Kategoriler
Tüm Türkiye Haberleri TÜRKİYE Türkiye Haberleri

“Hanehalkı büyüklüğümüz azalıyor”

Emlak Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı, “Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi 2024 yılı sonuçları açıklandı. 2009 yılında illere göre ortalama hane halkı büyüklüğü 4 kişi iken, son yılda 3,11 kişiye geriledi” dedi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Sonuçları’nı açıkladı. 2009 yılında illere göre ortalama hane halkı büyüklüğü 4 kişi iken, son yılda 3,11 kişiye geriledi. 2025 senesinin “Aile Yılı” olarak ilan edildiğini hatırlatarak değerlendirmelerde bulunan Altın Emlak Global Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı “İllere göre bir değerlendirme yaptığımızda 2024 yılında hane halkı büyüklüğünün en yüksek olduğu il 4,8 ortalaması ile Şırnak olurken, bu ilimizi 4,6 kişi ile Şanlıurfa, 4,5 kişi ile Batman, 4,4 kişi ile Hakkari ve Siirt takip etti. Ortalama hane halkı büyüklüğünün en düşük olduğu iller ise 2,5 kişi ile Çanakkale ve Giresun olurken, 2,6 kişi ile Tunceli, Eskişehir, Balıkesir, Sinop, Karabük ve Edirne oldu” dedi.

İlk 5 büyükşehirde durum

Nüfus değişimlerinden de örnekler veren Özelmacıklı “İstanbul’un nüfusu, bir önceki yıla göre 45 bin 678 kişi artarak 15 milyon 701 bin 602 kişi oldu. Türkiye nüfusunun yüzde 18,3’ünün ikamet ettiği İstanbul’u, 5 milyon 864 bin 49 kişi ile Ankara, 4 milyon 493 bin 242 kişi ile İzmir, 3 milyon 238 bin 618 kişi ile Bursa ve 2 milyon 722 bin 103 kişi ile Antalya izledi. Ortalama hane halkı büyüklüğü 2024 yılında İstanbul ve Bursa’da 3,1, Ankara ve Antalya’da 2,9 ve İzmir’de 2,8 kişi oldu” dedi.

Yabancı nüfusu 1 milyon 480 bin

Ülkemizde ikamet eden yabancı nüfus sayısının bir önceki yıla göre 89 bin 996 kişi azalarak 1 milyon 480 bin 547 kişi olduğunu belirten Özelmacıklı “Ülkemizde 177 bin 988 Irak, 139 bin 251 Afganistan, 115 bin 958 Almanya, 113 bin 762 Türkmenistan, 95 bin 924 İran, 85 bin 752 Rusya Federasyonu ve 80 bin 133 Azerbaycan vatandaşı bulunuyor. Bu rakamlara ayrıca 3 aydan kısa süreli vize veya ikamet iznine sahip yabancılar ile geçici koruma statüsüyle ülkede bulunan Suriyeliler hariç” dedi.

Türkiye’de kilometrekareye 111 kişi düşüyor

Nüfus yoğunluğu olarak tanımlanan “bir kilometrekareye düşen kişi sayısı” verisinin de Türkiye genelinde 111 kişi olduğunu ifade eden Özelmacıklı “İstanbul, kilometrekareye düşen 2 bin 934 kişi ile nüfus yoğunluğu en yüksek olan ilimiz oldu. İstanbul’u 623 kişi ile Kocaeli ve 390 kişi ile en küçük yüz ölçümüne sahip il olan Yalova izledi. Nüfus yoğunluğu en az olan il ise bir önceki yılda olduğu gibi, kilometrekareye düşen 11 kişi ile Tunceli oldu. Tunceli’yi, 19 kişi ile Ardahan ve 21 kişi ile Erzincan ve Gümüşhane izledi. Diğer yandan yüz ölçümü büyüklüğünde ilk sırada yer alan Konya’nın nüfus yoğunluğu ise 59 olarak gerçekleşti” dedi.

Kategoriler
TÜRKİYE

Tüik: Türkiye nüfusu 85 milyon 664 bin 944 kişi oldu

Türkiye’de ikamet eden nüfus, 31 Aralık 2024 tarihi itibarıyla bir önceki yıla göre 292 bin 567 kişi artarak 85 milyon 664 bin 944 kişi oldu. Erkek nüfus 42 milyon 853 bin 110 kişi olurken, kadın nüfus 42 milyon 811 bin 834 kişi oldu. Diğer bir ifadeyle toplam nüfusun %50,02’sini erkekler, %49,98’ini ise kadınlar oluşturdu.

 

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre, ülkemizde ikamet eden yabancı nüfus(1) bir önceki yıla göre 89 bin 996 kişi azalarak 1 milyon 480 bin 547 kişi oldu. Bu nüfusun %48,3’ünü erkekler, %51,7’sini kadınlar oluşturdu.

 

Nüfus artış hızı binde 3,4 oldu

 

Yıllık nüfus artış hızı 2023 yılında binde 1,1 iken, 2024 yılında binde 3,4 oldu.

İl ve ilçe merkezlerinde yaşayanların oranı %93,4 oldu

 

Türkiye’de 2023 yılında %93 olan il ve ilçe merkezlerinde yaşayanların oranı, 2024 yılında %93,4 oldu. Diğer yandan belde ve köylerde yaşayanların oranı %7’den %6,6’ya düştü.

 

Nüfusumuzun %67,2’sini yoğun kent olarak sınıflandırılan yerlerde ikamet edenler oluşturdu

 

Mekânsal Adres Kayıt Sistemi’nin (MAKS) kullanılmaya başlanması ile birlikte fiili kent-kır yapısını daha doğru yansıtan, “yoğun kent, orta yoğun kent ve kır”(2) ayrımında oluşturulan yeni bir sınıflama yapılmıştır.

 

Bu sınıflamaya göre, Türkiye nüfusunun %67,2’sinin yoğun kent, %15,5’inin orta yoğun kent ve %17,2’sinin ise kır olarak sınıflandırılan yerleşim yerlerinde yaşadığı görüldü.

 

Türkiye’de 40 ilin nüfusu azaldı

 

Ülkemizde 2023 yılında bir önceki yıla göre 10 ilin nüfusunda azalma görülürken, 2024 yılında 40 ilin nüfusunun azaldığı görüldü.

 

İstanbul’un nüfusu 15 milyon 701 bin 602 kişi oldu

 

İstanbul’un nüfusu, bir önceki yıla göre 45 bin 678 kişi artarak 15 milyon 701 bin 602 kişi oldu. Türkiye nüfusunun %18,3’ünün ikamet ettiği İstanbul’u, 5 milyon 864 bin 49 kişi ile Ankara, 4 milyon 493 bin 242 kişi ile İzmir, 3 milyon 238 bin 618 kişi ile Bursa ve 2 milyon 722 bin 103 kişi ile Antalya izledi.

Nüfusu en az olan il 83 bin 676 kişi ile Bayburt oldu

 

Bayburt, 83 bin 676 kişi ile en az nüfusa sahip olan il oldu. Bayburt’u, 86 bin 612 kişi ile Tunceli, 91 bin 354 kişi ile Ardahan, 142 bin 617 kişi ile Gümüşhane ve 156 bin 739 kişi ile Kilis takip etti.

 

Nüfus piramidindeki yapısal değişim devam etti

 

Nüfus piramitleri, nüfusun yaş ve cinsiyet yapısında meydana gelen değişimi gösteren grafikler olarak tanımlanmaktadır. Türkiye’nin 2007 ve 2024 yılı nüfus piramitleri karşılaştırıldığında, doğurganlık ve ölümlülük hızlarındaki azalmaya bağlı olarak, yaşlı nüfusun arttığı ve ortanca yaşın yükseldiği görülmektedir.

Türkiye nüfusunun ortanca yaşı 34,4’e yükseldi

 

Ortanca yaş, yeni doğan bebekten en yaşlıya kadar nüfusu oluşturan kişilerin yaşları küçükten büyüğe doğru sıralandığında ortada kalan kişinin yaşıdır. Ortanca yaş aynı zamanda nüfusun yaş yapısının yorumlanmasında kullanılan önemli göstergelerden biridir.

 

Türkiye’de 2023 yılında 34 olan ortanca yaş, 2024 yılında 34,4’e yükseldi. Cinsiyete göre incelendiğinde, ortanca yaşın erkeklerde 33,2’den 33,7’ye, kadınlarda ise 34,7’den 35,2’ye yükseldiği görüldü.

Ortanca yaşı en yüksek olan il Sinop, en düşük olan il Şanlıurfa oldu

 

Ortanca yaşın illere göre dağılımına bakıldığında, Sinop’un 43,4 ile en yüksek ortanca yaş değerine sahip il olduğu görüldü. Sinop’u, 42,9 ile Giresun ve Kastamonu izledi. Diğer yandan 21,4 ile Şanlıurfa en düşük ortanca yaşa sahip il oldu. Şanlıurfa’yı, 23 ile Şırnak ve 24,5 ile Ağrı ve Siirt takip etti.

 

Kadınlarda ve erkeklerde en yüksek ortanca yaşa sahip il Sinop oldu

 

Ortanca yaşın illere ve cinsiyete göre dağılımı incelendiğinde, erkeklerde 42,5 ile Sinop en yüksek ortanca yaşa sahip olan il olurken, 21 ile Şanlıurfa en düşük ortanca yaşa sahip olan il oldu. Kadınlarda 44,3 ile Sinop yine en yüksek ortanca yaş değerine sahip olan il olurken, Şanlıurfa 21,9 ile en düşük ortanca yaş değerine sahip olan il oldu.

Hiç evlenmeyenlerin oranının erkeklerde daha yüksek olduğu görüldü

 

Ülkemizde 2009 ve 2024 yılı cinsiyete göre medeni durumun dağılımı incelendiğinde, erkeklerde hiç evlenmeyenlerin oranının kadınlara göre daha yüksek olduğu, kadınlarda ise eşi ölenlerin ve boşananların oranının erkeklerden daha fazla olduğu görüldü. Diğer yandan büyük çoğunluğu oluşturan evlilerin oranının 2009 ve 2024 yılında her iki cinsiyette de birbirine yakın oranlarda olduğu görüldü.

Çalışma çağındaki nüfusun oranı %68,4 oldu

 

Çalışma çağı olarak tanımlanan 15-64 yaş grubundaki nüfusun oranı, 2007 yılında %66,5 iken 2024 yılında %68,4 oldu. Diğer yandan çocuk yaş grubu olarak tanımlanan 0-14 yaş grubundaki nüfusun oranı %26,4’ten %20,9’a gerilerken, 65 ve daha yukarı yaştaki nüfusun oranı ise %7,1’den %10,6’ya yükseldi.

Toplam yaş bağımlılık oranı azaldı

 

Çalışma çağındaki birey başına düşen çocuk ve yaşlı birey sayısını gösteren toplam yaş bağımlılık oranı, 2023 yılında %46,3 iken 2024 yılında %46,1’e düştü. Çalışma çağındaki birey başına düşen çocuk sayısını ifade eden çocuk bağımlılık oranı, %31,4’ten, %30,6’ya gerilerken, çalışma çağındaki birey başına düşen yaşlı birey sayısını ölçen yaşlı bağımlılık oranı ise %15’ten %15,5’e yükseldi. Diğer bir ifadeyle, Türkiye’de 2024 yılında, çalışma çağındaki her 100 kişi, 30,6 çocuğa ve 15,5 yaşlıya bakmaktadır.

Türkiye’de kilometrekareye 111 kişi düşerken İstanbul’da 2 bin 934 kişi düştü

 

Nüfus yoğunluğu olarak tanımlanan “bir kilometrekareye düşen kişi sayısı”, Türkiye genelinde 111 kişi oldu. İstanbul, kilometrekareye düşen 2 bin 934 kişi ile nüfus yoğunluğu en yüksek olan ilimiz oldu. İstanbul’u 623 kişi ile Kocaeli ve 390 kişi ile en küçük yüz ölçümüne sahip il olan Yalova izledi.

 

Nüfus yoğunluğu en az olan il ise bir önceki yılda olduğu gibi, kilometrekareye düşen 11 kişi ile Tunceli oldu. Tunceli’yi, 19 kişi ile Ardahan ve 21 kişi ile Erzincan ve Gümüşhane izledi. Diğer yandan yüz ölçümü büyüklüğünde ilk sırada yer alan Konya’nın nüfus yoğunluğu ise 59 olarak gerçekleşti.

 

Bu konu ile ilgili bir sonraki haber bülteninin yayımlanma tarihi Şubat 2026’dır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kategoriler
Tüm Türkiye Haberleri TÜRKİYE

PTT, 2025’te tedavüle sunacağı pulları belirledi

6475 Sayılı Posta Hizmetleri Kanunu’nun PTT’ye verilen yetki ile Değerli Kağıtlar İşletme Prosedürü hükümleri doğrultusunda yıllık pul emisyon programları hazırlandı.

PTT tarafından yapılan açıklamada, kamu kurum ve kuruluşları, vakıf, dernek, üniversite ve benzeri kuruluşlar ile gerçek kişilerden alınan öneriler, dünya pulculuğundaki gelişmelerin uluslararası pulculuk gelenekleri ve yıl içerisinde gerçekleşecek önemli ulusal ve uluslararası olaylar göz önünde bulundurularak gerekli araştırmalar yapıldığının altı çizildi. Pul emisyon programları uluslararası filatelik uygulamalar ve pulların filatelik değerleri açısından tematik konular başta olmak üzere şirket tarafından uygun görülen 15 farklı konuya ilave olarak, beklenmedik önemli olaylar ve Hükümetçe uygun görülecek konular için on konu olmak üzere en çok 25 konuya yer verilerek hazırlandığı kaydedildi.

İşte 2025 yılında pulların tedavüle sunulacağı tarihler şöyle.

Kategoriler
TÜRKİYE

Bakan Fidan:“Suriye, PKK/YPG ve DEAŞ’ı da topraklarından temizleyecektir”

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye’deki yeni yönetimin lideri Ahmet eş-Şara ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “PKK/YPG’ye Suriye’de kesinlikle yer olmadığını bir kez daha vurgulamak istiyorum. PKK/YPG kendini bir an önce feshetmelidir” ifadelerini kullanarak, “Baas karanlığından kurtulan Suriye, PKK/YPG ve DEAŞ’ı da topraklarından temizleyecektir” dedi.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Esad rejiminin devrilmesinin ardından Suriye’nin başkenti Şam’a düzenlediği ziyarette temaslarına devam ediyor. Bakan Fidan, Suriye’deki yeni yönetimin lideri Ahmet eş-Şara ile yaptığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Bakan Fidan, “Bugün, Şam’da bulunmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Suriyeli kardeşlerime Şam’dan sesleniyor olmak, benim için bir onur vesilesidir. Konuşmamın başında 61 yıllık Baas rejimi tarafından katledilen tüm Suriyelileri saygıyla anmak istiyorum. Son 14 yıllık özgürlük mücadelesinde şehit olan tüm kardeşlerimizi, hürmetle yad ediyorum. Hepsine Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.

“Bugün Türkiye olarak tarihin doğru tarafında yer almış olmanın mutluluğunu duyuyoruz”

Suriye halkına Türk halkının selamlarını getirdiğini ifade eden Bakan Fidan, “Sizlere Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın en iyi dileklerini getirdim. 14 sene boyunca sevinciniz sevincimiz, üzüntünüz üzüntümüz oldu. Kardeşlik ve komşuluk hukuku bunu gerektiriyordu. Bugün Türkiye olarak tarihin doğru tarafında yer almış olmanın mutluluğunu duyuyoruz” dedi.

“Türk halkı, Türk devleti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan sizin yanınızdadır”

Suriye’nin en zor, en karanlık döneminin geride kaldığını belirten Bakan Fidan, “İnşallah, daha güzel günleriniz olacak. Suriye’nin bütün etnik, dini ve mezhep grupları daha mutlu ve huzurlu olacak. Bundan sonraki süreçte Suriye’nin geleceğini belirleyecek olan sizlersiniz. Suriye’nin güvenli, özgür ve müreffeh bir ülkeye dönüşmesi sizlerin sayesinde mümkündür. Bugün Şam’dayım, çünkü en dar günlerinizde olduğu gibi bugün de sizleri yalnız bırakmayacağız. Türk halkı, Türk devleti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan sizin yanınızdadır” dedi.

“Sizlerin fedakarlıkları sayesinde Suriye tarihi bir fırsat yakaladı”

Suriye’deki zaferin Suriye halkına ait olduğunu vurgulayan Bakan Fidan, “Bu zafer sizindir ve başka hiç kimsenin değildir. Sizlerin fedakarlıkları sayesinde, Suriye, tarihi bir fırsat yakaladı. Bugün, Suriye’nin yeniden istikrara kavuşması, Suriye topraklarında terör tehdidinin bertaraf edilmesi ve ekonominin güçlendirilmesi mümkündür. Suriye halkının ülkelerine geri dönüşü mümkündür. Sayın Şara ile yaptığımız görüşmede de bu başlıklara odaklandık. Geçiş döneminin düzenli bir şekilde tamamlanmasının önemine değindik. Suriye’de istikrarın tesisinin en öncelikli konu olduğunun altını çizdik. Bunun için, öncelikle, ülkede güvenliğin tesisi gerekmektedir. Hukukun üstünlüğünün sağlanması ve azınlıkların korunması icap etmektedir. Suriyelilerin öncülüğü ve sahipliğinde hiçbir dini veya etnik grubun dışlanmadığı kapsayıcı bir yönetim tesis edilmesi gerekmektedir” dedi.

“Türkiye olarak tecrübelerimizi aktarmaya hazırız”

Herkesin barış içinde yaşadığı ve adaletin hakim olduğu bir ülke kurmanın yeni Suriye’nin en büyük başarısı ve geleceğinin teminatı olacağını ifade eden Bakan Fidan, “Bu amaçları hayata geçirmek için Suriye’de devletin tüm fonksiyonlarıyla ayağa kaldırılması gerekiyor. Türkiye olarak devlet kurumlarının yeniden yapılandırılması ve kapasite inşası alanındaki tecrübelerimizi aktarmaya hazırız. Keza TİKA, Kızılay ve AFAD gibi kurumlarımızla ve özel şirketlerimizle somut çalışmalara destek vermek istiyoruz. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımız tüm devlet kurumlarına talimat vermiştir” dedi.

“Zaman ‘bekle ve gör’ dönemi değildir”

Suriye’deki yeni yönetimin verdiği sözleri hayata geçirebilmesi için fırsata ve imkana ihtiyacı olduğunu belirten Bakan Fidan, “Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılması, Suriye’nin normalleşmesi ve ülkede güvenliğin sağlanması bakımından son derece mühimdir. Suriye’nin yeniden inşası için de gerekli hazırlıklara bir an önce başlanması gerekmektedir. Suriyeli kardeşlerimizin ülkelerine gönüllü ve güvenli dönüşünü mümkün kılacak ortamın oluşturulması ancak bu şekilde mümkün olabilir. Bu bakımdan uluslararası toplum, yeni yönetime güçlü bir destek sağlamalıdır. Bugünkü ziyaretimizin diğer ülkelerden de üst düzey temasları teşvik edeceğini ümit ediyorum. Başta Arap ülkeleri olmak üzere tüm uluslararası toplum, Suriye’deki yeni yönetimle angaje olmalıdır. Zaman ‘bekle ve gör’ dönemi değildir. Bir an önce harekete geçmeliyiz” dedi.

“PKK/YPG kendini bir an önce feshetmelidir”

Suriye’nin toprak bütünlüğüne değinen Bakan Fidan, “Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliği konusunda hiçbir tereddüt yoktur. Asla da olamaz. Bugünkü görüşmemizde bu husustaki ortak irademizi teyit ettik. Bu vesileyle, PKK/YPG’ye Suriye’de kesinlikle yer olmadığını bir kez daha vurgulamak istiyorum. Bu terör örgütü, Suriye halkının topraklarını işgal etmekte ve doğal kaynaklarını çalmaktadır. Bugünkü toplantımızda, Suriye halkının PKK/YPG’yle mücadele konusunda ne denli kararlı olduğunu bir kez daha gördüm. PKK/YPG kendini bir an önce feshetmelidir” dedi.

“Suriye halkının DEAŞ’la mücadelesine de en güçlü şekilde destek vermeye hazırız”

Terör örgütü DEAŞ’la mücadeleye değinen Bakan Fidan, “Diğer yandan, Suriye halkının DEAŞ’la mücadelesine de en güçlü şekilde destek vermeye hazırız. Geçmişte olduğu gibi bugün de DEAŞ’ın Suriye’deki durumdan istifade etmesine asla izin vermeyeceğiz. Baas karanlığından kurtulan Suriye, PKK/YPG ve DEAŞ’ı da topraklarından temizleyecektir” dedi.

“İsrail, Suriye’nin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı göstermeli”

İsrail’in Suriye’ye yönelik saldırılarına değinen Bakan Fidan, “İsrail’in mevcut ortamdan faydalanarak Suriye’nin topraklarını gasp etmesine de kesinlikle müsamaha gösterilemez. İsrail, Suriye’nin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı göstermeli, bölgesel güvenliği daha fazla riske atmamalıdır. Uluslararası toplum, İsrail’in hukuksuz eylemlerine karşı somut bir tepki ortaya koymalıdır” dedi.

“Katlanmak zorunda kaldığınız acıları gördüm”

Suriyelilerin onurlu ve haklı bir mücadele verdiğini ifade eden Bakan Fidan, “14 sene boyunca her bir gün sizin yaptığınız fedakarlıklara bizzat şahit oldum. Katlanmak zorunda kaldığınız acıları gördüm. Muhalif güçlerin Halep’i terk etmek zorunda kaldığı günü unutamam. Bazı ülkelerin sizi yalnız bırakıp gittiği günü unutamam. Ancak bugün umut dolu yeni bir gündür. Yaşadıklarınız yeni Suriye’yi kurarken size güç vermelidir. Hayatını kaybeden kardeşlerimiz için, gelecek kuşaklar için, barış içinde yaşayan bir Suriye için beraberce çaba göstereceğiz. Sayın Şara’ya bir kez daha teşekkür ediyorum. Suriye’nin yeni idaresine başarılar diliyorum” dedi.

Dışişleri Bakanı Fidan: “PKK/YPG, Suriye topraklarının üçte birini kanunsuz bir şekilde işgal etmekte”

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye’deki yeni yönetimin lideri Ahmet eş-Şara ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “PKK/YPG, Suriye topraklarının üçte birini kanunsuz bir şekilde işgal etmekte. Suriye halkının malını çalmakta ve Türkiye’den, Irak’tan, Avrupa’dan gelmiş PKK mensuplarıyla ve aşırı sol terör gruplarıyla bölgeyi adeta bir terör havzasına çevirmiş durumda” dedi.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye’deki yeni yönetimin lideri Ahmet eş-Şara ile düzenlediği ortak basın toplantısında soruları cevapladı. Suriye’nin yeniden inşasına ilişkin olarak uluslararası topluma mesajının ne olduğu sorusu üzerine Bakan Fidan, “Bugün sabah Şam’a gelirken Türkiye sınırından Cilvegözü’nden karayolu ile girdik, yaklaşık 5,5-6 saat boyunca bütün şehirleri gördük. Ve maalesef benim 14 sene önce gördüğüm, bıraktığım Suriye gitmiş, yerine savaşla harap olmuş bir Suriye gelmiş. Bugün bu Suriye’nin ayağa kalkması, yerlerinden edilmiş milyonlarca insanın ülkelerine dönmesi, temel hizmetlere kavuşması için uluslararası toplumun, başta bölge ülkeleri olmak üzere topyekûn bir seferberlik içinde olması gerekiyor” dedi.

Bir önceki rejim için uygulanan yaptırımların yeni dönemde bir an önce kaldırılması gerektiğini ifade eden Bakan Fidan, yatırım, finansman, altyapı hizmetleri, sağlık hizmetleri, eğitim hizmetlerinin bir an önce hizmete geçmesi için bunun önemli olduğunu belirtti. Bakan Fidan, “Bölge ülkelerinin üstünde yük oluşturan, Avrupa ülkelerinde ciddi sıkıntı oluşturan göçmenlerin dönebilmesi için yeniden yapılanmaya bir an önce başlanması, altyapının ayağa kaldırılması gerekiyor. Ben bugünkü yaptığım görüşmelerde yeni yönetimde bu konuda güçlü bir irade, güçlü bir vizyon ve çalışma azmi gördüm. Bu irade ve azmin uluslararası toplum tarafından da desteklenmesi gerekiyor. Biz Türkiye olarak hem uluslararası diplomatik alanda hem de kalkınma örgütlerimizle, şirketlerimizle Suriye’nin yeniden ayağa kalkması ve halkının geri dönmesi için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Suriye’deki kurumların yeniden yapılandırılmasında Türkiye’nin rolüne ilişkin soruya cevap veren Bakan Fidan, “Suriye’nin yeniden yapılanmasında yardım elini uzatmak istediğimiz gibi, kurumların yeniden yapılanmasında da yeni yönetimle beraber çalışmaya hazırız. Ama ben bugün yaptığım görüşmede değerli dostumun ve arkadaşlarının özellikle yeni sistemin kuruluşu ve geçiş süreci ile ilgili çok net fikirlere sahip olduklarını gördüm. İnşallah bu fikirlerin hayata geçmesiyle bütün Suriyelilere hizmet edeceğine inanıyorum. Süreç içerisinde kurumsal kapasitelerin geliştirilmesi için yani bir desteğe ihtiyaç duyulması durumunda kesinlikle bu desteği vereceğiz. Cumhurbaşkanımızın da bu konuda çok güçlü bir iradesi var ve oldukça da kendisi hassas” dedi.

Terör örgütü PKK/YPG’ye operasyon

Suriye’nin kuzeyinde terör örgütü PKK/YPG’ye yönelik bir operasyon olup olmayacağının sorulması üzerine Bakan Fidan, “YPG ve PKK ile ilgili konuyu da kendileriyle görüştük. Biliyorsunuz şu anda PKK/YPG, Suriye topraklarının üçte birini kanunsuz bir şekilde işgal etmekte. Enerji kaynaklarının başında oturmakta, Suriye halkının malını çalmakta ve Türkiye’den, Irak’tan, Avrupa’dan gelmiş PKK mensuplarıyla ve aşırı sol terör gruplarıyla bölgeyi adeta bir terör havzasına çevirmiş durumda. Kendilerinin uluslararası topluma sunduğu gardiyanlık hizmeti karşılığında uluslararası toplum da bu hukuksuzluğa göz yumuyor. Böyle bir alışveriş olmuş. Yeni Suriye’de biz Şam’daki yeni yönetimin Suriye’nin toprak bütünlüğünü, siyasi egemenliğini sağlama konusunda uygun adımları atacağını değerlendiriyoruz. Sayın Şara ile bugün yaptığımız görüşmelerde onun çerçevesini de aldık kendisinden. O vizyonu da gördük. Yeni Suriye’de daha fazla kaos, kan, dram olmadan YPG’nin de önümüzdeki süreçte Suriye’nin ulusal bütünlüğünü tehdit etmeyen bir noktaya gelmesi gerekiyor. Oradaki Kürt kardeşlerimizin kendi hayatlarından ve emniyetlerinden emin bir şekilde yaşaması, Suriye’nin geri kalan nüfusu gibi gururla, huzurla, emniyetle bulundukları yerlerde hayatlarını sürmesi ve terör örgütünün pençesinden kurtulmaları önemli. Uluslararası sistemin terör örgütünü kullanmak için gerekçe gösterdiği DEAŞ tutukluları meselesinde de değerli dostum Suriye yönetiminin yeni iradesi adına bu konuda da inisiyatif almaya hazır olduklarını bize söylediler. Gerekirse bu tutukluları devralma konusunda gerekli girişimi yapabileceklerini söylediler” dedi.

“Trump’ın soruna daha farklı yaklaşacağına inanıyorum”

ABD’nin yeni dönemde terör örgütü PKK/YPG konusundaki tavrına ilişkin soruya cevap veren Bakan Fidan, “Biz birinci döneminde de Sayın Trump ile çalıştık. Sayın Trump, bu elimizdeki sorunu Sayın Obama döneminden devralmıştı. Sayın Trump’ın çok büyük birkaç özelliği var. Bunlardan birisi, net olması ve sadece ABD’nin çıkarlarını esas alması. Bu probleme, bu denkleme baktığı zaman şunu gördü; DEAŞ tutuklularına bir çözüm bulunduğu takdirde ABD’lilerin burada kalmasına hiçbir lüzum yok. Niye oradalar, ABD’ye bunun getirisi ne, bunu bir türlü anlayamadı. Dolayısıyla birkaç defa sisteme talimat verdi. Fakat ABD sistemi, maalesef sadece ABD’nin çıkarını değil, adını vermek istemediğim başka ülkelerin de çıkarlarını gözeten insanlarla dolu. Burada ABD’nin çıkarları açısından bakıldığı zaman, bir matematik hesabı yapıldığı zaman, Türkiye mi önemli, PKK gibi bir terör örgütü mü önemli, Sayın Trump buradaki matematiği hemen görüyor. Ama başka türden niyeti olan, ABD’yi orada tutmakla bölgede istikrarsızlığa neden olan bir terör örgütüne kan vermekle başka bir amaca hizmet edilebileceğini de hesaba katan başka insanlar da var sistem içerisinde. Maalesef o insanlar, Sayın Trump kadar net düşünmediler o dönem. Ben yeni dönemde Sayın Trump’ın daha kararlı, daha güçlü, ABD çıkarlarını ve sadece ABD çıkarlarını öne alan bir irade ile bu soruna daha farklı yaklaşacağına inanıyorum” dedi.

Suriye’deki azınlıkların durumu

Suriye’de azınlıkların geleceğine ilişkin soru üzerine Bakan Fidan, “Sayın Şara ve arkadaşları ile yaptığım görüşmelerde şunu gördüm; kendileri geçmiş dönemde Baas rejiminin ülkeleri gruplar üzerinde kurduğu baskı, bu grupları birbirine karşı kullanarak sistemi devam ettirme yönündeki bu zulümden büyük dersler çıkarılmış durumda. Her şeyden önce bu eski uygulamalara son verilmesi, eskilerin hatalarının tekrar edilmemesi için büyük bir hassasiyet içerisinde olduklarını gördüm. Ayrıca ülkedeki vatandaşların bir azınlık tanımlamasından çıkarılarak, herkesin eşit olduğu, ait olduğu etnisiteden veya mezhepten dolayı avantajlılık veya dezavantajlılığın olmadığı bir sistemin inşası konusunda bir vizyonun olduğunu gördüm. Aslında bu hem Türkiye’deki, hem Avrupa’daki, dünyanın gelişmiş demokrasilerinde ortaya konulan anayasal vatandaşlığa uygun bir yöntem. Bütün vatandaşların etnisitelerinden, kimliklerinden, din ve mezheplerinden bağımsız olarak yargı önünde, fırsat eşitliği açısından, her açıdan eşit olması şüphesiz çok ileri bir düşünce. İnşallah bu hayata geçer” dedi.

Kategoriler
TÜRKİYE

AFAD duyurdu! Muğla Datça’da 4.7 büyüklüğünde deprem

AFAD: “Muğla Datça’da saat 22.09’da 4.7 büyüklüğünde deprem meydana geldi.”




Kategoriler
Tüm Türkiye Haberleri TÜRKİYE

‘Asgari’de ilk toplantı bugün

ANKARA (İGFA) – 2024 yılı için tek sefer zam alan asgari ücretli, enflasyon yükünün altında, açlık sınırına yakın bir noktada yaşamak zorunda kalıyor. Bu nedenle gözler 2025 yılı asgari ücret zam oranına çevrildi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ev sahipliğinde saat 16.00’da yapılacak toplantıda, işveren tarafını Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), işçi tarafını ise en fazla üyeye sahip konfederasyon olduğu için TÜRK-İŞ temsil edecek.

Doğrudan 7 milyona yakın çalışanı, dolaylı ise toplumun tamamını ilgilendiren yeni asgari ücretin belirlenmesine yönelik süreç, yarın resmi olarak başlayacak.

Hatırlanacağı gibi asgari ücret, halen bir işçi için aylık brüt 20 bin 2 lira 50 kuruş, kesintiler düştüğünde net 17 bin 2 lira 12 kuruş olarak uygulanıyor.

Asgari ücretin işverene toplam maliyeti, bir işçi için 23 bin 502 lira 94 kuruş. Bunun 20 bin 2 lira 50 kuruşunu brüt asgari ücret, 3 bin 100 lira 39 kuruşunu sosyal güvenlik primi, 400 lira 5 kuruşunu işveren işsizlik sigorta fonu oluşturuyor.

Kategoriler
Ulusal Haberler

Kabe kapısının örtüsü Edirne’de sergilenmeye başlandı

https://41.com.tr/wp-content/uploads/2024/11/kabe-kapisinin-ortusu-edirnede-sergilenmeye-baslandi-0-1ybv5VrB.mp4
Edirne’de, 2016 yılında Türkiye’ye getirilen el dokuması Kabe kapısının örtüsü Eski Cami’de sergilenmeye başlandı. Ramazan Bayramı’na kadar camide sergilenecek olan örtü, ziyaretçiler tarafından yoğun ilgi görüyor.

Kabe kapısının örtüsü (Burka), Edirne Valisi Yunus Sezer’in girişimiyle Edirne’ye getirildi. Edirne’de en çok ziyaretçi ağırlayan noktalardan biri olan Eski Cami, mihrabın bir yanında Rükn-i Yemani, bir yanında ise Kabe örtüsü ile ziyaretçilerini ağırlıyor. Her yıl değiştirilen Kâbe örtülerinin 8 parçasından birisi olan ve 1988 yılında kullanılan örtünün 70 kilo saf ipekten yapıldığı, altın ve gümüş karışımı iplikle işlendiği belirtildi. 6 metre uzunluğunda ve 3,3 metre enindeki örtü, 70 kilo ağırlığında ve üzerinde çeşitli ayetler yer alıyor.

1988 yılına ait Kabe örtüsünün Eski Cami’de sergilenmeye başladığını söyleyen Edirne İl Müftüsü Ercan Aksu, “Kabe örtüsü 8 parçadan oluşmaktadır. Bunlardan bir tanesi de Kabe kapısını oluşturan perdedir. Buna burka deniyor. Bu örtüde başta Fatiha Suresi olmak üzere kıblenin değişimi ve değişik ayetler bulunmakta. Allah’ın isimleri ve Kelime-i Tevhit bulunmakta. Bu örtü bir kardeşimiz sayesinde Türkiye’ye getirilmiş ve sayın valimizin girişimleriyle ilimize getirildi. İnşallah Ramazan ayının sonuna kadar bu örtü burada kalacak” dedi.

Örtünün daha getirildiği ilk andan itibaren müthiş bir heyecan uyandırdığını aktaran Aksu, Edirne’nin Selimiye’siyle, Üç Şerefeli Camii ile, Hasan Sezai’si ve diğer tarihi camileriyle çok ziyaretçi aldığını hatırlattı. Örtünün Ramazan Bayramı’nın sonuna kadar sergilenecek olmasının ayrı bir heyecan uyandırdığını belirten Aksu, vatandaşları hem Kâbe taşını hem de Kâbe örtüsünü ziyaret etmeleri için beklediklerini ifade etti.

Lüleburgaz’dan gelen ziyaretçilerden Bahar Yenerel, camiyi dolaştıklarında kabe örtüsünü görünce çok mutlu olduklarını ve arkadaşlarına da bu muhteşem eseri görmelerini tavsiye edeceğini söyledi.

Kâbe kapısının örtüsü, Ramazan Bayramı’na kadar Edirne’deki Eski Cami’de sergilenecek.

Kategoriler
TÜRKİYE Ulusal Haberler

MSB: “Irak ve Suriye’nin kuzeyi dâhil 41 terörist etkisiz hâle getirildi”

Milli Savunma Bakanlığı, Irak ve Suriye’nin kuzeyi dahil 41 teröristin etkisiz hale getirildiğini açıkladı.

Milli Savunma Bakanlığı tarafından haftalık bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi. Bakanlıkta düzenlenen basın toplantısında konuşan Milli Savunma Bakanlığı Basın Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, sözlerine Ankara’nın Kahramankazan ilçesinde bulunan TUSAŞ tesislerine yönelik terör saldırısını lanetleyerek başladı. Şehitler için Allah’tan rahmet dileyen Tuğamiral Aktürk, yaralılar için acil şifalar temennisinde bulundu. Tüm tehditlere karşı mücadele edeceklerini belirten Aktürk, “Bekamıza ve halkımızın güvenliğine yönelen tüm tehdit ve tehlikelere karşı mücadelemiz azim ve kararlılıkla sürecek, teröristler insanımızı hedef almanın bedelini ödeyeceklerdir” ifadelerini kullandı.

“Irak ve Suriye’nin kuzeyi dâhil 41 terörist etkisiz hâle getirildi”

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sahanın gerekliliğine uygun, alışılmadık, öngörülemez, süratli ve sürekli operasyon gerçekleştirdiğine dikkati çeken Tuğamiral Aktürk, “Son bir hafta içerisinde 14’ü 18, 19, 20 ve 21 Ekim tarihlerinde Hakurk ve Gara bölgelerine düzenlenen hava harekâtları ile olmak üzere Irak ve Suriye’nin kuzeyi dâhil 41 terörist etkisiz hâle getirilmiş, böylece 1 Ocak’tan bugüne kadar etkisiz hâle getirilen terörist sayısı 2 bin 235 (Irak bin 171/Suriye bin 64 Suriye) olmuştur” şeklinde konuştu.

“Mağara, sığınak, depo ve terör örgütünün kullandığı tesislerden oluşan 47 hedef başarıyla imha edilmiştir”

Dün akşam saatlerinde Irak ve Suriye’nin kuzeyindeki terör yuvalarını hedef alan hava harekatlarına ilişkin açıklamalarda bulunan Tuğamiral Aktürk, şunları söyledi:

“Irak ve Suriye’nin kuzeyindeki terör hedeflerine yönelik dün akşamdan bu sabaha kadar icra edilen hava harekâtlarıyla içerisinde sorumlu düzeyde teröristlerin de bulunduğu değerlendirilen mağara, sığınak, depo ve terör örgütünün kullandığı tesislerden oluşan 47 hedef başarıyla imha edilmiştir. İcra edilen hava harekâtlarında azami oranda yerli ve millî mühimmat kullanılarak çok sayıda terörist etkisiz hâle getirilmiştir. Hedeflerdeki etki kıymetlendirmesi sürmekte olup, hava harekâtlarımız devam edecektir.”

Tuğamiral Aktürk ayrıca, Irak’ın kuzeyindeki Hakurk operasyon bölgesinde yapılan arama tarama faaliyetlerinde tespit edilen teröristlere ait mağarada 10 adet Konkurs tanksavar füzesi, 7 adet SA 7B hava savunma füzesi, 2 adet mayın, 6 bin adet uçaksavar mühimmatı ile 1 adet 120 mm’lik havan mühimmatının ele geçirildiğini açıkladı.

“Teröristler için tek çıkış yolu Türk adaletine teslim olmaktır”

Bu hafta içerisinde terör örgütünün barınma alanlarından kaçan 2 PKK’lı teröristin daha Akçakale ve Yüksekova’daki hudut karakollarına teslim olduğunu duyuran Aktürk, “Teröristler için tek çıkış yolu Türk adaletine teslim olmaktır” dedi. Aktürk konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, terörle mücadelesine tüm terör inleri yıkılıp, tek bir terörist kalmayıncaya ve eli kanlı teröristler bu coğrafyadan yok olup gidinceye kadar kararlılıkla devam edecektir. Diğer yandan Bakanlığımız FETÖ ile mücadelesini bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da aynı hassasiyetle sürdürecektir.”

Hudut hattının Cumhuriyet tarihinin en yoğun tedbirleri ve tesis edilen kademeli güvenlik sistemiyle uluslararası standartlarda korunduğunu vurgulayan Tuğamiral Aktürk, “Son bir haftada yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 2’si terör örgütü mensubu olmak üzere 261 şahıs yakalanmış, bin 568 şahıs ise engellenmiştir. Böylelikle 1 Ocak’tan bugüne kadar hudutlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 12 bin 134’e, engellenen kişi sayısı da 83 bin 875’e yükselmiştir” diye konuştu.

Tuğamiral Aktürk, Kara Kuvvetleri Komutanlığı için muhtelif miktarda OMTAS kuleli zırhlı tanksavar aracı, MİLKED elektronik denetleme sistemi, tünel açma makinesi ve yeni nesil Fırtına obüsü ile modernizasyonu tamamlanan Sarp kuleli geliştirilmiş zırhlı personel taşıyıcının muayene ve kabul faaliyetlerinin de tamamlandığını aktardı. Personel ve askeri öğrenci alım/temin faaliyetlerinin planlandığı şekilde devam ettiğini belirten Tuğamiral Aktürk, “17 Ekim’de başlayan ‘2024 Yılı Tabip, Diş Tabibi Sınıfı Sözleşmeli/Muvazzaf Subay, Eczacı Sınıfı ve Özel Nitelikli Beden Eğitimi Öğretmeni Sınıfı Muvazzaf Subay Adayı Temini’ başvuruları 3 Kasım’a kadar devam edecek, Hava Kuvvetleri Komutanlığına ‘2024 Yılı Pilot Sınıfı Muvazzaf Subay Adayı Temini’ başvuruları ise 25 Ekim-9 Kasım tarihleri arasında yapılacaktır” açıklamasında bulundu.

Tuğamiral Aktürk, Cumhuriyet Bayramı’nda yapılacak etkinliklere ilişkin de şunları söyledi:

“Kahraman milletimizin egemenliğin, kayıtsız şartsız kendisine ait olduğunu tüm dünyaya ilan ettiği Cumhuriyetimizin kuruluşunun 101’inci yıl dönümünü şimdiden kutluyor; başta Ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Milli Mücadele kahramanlarımız olmak üzere tüm şehitlerimizi, ebediyete irtihal eden gazilerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle yâd ediyoruz. Milli Savunma Bakanlığı olarak 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı coşkusunu milletimizle birlikte birçok etkinlikle kutluyoruz. Bu kapsamda 29 Ekim’de Anıtkabir’de tören, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde tebrikat ve Ankara’da geçit töreni, Deniz Kuvvetlerimiz tarafından 29 gemi ile 29 liman ziyareti, İstanbul’da SOLOTÜRK, İzmir’de Türk Yıldızları tarafından gösteri uçuşu başta olmak üzere asırlık Cumhuriyetimize yaraşır birçok etkinlik icra edilmekte ve edilecektir. Ayrıca askeri müzelerimiz 29 Ekim’de halkımız tarafından ücretsiz olarak ziyaret edilebilecektir.”

Kategoriler
MİLLİ TAKIM Milli Takım Haberleri Tüm Milli Takım Haberleri

İzlanda 2-4 Türkiye

A Millî Takımımız, UEFA Uluslar B Ligi 4. Grup’taki dördüncü maçında deplasmanda İzlanda ile karşı karşıya geliyor. Başkent Reykjavík’teki Laugardalsvöllur Stadyumu’nda oynanan müsabakanın ikinci yarısını Ay-Yıldızlılarımız 4-2 önde götürüyor.   

Millilerimizin gollerini 63. dakikada İrfan Can Kahveci, 67. dakikada Hakan Çalhanoğlu, 88. dakikada Arda Güler ve 90+5’te Kerem Aktürkoğlu attı. İzlanda’nın gollerini 3. dakikada Óskarsson ve 83. dakikada J. Gudmundsson kaydetti. Hakan Çalhanoğlu’nun 54. dakikada penaltıdan ağlara gönderdiği top çift ayak vuruşu gerekçesiyle gol olarak geçerli sayılmadı. 

Müsabakaya iki takım şu 11’lerle çıktı:

İZLANDA: Valdimarsson, Fridriksson, Grétarsson, Ingason, Tómasson, Anderson, Traustason, J. Gudmundsson, Ellertsson, Óskarsson, A. Gudjohnsen

YEDEKLER: E. Ólafsson, P. Gunnarsson, Sampsted, Pálsson, Hermannsson, Willumsson, G. Sigurdsson, S. Magnússon, Finnsson, Willumsson, J. Magnússon, Johannesson

TÜRKİYE: Uğurcan Çakır, Zeki Çelik, Merih Demiral, Abdülkerim Bardakcı, Ferdi Kadıoğlu, Orkun Kökçü, Hakan Çalhanoğlu, İrfan Can Kahveci, Arda Güler, Kerem Aktürkoğlu, Kenan Yıldız

YEDEKLER: Altay Bayındır, Muhammed Şengezer, Samet Akaydin, Okay Yokuşlu, Bertuğ Yıldırım, Eren Elmalı, Semih Kılıçsoy, Emirhan Topçu, Mert Müldür, Ahmed Kutucu, Yunus Akgün, Atakan Karazor

Karşılaşmayı Polonya Futbol Federasyonu’ndan Damian Sylwestrzak yönetiyor. Sylwestrzak’ın yardımcılıklarını Paweł Sokolnicki ve Bartosz Kaszyński yapıyor. Müsabakanın dördüncü hakemliğini Marcin Kochanek üstleniyor. Maçta Pawel Malec VAR, Krzysztof Myrmus ise AVAR olarak görev yapıyor.

Grubun diğer maçında aynı saatte Galler ile Karadağ karşılaşıyor.

Ay-Yıldızlılarımız, grupta oynadıkları ilk maçta deplasmanda Galler ile 0-0 berabere kalırken, ikinci maçta İzmir’de İzlanda’yı 3-1 mağlup etmişti. Millîlerimiz, oynadıkları son maçta Karadağ’ı 1-0 yenmişti. Gruba sahasında 2-0’lık Karadağ galibiyetiyle başlayan İzlanda ise ikinci maçında A Millî Takımımıza 3-1 yenilmiş ve son maçında Galler ile sahasında 2-2 berabere kalmıştı.

Dördüncü maçların öncesinde Ay-Yıldızlılarımız, grupta 7 puanla lider durumda bulunuyor. Grupta 5 puanlı Galler 2’nci, 4 puanlı İzlanda 3’üncü sırada yer alıyor. Grupta Karadağ’ın ise puanı bulunmuyor.

Kategoriler
Tüm Türkiye Haberleri TÜRKİYE

Başkentte 3.6 büyüklüğünde deprem

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) verilerine göre, saat 21.42’de merkez üssü Ankara’nın Kalecik bölgesinde 3.6 büyüklüğünde meydana geldi. Yerin 7.42 km derinliğinde meydana gelen deprem hafif bir şekilde hissedildi.

Telefon
WhatsApp
Exit mobile version