağacından zeytin toplayan ve el makineleriyle hasat yapan Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, hasat etkinliğinde yaptığı açıklamada, üreticilerin mutluluğuna ortak olduklarını belirterek, Ayvalık başta olmak üzere Edremit Körfezi’nin zeytin ve zeytinyağı üretiminde önemli yere sahip olduğunu ifade etti.
Balıkesir genelinde 13 milyon zeytin ağacının bulunduğunu hatırlatan Vali Ustaoğlu, “Türkiye’de de zeytin üretiminde dördüncü sıradayız. Ülke genelinde zeytin üretiminin yüzde 17’sini karşılıyoruz. Ama bizi ayrıcalıklı kılan, bizim zeytinimiz; bir tarafta Kazdağları, diğer tarafta Madra Dağı’nın oksijeniyle beslenmektedir. Bundan dolayı da aromasıyla da marka değeri yüksek zeytinyağı elde edilmektedir” dedi.
Balıkesir’in verimli topraklarında adeta bereket fışkırdığını savunan Vali İsmail Ustalı, “Balıkesir’imiz her türlü sebze ve meyvenin yetiştiği bir il. Bu anlamda zeytin de bizim ön planda olan bir meyvemizdir. Ben tüm üreticilerimize hayırlı ve bereketli bir sezon diliyorum” diye konuştu.
“Üreticilerin yanındayız”
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Belgin Uygur da, bir tarım kenti olan Balıkesir’in Türkiye’yi doyuran bir şehir olduğunu vurgulayarak, “Balıkesir; tarımıyla, hayvancılığıyla, peyniriyle, zeytini ve zeytinyağıyla gerçekten Türkiye’nin lokomotif ve önde gelen kentlerinden biridir. Bu anamda Ayvalık’ımızın da yeri ayrı. Müstesna bir ilçe. Yeni bir hasat sezonunun başlangıcındayız. İnşallah bu sezon hem üretici, hem de tüketiciye bereketli. Bir hasat sezonu diliyorum” dedi.
Uygur sözlerine şöyle devam etti;
“AK Parti olarak Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayip Erdoğan’ın öncülüğünde, bütün milletimizin olduğu gibi üreticimizin de yanındayız. Hem güzel anında, hem zor zamanlarında üreticimizi, çiftçimizi destekleme noktasında devletin tüm imkanları her dönem bu yönde seferber ediliyor. Biz milletin partisiyiz. Milletin yanındayız.”
Bu sezon 200 bin ton zeytinyağı rekoltesi bekleniyor
Balıkesir Sanayi Odası Genç Girişimciler Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Kürlek de, son 6 yıldır Ayvalık’ta ilk hasat etkinliğini düzenlemekten duyduğu memnuniyeti ifade ederek, “Değerli misafirlerimizle yılın ilk zeytinlerini toplayıp, zeytinyağına dönüştürdük. Bu yıl zeytinyağımızın kalitesi çok güzel. 0.3 asit oranında yeni mahsul zeytinyağı elde ettik. Bu da misafirlerimizden damak tadı olarak tam not aldı” dedi.
Ayvalık’ın dünyanın en iyi zeytinyağlarının üretildiği üç bölgeden biri olduğunun altını çizen Kürlek, “Bu yıl Türkiye genelinde 200 bin ton zeytinyağı rekoltesi bekleniyor. Ülke genelinde zeytinyağı tüketiminin 150 bin ton olduğunu düşünürsek, bu miktar gayet yeterli bir seviyededir. Bu sezon sadece yeterli yağış olmamasından dolayı bir rekolte kaybı oldu. Umuyoruz ki; Ekim ayında yağacak yağmurlarla, zeytin hasadı, tüm üreticilerimiz için bereketli olur. Ayvalık’tan tüm üreticilerimize bereketli bir sezon diliyoruz” diye konuştu.
İlk hasada katılım yoğun oldu
Son yıllarda özellikle ihracat alanında attığı dev adımlarla kendinden söz ettirmeyi başaran Ayvalıklı zeytin üreticisi Balıkesir Sanayi Odası Genç Girişimciler Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Kürlek’in ev sahipliğinde gerçekleşen 6. Geleneksel Yılın İlk Zeytin Hasat etkinliğinde; Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, Ayvalık Kaymakamı Hasan Yaman, Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Avukat Belgin Uygur, AK Parti Balıkesir Milletvekilleri Dr. Mustafa Canbey ile İsmail Ok, Balıkesir Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Çetin, ATO Başkanı Ali Uçar, AK Parti Ayvalık İlçe Başkanı Betül Akın, Ayvalık ve Balıkesir’in daire amirleri ve sektör temsilcileri hazır bulundu.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, muhtarların mahallelerindeki etkinliğini artırmak amacıyla güvenlik, yangın müdahalesi ve iletişim konularını kapsayan bir eğitim programı düzenledi.
Muhtarlık İşleri Dairesi Başkanlığı tarafından Darıca Balyanoz Eğitim Tesisleri’nde gerçekleştirilen programa, İzmit, Kartepe, Derince, Gölcük, Başiskele ve Karamürsel ilçelerinde görev yapan muhtarlar katıldı.
Programın açılışında konuşan Muhtarlık İşleri Dairesi Başkanı Uğur Şahin, mahallelerin huzur ve güvenliğine büyük önem verdiklerini ifade etti. Şahin, “Sizlerin de katkılarıyla mahallelerimiz daha huzurlu ve mutlu olacak” dedi.
Eğitimin ilk bölümünde, Kocaeli İl Emniyet Müdürlüğü Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından genel güvenlik konularında sunum yapıldı. Sunumda, özellikle hırsızlık olaylarının yaşanma saatleri, terörle mücadele ve narkotik suçlar hakkında bilgilendirmede bulunuldu.
Programın devamında Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı personeli, muhtemel yangınlara müdahale yöntemleri ve acil durumlarda muhtarların üstleneceği koordinasyon rolü hakkında eğitim verdi. Son bölümde ise İnsan Kaynakları ve Eğitim Dairesi Başkanlığı uzmanları, muhtarların vatandaşlar ve kamu kurumlarıyla daha etkili bir diyalog kurabilmeleri için iletişim becerileri üzerine bir sunum gerçekleştirdi.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, halk sağlığının korunması ve yaşam kalitesinin artırılması hedefiyle yürüttüğü vektörle mücadele çalışmaları kapsamında, 2025 yılının ilk 8 ayında 19 milyon 332 bin metrekarelik alanı ilaçladı.
Sağlık ve Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Veteriner Hizmetleri Şube Müdürlüğü ekipleri, kent genelinde yıl boyunca kesintisiz olarak sürdürdüğü çalışmalarla vektör üreme alanlarını kontrol altında tutuyor. Bu çerçevede, yılın ilk 8 aylık döneminde 432 bin 476 adet logar, foseptik ve yeraltı sistemi, kış ve ilkbahar aylarında termal sisleme yöntemiyle ilaçlandı. Yapılan bu müdahalelerle toplamda 19 milyon 332 bin metrekarelik alan zararlılardan arındırıldı.
Sivrisinek üreme kaynaklarından olan atık lastiklerin toplanmasına da önem veren ekipler, 2025’in ilk 8 ayında yaklaşık 15 bin atık lastiği toplayarak geri dönüşüme gönderdi.
Yaz aylarında larva mücadelesine ağırlık veren Büyükşehir Belediyesi, 6 milyon 811 bin 483 hektar alanda ilaçlama yaparak sivrisinek ve diğer zararlıların oluşumunu kaynağında engelledi. Ayrıca, karasineklerin üreme alanları olan ahır ve gübreliklerde de çalışmalarını yoğunlaştıran ekipler, yerleşim yerlerine yakın 4 bin 350 farklı noktada düzenli olarak ilaçlama gerçekleştirdi.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, halk sağlığını koruma ve vatandaşların yaşam konforunu artırma amacıyla vektörle mücadelenin 12 ay boyunca kararlılıkla sürdürüleceğini belirtti.