Kategoriler
Kandıra Haber GÜNCEL HABERLER Tüm Güncel Haberler Ürkütücü Haberler

Mide bulandıran olay: 12 yaşındaki çocuğun başına gelmeyen kalmadı

Kocaeli’de 12 yaşındayken düğün dernekle 50 bin TL karşılığında evlendirilen S.Ç.’nin, bu evlilikten 6 ay sonra abisi ve yengesi tarafından kaçırılarak yine 50 bin TL karşılığında başka birisiyle cinsel birlikteliğe zorlandığı iddia edildi. İfadesinde, kürtaja zorlandığını, defalarca cinsel istismara uğradığını ve şiddet gördüğünü söyleyen S.Ç., “E.T.’nin evinde karısı gibi kaldım, benimle zorla cinsel birliktelik yaşadı” dedi.

Edinilen bilgiye göre, Kandıra’da ikamet eden S.Ç. isimli 12 yaşındaki kız çocuğu, 2023’de İstanbul Şile’de düğün yapılarak üvey babasının yeğeni A.D. ile 50 bin TL karşılığında evlendirildi. Bu evlilik yaklaşık 6 ay sürdü. 2024’de A.D.’nin askere gittiği, S.Ç’nin abisi ve yengesi tarafından Şile’den kaçırıldığı, Kandıra’ya getirildiği ve burada yengesi Y.Ç.’nin 16 yaşındaki kardeşi E.T. ile zorla cinsel birlikteliğe zorlandığı ileri sürüldü. Bu olaydan da ailenin 50 bin TL para aldığı, ayrıca ailenin S.Ç’nin önceki birlikteliğinden olan bebeği de kürtajla aldıkları öne sürüldü.

S.Ç’nin şikayetiyle olaya ilişkin soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında S.Ç’nin annesi N.D., üvey babası A.D., abisi S.Ç., yengesi Y.Ç., E.T. ile babası M.T., annesi Z.T. ve ilk evlendirildiği kişi A.D. gözaltına alındı.

Şüpheliler hakkında “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, “çocuğun nitelikli cinsel istismarı”, “zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarına yardım etmek”, “cebir, tehdit veya hile kullanarak çocuğa karşı cinsel amaçla kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından dava açıldı.

Üvey baba A.D. adli kontrolle serbest bırakılırken, diğer tüm şüpheliler tutuklanarak cezaevine gönderildi. Ş.Ç. ile ilk olarak evlendirilen A.D.’nin dosyası ise diğer dosyadan ayrıldı. Kız çocuğu ise devlet koruması altına alındı.

İddianameden
Hazırlanan iddianamede, mağdur S.Ç.’nin olayların öncesinde E.T. ile nişanlandırıldığı ancak sonrasında 2023 yılının ekim ayında Şile’de A.D. ile düğün yapılarak evlendirildiği, karşılığında mağdurun anne ve üvey babasının 50 bin TL para aldıkları belirtildi. Bu evliliğin yaklaşık 6 sürdüğü, 2024 yılının nisan-mayıs aylarında A.D.’nin askere gittiği, mağdurun ise abisi S.Ç. ve yengesi Y.Ç. tarafından E.T. ile evlenmesi için Şile’den kaçırılarak Kandıra’ya getirildiği, bu sırada mağdurun 13, E.T.’nin ise 17 yaşında olduğu ifade edildi. Ayrıca, E.T.’nin mağdurun yengesi Y.Ç.’nin kardeşi olduğu, anne ve babaların bu birliktelik karşısında 50 bin TL’ye anlaştıkları bilgisi de yer aldı.

N.D. ve A.D.’nin Kandıra’ya gelerek Y.Ç. ve S.Ç.’nin evinde 50 bin TL’yi M.T. ve Z.T.’den nakit olarak elden aldıkları ve mağdurun 11 Ekim 2024 tarihine kadar şüpheliler M.T., Z.T., ve E.T.’nin Kandıra ilçesindeki evinde ikamet ettiği belirtildi. Yenge Y.Ç.’nin görümcesi S.Ç.’yi kardeşi E.T. ile cinsel birlikteliğe zorladığı, E.T.’nin de zorla mağdurla yaklaşık 8 ay defalarca cinsel ilişkiye girdiği kaydedildi.

Mağdur Ş.Ç. ile E.T.’nin 11 Ekim 2024’de asker eğlencesine katılmak için Kandıra’dan Şile’ye gittikleri, mağdurun eğlence sırasında E.T., N.D. ve A.D.’nin yanından kaçarak daha önce evli olduğu A’nın ailesinin evine gittiği ve şahıslardan şikayetçi olduğu belirtildi.

“Beni kaçırdılar, cinsel istismara uğradım ve rızam dışında kürtaj yaptılar”
Ş.Ç.’nin Çocuk İzlem Merkezi ve hakim karşısında alınan ifadesi de iddianamede yer aldı. Ş.Ç., “13 yaşındayım. Yaklaşık bir sene önce Şile ilçesinde A.D. isimli kişiyle rızamla evlendim. Kendisi 20 yaşındadır. Sevgiliydik, 1.5-2 sene önce tanıştık. A.D.’nin babası ile benim üvey babam kardeşler. A.D. ile düğünümüz oldu. 6 ay beraber yaşadık sonra kendisi askere gitti. A.D. askere gitmeden önce yengem Y.Ç. ile abim S.Ç. beni kaçırarak Kandıra ilçesine E.T.’nin yanına getirdi. Daha önceden E.T. ile sözlenmiştik ancak isteğim dışında olmuştu. Abim ve yengem sözlenmem konusunda beni zorlamıştı. E.T.’nin evinde karısı gibi kaldım, benimle zorla cinsel birliktelik yaşadı. Bu sırada eşim A.D.’den hamile olduğumu öğrendim. Y.Ç., Z.T. ve E.T. tarafından Sakarya’ya götürülerek merdiven altı bir yerde rızam dışında kürtaj yapıldı. E.T.’den 8 ay boyunca şiddet gördüm ve istismara uğradım. A.D.’den şikayetçi değilim, onunla kendi isteğimle birliktelik yaşadım. Ancak E.T. ile yengem Y.Ç.’den şikayetçiyim. Abim S.Ç’den şikayetçi değilim” dedi.

“Benimle evlenmek istedi ancak kabul etmedim”
Olaya ilişkin açılan davanın ilk duruşması, Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Duruşmaya tutuklu sanıklar ve taraf avukatları katıldı. Olaya ilişkin SEGBİS ile savunması alınan tutuklu sanık E.T., “Suçlamaları kabul etmiyorum. Ş.Ç. ile cinsel birliktelik yaşamadım. Benimle evlenmek istedi ancak kabul etmedim. Benim evimde hiç kalmadı. Beraber hiç yaşamadık, bu iddia doğru değildir. Ş.Ç.’nin kaç yaşında olduğunu bilmiyorum. Bana 17-18 yaşında olduğunu söylemişti. Suçlamaları kabul etmiyorum. Beraatimi istiyorum. Ş.Ç. ile evlenme noktasında kimse beni yönlendirmedi veya baskı yapmadı” dedi.

“Başlık parası değil, borç para verdim”
Suçlamaları kabul etmeyen tutuklu sanık M.T., “E.T.’nin babasıyım. Ş.Ç. ile E.T.’yi evlendirmedik. Bu konuda kimseye başlık parası vermedim. Oğlumun söylediğine göre de cinsel birliktelik yaşanmadı. Ş.Ç. bizim evimizde hiç kalmadı. Kızım Y.Ç., N.D.’nin üvey oğlu S.Ç. ile evlidir. Bu sebeple N.D. dünürüm olur. Akraba olmamız sebebiyle N.D.’ye isteği üzerine 50 bin TL borç para verdim. Bu para iddia edildiği gibi başlık parası değildir” diye konuştu.

Tutuklu sanık Z.T.’de eşi M.T.’nin dediklerini doğruladı.

“Kızım yalancıdır”
Mağdur kızın annesi tutuklu sanık N.D., “Kızım, E.T.’ye kendisi kaçtı. E.T. ve ailesi kabul etmeyince kızım, bizim hakkımızda şikayetçi oldu. E.T. ile evlenmesi noktasında telkinde bulunmadım. Cinsel birliktelik yaşamaları için Ş.Ç. veya E.T.’yi azmettirmedim. Kızım şu an yurtta kalmaktadır. Çocuk aldırma konusunda haberim yoktur. Kızım yalancıdır” şeklinde konuştu.

“E.T. ile evlenmesini istemediğimiz için kardeşim bizden şikayetçi oldu”

Suçlamaları kabul etmeyen bir diğer sanık S.Ç., “Ş.Ç. kız kardeşim olur. Kardeşim, A. ile birlikte yaşarken kaçıp bize geldi. Sonra E.T. ile evlenmek istediğini söyledi ancak E.T. istemedi. Biz de kabul etmeyince kardeşim hakkımızda şikayetçi oldu. Kimseden başlık parası almadım. Cinsel birliktelik yaşamaları konusunda onları azmettirmedim” ifadelerini kullandı.

Y.Ç. de suçlamaları kabul etmedi.
Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.

Kategoriler
Ürkütücü Haberler GÜNCEL HABERLER Tüm Güncel Haberler

Yanlış teşhisle 2 memesi alınmıştı, kararı gözyaşları içinde anlattı

Kocaeli’de 8 yıl önce gittiği özel hastanede kanser teşhisi konulması sonucu yanlış tedavi nedeniyle iki memesi alınan Çiğdem Kışlalı’nın hukuk mücadelesi sonuçlandı. Kararı gözyaşları içinde anlatan Kışlalı, “Teselli olarak ’En azından kanser olmadığına sevin’ demişlerdi. Kararda da ’Haklısın, al sen şu parayı sus’ dendi. Tamam sevineyim ama mesleğimden oldum, kadınlığımdan oldum. Maddi manevi bütün ruh halim çöktü” dedi.

Çiğdem Kışlalı, 2017 yılının ekim ayında göğsünde kitle hissederek Kocaeli’de özel bir hastaneye başvurdu. İddiaya göre, 2 çocuk annesi Kışlalı’ya yapılan tetkiklerin ardından 5. evre meme kanseri olduğu söylendi. Çiğdem Kışlalı, farklı tarihlerde 3 operasyon geçirip, toplam 20 saat ameliyatta kaldı. Göğüsleri alınan Kışlalı, ameliyat sonrası kendisine kemoterapi ve ilaç tedavisi verilmeyince durumdan şüphelenip ameliyattan aylar sonra patoloji sonucuna ulaştı. Aynı özel hastanenin patoloji kliniğinden çıkan sonucu inceleyen Kışlalı, ameliyatta göğsünden alınan parçalarda yapılan incelemede, kanser hücresine rastlanmadığının tespit edildiğini öğrendi.

Hayatı alt üst olan Kışlalı, rapor ve belgelerle savcılığa gidip doktor ve hastane yöneticilerinden şikayetçi oldu. Soruşturmanın ardından doktor ve hastane hakkında dava açıldı.

Maddi ve manevi tazminat 225 bin TL verilmesine karar verildi

Kocaeli 1. Tüketici Mahkemesi, 28 Kasım 2023’de görülen duruşmada Kışlalı’ya maddi ve manevi tazminat ödenmesine karar verdi. Ancak hastane avukatının karara itiraz etmesi üzerine dosya bir üst mahkemeye gönderildi. Üst mahkeme, eksik raporlar olduğu gerekçesiyle duruşmayı yeniden ele aldı ve davanın yeniden görülmesine karar verildi.

Bunun üzerine Kocaeli 1. Tüketici Mahkemesi’nde yeniden duruşma görüldü. Çiğdem Kışlalı ve hastane avukatlarının katıldığı duruşmada 25 bin TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıya verilmesine, manevi tazminat ise 200 bin TL verilmesine karar verildi.

“’Haklısın, al sen şu parayı sus’ dendi”
Duruşma sonrası açıklamalarda bulunan Kışlalı, “8 yıllık süreç benim için 18 yıl gibi sürdü. Bir arpa yol gidemedim. Elimde hakim beyin vermiş olduğu bir karar var, kısmen kabul, kısmen reddine diye. Yine tazminat davası 200 bin lira, maddi tazminat 25 bin lira. Yani, ’Haklısın, al sen şu parayı sus’ dendi. Ne diyeceğimi bilemiyorum artık. Şu anda yeniden sağlığıma kavuşmak için bir operasyon geçirsem, 225 bin lirayla ameliyat olamıyorum. Maddi, manevi psikolojim yerlerde. Demek ki adalet bu. Yapılacak hiçbir şey yok. Benimle birlikte 3-5 kişiyi daha görüyorum. Kimisi sakat kalmış, kimisi yeniden ameliyat olmuş. Ben artık, ‘Türkiye’de adalet yerini bulmuyor’ mu demeliyim?” dedi.

“Ameliyat için benden onay alınmadı”
Memesinde olan küçük bir kitle için hastaneye gittiğini söyleyen Kışlalı, “O kitle için doktora gittiğimde apar topar, ‘Hemen bu kitleyi almamız lazım, bir gün içerisinde de vücudunuzu sarabilir, bir yıl içerisinde de’ dendi. Hayatımda ilk defa böyle bir şeyle karşılaştım. 2 doktordu zaten, ben o doktor çetesinin içerisinde o ona pasladı, o ona pasladı derken, bu süreci kendilerine göre 3 aya yaydılar. En son bugün hakime söylediğim tek şey, benden onay aldıklarını söylemişlerdi. Adli tıp raporunun 8. sayfasında benden hiçbir şekilde herhangi bir onay alınmadığı, tespit edildiği yazılı belge var. Ben bunu söylemem rağmen hakim, 3 ay önce verdiği kararı yineledi” şeklinde konuştu.

“Teselli olarak ‘En azından kanser olmadığına sevin’ demişlerdi”

Kışlalı, “Sağ kol altı lenf başlarımı da aldılar. Beni sakat bıraktılar. Ben lenf başlarımı alınacağını bilmiyordum. Ben ameliyattan çıktığımda aileme, ‘Lenf başları da temizlendi, hiçbir şey yok’ dendi. Teselli olarak ‘En azından kanser olmadığına sevin’ demişlerdi. Tamam sevineyim ama ben mesleğimden oldum, kadınlığımdan oldum. Maddi manevi bütün ruh halim çöktü. Adalet nerede. Her mahkeme için Aydın’dan gelip gidiyorum” ifadelerini kullandı.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER Kartepe Haber Ürkütücü Haberler

Lüks sitelerin arasına molozu böyle döktü

Kocaeli’nin Kartepe ilçesinde hafriyat kamyonları temel kazısından çıkan moloz ile inşaat atıklarını lüks sitelerin arasına döktü. O anlar vatandaşlar tarafından kaydedildi.

Olay, Fatih Sultan Mahallesi’nde bulunan bir sitenin önünde gerçekleşti. İddiaya göre temel kazısından çıkan hafriyat ile moloz atıkları lüks sitelerin arasında bulunan boş alana döküldü. Alan adeta çöplüğe dönerken vatandaşlar o anları kaydetti. Kamera kaydına alan vatandaş, “Hafriyat ve pislikleri buraya atıyorlar. Mahalle çöp kaynıyor” ifadelerini kullandı.

Moloz ile hafriyat atıklarının tekrar dolguda kullanılacağı iddia edildi. Konunun sosyal medyada yer alması üzerine alanda temizlik çalışması da yapıldı.

Kategoriler
Ürkütücü Haberler

İzmit Körfezi’nde korkutan müsilaj manzarası

https://41.com.tr/wp-content/uploads/2025/01/izmit-korfezinde-korkutan-musilaj-manzarasi-0-LmuimHJ4.mp4
İzmit Körfezi’nde yeniden görülmeye başlanan müsilaj tedirginliğe sebep oldu. Su altı kamerası ile çekilen görüntülerde yoğun deniz salyası olduğu gözlemlendi.

Marmara Denizi sahillerine vuran ve halk arasında “deniz salyası” olarak bilinen müsilaj, bu kez Kocaeli’de kendini gösterdi. Hobi amacıyla zıpkınla dalış yapan bir vatandaş, İzmit Körfezi’nde müsilajla karşılaştı. Çektiği su altı görüntülerinde, deniz salyasının yer yer yoğunlaştığı görüldü.

Kategoriler
Asayiş Haber GÜNCEL HABERLER Karamürsel Haber Tüm Güncel Haberler Ürkütücü Haberler

14 yaşındaki kız çocuğunun patron villasında istismar edildiği iddiası

Kocaeli’nin Karamürsel ilçesinde sevgi evinde kalan 14 yaşındaki kız çocuğunu patronuna ait villada istismar ettiği iddia edilen sanık, ilk kez hakim karısına çıktı.

Olay, 2023 yılında Karamürsel ilçesinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Karamürsel ilçesinde sevgi evinde kalan 14 yaşındaki B.N.M., İnstagram üzerinden tanıştığı 21 yaşındaki S.A. ile konuşmaya başladı. Yurttan kaçan B.N.M. ile buluşan S.A., kızı patronunun villasına götürerek cinsel istismarda bulundu. Kız çocuğunun durumu annesine anlatmasıyla olay polise intikal etti. Şikayet üzerine gözaltına alınan S.A., tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Patronun villasında 14 yaşındaki çocuğa cinsel istismarda bulundu

“Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, çocuğun cinsel istismarı” suçundan açılan davanın ilk celsesi, Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Salonda mağdur avukatı hazır bulundu, tutuksuz sanık S.A. ise duruşmaya katılmadı. Mağdur çocuk ise Kastamonu’dan AGO sistemi ile pedagog eşliğinde duruşmaya katıldı. B.N.M., pedagog eşliğinde alınan ifadesinde, “Şu an 15 yaşındayım. Velayetim babamda ancak şu anda annemin yanında yaşıyorum. Bundan önce sevgi evlerinde kalıyordum. Karamürsel’de sevgi evinde kalırken İnstagram üzerinden sanık S.A. ile tanıştık, flört etmeye başladık. 2-3 hafta boyunca konuştuk, sonra buluşmaya karar verdik. Beni evine çağırdı. Evde kız kardeşleri de vardı. Daha sonra evden anahtar alıp beni villaya götürdü. Sanık bana 17 yaşında olduğunu söylemişti. Ben o zaman 14 yaşındaydım ve yaşımı ona doğru söyledim. Orada bana 2 kez cinsel istismarda bulundu. Ben yapmasını istemedim, ittim. Ne olacağını bilmeden bir şeye kalkıştım, çok pişmanım. Sabah olunca evden ayrıldım ve bir daha onunla buluşmadım. Sanık yurtta kaldığımı ve yurttan kaçtığımı biliyordu. Başımdan geçenleri sadece annem ve üvey babam ile paylaştım. Daha sonra şikayetçi olduk. Sanık yüzünden psikolojim bozuldu. Onun yüzünden dışarı çıkamıyorum, şikayetçiyim” diye konuştu.

Mahkeme heyeti, sanığın ifadesinin alınması için duruşmayı erteledi.

Sanığın soruşturma aşamasında alınan ifadesinde, mağdurun 18 yaşında olduğunu bildiğini, kendi rızasıyla birliktelik yaşadığın söylediği öğrenildi.

Kategoriler
Ürkütücü Haberler

Genç kızı kaza süsü vererek canice öldürmüştü: Susma hakkını kullandı

https://41.com.tr/wp-content/uploads/2024/12/genc-kizi-kaza-susu-vererek-canice-oldurmustu-susma-hakkini-kullandi-0-VCUFlqxj.mp4
Kocaeli’de cinsel birliktelik teklifini geri çeviren kızı boynuna ip bağlayarak bayıltan ve kamyonetle birlikte uçurumdan atarak kaza süsü veren sanık, görülen ilk duruşmada susma hakkını kullandı. Tek çocuğunu toprağa veren acılı anne, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, sanıkla ilk kez karşı karşıya geldiğini belirterek, “Kızımın boynuna doladığın ipi inşallah tez zamanda senin boynunda görürüm. Ben öpmeye kıyamazken kızım canice katledildi. Kızımı toprağa verdim ama bende arkasından girdim. Yaşayan bir ölüyüm” dedi.

Olay, 19 Mayıs tarihinde saat 02.30 sıralarında Halıdere Eskiköy Caddesi’nde meydana geldi. Kamyonetin uçuruma düştüğü ihbarı üzerine bölgeye giden polis ve sağlık ekipleri, kamyonetin 15 metre ilerisinde 18 yaşındaki Rümeysa Meriç Özcan’ın boynuna ip bağlı haldeki cansız bedeniyle karşılaştı. Özcan’ın cansız bedeni, olay yerindeki incelemelerin ardından otopsi için morga kaldırılırken, polis ekipleri Tunay A. (22), Eşref K. (20), Yaser A.A. (20) isimli erkekler ile Ceylan Ç. (20) ve Kibar N.K. (17) isimli kızları gözaltına aldı. Olaya ilişkin gözaltına alınan 5 şüpheliden Tunay A. tutuklanırken, Eşref K., Yaser A.A., Ceylan Ç. ve Kibar N.K. ise serbest bırakıldı.

3 kez ifade değiştirdi

Tunay A., polise ilk ifadesinde olayın kaza olduğunu belirtmiş, olay mahallindeki incelemenin ardından tekrar ifadesi alınan zanlı cinayeti işlediğini itiraf etmişti. Savcı karşısına çıkarılan zanlı Tunay A., tekrar ifadesini değiştirerek olayın kaza olduğunu belirtmişti. İddianamede de Tunay A.’nın olay günü 0.47 promil alkollü olduğunun belirtilmişti. Sanığın, hem kadına karşı hem de cinsel saldırı suçunu işleyememekten dolayı duyduğu infialle kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, “Cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” suçundan ise 2 yıldan 7 yıla kadar cezalandırılmasına yönelik iddianame hazırlanmıştı.

Ayrıca şüpheliler Kibar N.K. ve Yaser A.A.’nın “Kadına karşı kasten öldürme” suçundan, Eşref K. ve Ceylan Ç.’nin, “Başka bir suçu işleyememekten kaynaklanan infialle öldürme” suçundan kovuşturmaya yer olmadığına dair ek karar verildi.

İlk celse görüldü

Tuncay A. hakkında “Cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, “Başka bir suçu işleyememekten kaynaklanan infialle öldürme” “Kadına karşı kasten öldürme” suçlarından açılan davanın ilk duruşması Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Duruşma salonunda tutuklu sanık Tuncay A., avukatları Mehmet Kamil Şirin, Burak Şahin ile maktulün annesi Kevser Erden ve avukatı Tarık Sağlam katıldı. Tanık Eşref K.’de duruşma salonu dışında hazır bulundu.

Sanık susma hakkını kullandı

Sanık gelecek celse savunmaya yapacağını belirterek, bu duruşmada susma hakkını kullanarak tahliyesini istedi. Sanığın en ağır cezayı almasını isteyen maktulün annesi Kevser Erden, “Olay öncesinde kızımla sanık arasında tartışmaya şahit olmadım. Aralarında bir gönül ilişkisi olup olmadığına da şahit olmadım, sanıktan şikayetçiyim” diye konuştu.

“Rümeysa, Tunay’la yaklaşık 2 haftadan beri sevgili olduklarını söylemişti”

Tanık olarak dinlenen Eşref K., “Rümeysa yakın arkadaşımdı. Olay anında yanlarında değildim. Olay öncesinde beraberdik. Sanık Tunay, Rümeysa, Kibar ve Ceylan ile beraber mekana gittik. Ancak sanık ve Rümeysa alkollü olmaları sebebiyle onları içeri almadılar. Mekan önünde Rümeysa ile güvenlik arasında içeri alınmaması konusunda tartışma çıktı. Tuna ise Rümeysa’yı sakinleştirmeye çalışıyordu. Daha sonra sanık ve Rümeysa kamyonetle yanımızdan ayrıldı. Sanıkla maktul arasında tehdit, hakaret, kavga gibi şeylere şahit olmadım. Rümeysa, Tunay’la yaklaşık 2 haftadan beri sevgili olduklarını söylemişti” şeklinde konuştu.

“Müvekkilimin avukatı arasındaki hukuka aykırı yapılan iş ve işlemlere dayalı olarak soruşturma yapılmıştır”

Sanık avukatı Burak Şahin, “Konuya ilişkin soruşturma dosyasının incelenmek üzere celbini istiyoruz. Dosya soruşturmasında konu olay cinayet bürosu görevlileri ile müvekkilimin avukatı arasındaki hukuka aykırı yapılan iş ve işlemlere dayalı olarak soruşturma yapılmıştır. Bu da savunmanın sağlığı ve doğruluğu bakımından yararlı olacaktır” ifadelerini kullandı.

Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına ve duruşmanın ertelenmesine karar verdi.

“Yaşayamıyorum, kızımı toprağa verdim ama bende arkasından girdim. Yaşayan bir ölüyüm”

Duruşma sonrasında gazetecilere açıklamalarda bulunan anne Kevser Erden, “Kızımın ilk duruşmasıydı. Duruşma salonunda sanık ile karışı karşıya geldim, ona söylemek istediğim çok şey vardı ama söyleyemedim. Buradan sizin aracılığınız ile söylüyorum. ’Kızımın boynuna doladığın ipi inşallah tez zamanda senin boynunda görürüm’. Adalet istiyorum, sanığın en ağır cezasıyla yargılanmasını istiyorum. Tek çocuğumdu, ben öpmeye kıyamazken canice katledildi. Bunu yapanlar en ağır cezayı alsın. Kaza süsü verilmişti, sonradan cinayet olduğu anlaşıldı. Konuşamıyorum dilim damağım birbirine dolanıyor, katille karşı karşıya geldim, bir şey yapamadığım için kendimi zor tutuyorum. İnşallah en ağır cezayı alır ve ben de o ipi boynunda görürüm. Yaşayamıyorum, kızımı toprağa verdim ama bende arkasından girdim. Yaşayan bir ölüyüm” dedi.

“Sanığın soruşturma aşamasında 3 farklı ifadesi var”

Erden’in avukatı Tarık Sağlam ise “Bugün tüm Türkiye’yi ilgilendiren gencecik bir kızın canice öldürüldüğü duruşmanın ilk celsesi yapıldı. Sanık bugün ifade vermekten imtina etti, gelecek celse dinlenecek. Ancak sanığın soruşturma aşamasındaki tüm beyanlarında sadece bir ifadesi hariç kaza nedeniyle Rümeysa’nın öldüğünü belirtmişti. Dosyadaki tüm delillerden anladığımız üzere bir kaza değil, katlediliş, öldürme olduğu ortadadır. İlerleyen aşamalarda sanığın savunması alındıktan sonra biz de gerekli beyanlarda bulunacağız, sonuna kadar takipçisi olacağız. Sanığın en ağır cezayı alması için gerekli süreci yürüteceğiz. Sanığın soruşturma aşamasında 3 farklı ifadesi var. Sanık ilk alındığında kaza olduğunu belirtiyor ancak inceleme sonrasında cinayet olduğu ortaya çıkıyor. Bunun üzerine ifadesi alındığında tüm gerçekleri anlatıyor. Savcılıktaki sorgusunda ise kaza olduğunu belirtiyor. Mahkeme de bugün savunma yapmasını bekliyorduk ancak yapmadı. Gelecek celse savunması alınacak. İlerleyen süreçte gerçekler ortaya çıkacaktır. Olay anında polisi arayıp kaza olduğunu ihbarında bulunuyor. Kaza süsü vermek amacıyla senaryo uyduruyor, bu senaryoyu uygularken aracın planladığı yere değil de uçuruma uçması neticesinde aşağıya inemiyor. Sonrasında kafasında kurmuş olduğu senaryoyu da uygulayamıyor. Netice itibari ile cinayet delilleri ortada, bu şekilde de cezalandırılacağını düşünüyoruz” diye konuştu.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER Ürkütücü Haberler

TÜPRAŞ’ta Yangın! Yoğun Duman Tedirginlik Yarattı

TÜPRAŞ’ta Yangın! Yoğun Duman Tedirginlik Yarattı

Kocaeli’nin Körfez ilçesindeki TÜPRAŞ Rafinerisi’nde, üretim fırınının çalıştığı sırada yangın çıktı. Henüz nedeni belirlenemeyen yangın, rafineriden yükselen yoğun dumanlarla çevrede paniğe yol açtı. Mahalle sakinleri, dumanların arasında patlama sesleri duyduklarını iddia etti.

İtfaiye ve Acil Müdahale Ekipleri Harekete Geçti
Yangın ihbarının ardından olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi. TÜPRAŞ’ın kendi yangın söndürme ekipleriyle birlikte müdahale edilen yangının kontrol altına alınması için çalışmalar yoğun şekilde sürüyor.

TÜPRAŞ Yetkilileri İncelemelerde Bulunuyor
Olayla ilgili resmi açıklama yapılmazken, TÜPRAŞ yetkilileri ve güvenlik birimlerinin yangının çıkış nedenine dair incelemeler yürüttüğü belirtildi. Yangının çevreye yönelik bir tehlike oluşturup oluşturmadığı konusunda henüz net bilgi verilmedi.

Gelişmeler geldikçe aktarmaya devam edeceğiz.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER Kartepe Haber Ürkütücü Haberler

Akaryakıt istasyonundaki dehşet anları kamerada

https://41.com.tr/wp-content/uploads/2024/12/akaryakit-istasyonundaki-dehset-anlari-kamerada-0-QS4rWUp5.mp4
Kocaeli’nin Kartepe ilçesinde bir akaryakıt istasyonunda 1’i polis 7 kişinin yaralandığı kavganın güvenlik kamera görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde, saldırganların müdür odasını bastığı, çalışanları darp ettiği, bazı çalışanların kafalarına da orakla vurduğu anlar yer aldı. Ayrıca, olayın müşterinin araca LPG dolumu sırasında uyarılmasıyla başladığı ve ardından büyüdüğü öne sürüldü.

Olay, Ertuğrul Gazi Mahallesi’nde bulunan akaryakıt istasyonunda meydana geldi. Akaryakıt istasyonu çalışanları ve müşterileri arasında çıkan tartışma alevlenerek, kavgaya dönüştü. Orak ve bıçakların kullanıldığı kavgaya polis müdahale etti. Kısa sürede olay yerine gelen polisler, kavgayı havaya uyarı ateş açarak ayırdı. Olay sebebiyle 1’i polis 7 kişi yaralandı. Yaralılar sağlık ekiplerinin ilk müdahalelerinin ardından hastaneye kaldırıldı.

Kavganın sebebi

Olayın, bir müşterinin LPG almak için akaryakıt istasyonuna gelmesiyle başladığı öğrenildi. Dolum sırasında aracından inen müşteriye, çalışan tarafından “Araç açık kaldı” uyarısı yapıldığı iddia edildi. Uyarıya sinirlenen müşterinin, çalışanı tokatladığı ve araya girmeye çalışan başka bir personeli de darp ettiği öne sürüldü.

Bir süre sonra müşterinin, akrabaları olduğu belirtilen kişilerle birlikte istasyona geri geldiği, müdürün odasını bastığı ve saldırgan tavırlar sergilediği belirtildi. Çıkan kavgada 5 çalışanın yaralandığı öğrenildi.

O anlar kamerada

Olay anına ait güvenlik kamerası görüntüleri de ortaya çıktı. Görüntülerde, saldırganların müdürün odasına girdiği ve ardından çalışanlara saldırdığı anlar yer aldı. Polis ve sağlık ekipleri olay yerindeyken saldırganlardan birinin orakla 2 çalışanın başına vurduğu, çalışanların aldığı darbelerle sendelediği, bu şekilde olayın daha da hararetlendiği anlar kaydedildi. Polisin şahısları etkisiz hale getirmeye çalıştığı, biber gazı sıkıp, havaya uyarı ateşi açtıkları da saniye saniye görüntüye yansıdı. Dakikalarca süren tartışmalar sırasında bir kadının da arada kaldığı anlar dikkat çekti.

Kategoriler
Kandıra Haber Ürkütücü Haberler

Fren yerine gaza bastı, kayalıklardan uçtu

https://41.com.tr/wp-content/uploads/2024/12/fren-yerine-gaza-basti-kayaliklardan-uctu-0-ODLGVNJd.mp4
Kocaeli’nin Kandıra ilçesinde sürücüsünün fren yerine gaza bastığı otomobil kayalıklardan uçtu. Kazada sürücü yaralandı.

Olay, akşam saatlerinde Babalı Mahallesi’nde meydana geldi. 07 YOU 35 plakalı otomobilin sürücüsü, fren yerine yanlışlıkla gaz pedalına bastı. Kontrolden çıkan araç, hızla kayalıklardan aşağıya uçtu. Durumun 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirilmesi üzerine olay yerine sağlık, itfaiye ve jandarma ekipleri sevk edildi. Araçtan yaralı olarak çıkarılan sürücü, sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı. Otomobil ise ekiplerin çalışmaları neticesinde vinç yardımıyla bulunduğu yerden çıkarıldı.

Kazayla ilgili inceleme başlatıldı.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER Ürkütücü Haberler

Narin Güran cinayeti davasında ilk duruşma başladı

Narin Güran cinayetinde tutuklu Nevzat Bahtiyar ifade vermeye başladı. Bahtiyar, ’’Cezaevindeyken kimse bana para teklifinde bulunmadı. Arif Güran’ın evinin içerisine girdiğimizde Salih Güran ile birlikte evin içerisinde kimseyi görmedim. Sadece Narin’in cansız bedeni vardı’’ dedi. Bahtiyar ifade verirken Narin’in babası Arif Güran gözyaşlarına boğuldu.

Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta kaybolan ve 8 Eylül’de Eğertutmaz Deresi’nde cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin tutuklu 4 sanık hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma tamamlanmıştı. Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesinde bugün ilk duruşması başlayan davada tutuklu sanıklar anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar ile tanıklar mahkemeye getirildi. Sanık ve tanık avukatlarının da hazır bulunduğu mahkemede yargılanma başlandı.

Mahkemede ifade veren sanık Nevzat Bahtiyar, ’’Arabam aşağıdaydı yaya olarak Arif Güran’ın evinin etrafındaydık. Ahırın orada Salih Güran ile buluştuk. Salim dışında kimse yoktu. Salim Güran bana gel seninle işim var dedi. Salim bana arabaya bin ve beni takip et demedi. Araç içerisinde herhangi bir battaniye görmedim. Savcılık beyanımda korkmuştum. Beni ailemle tehdit ettikleri için savcılıkta o şekilde ifade verdim. Cezaevindeyken kimse bana para teklifinde bulunmadı. Arif Güran’ın evinin içerisine girdiğimizde Salih Güran ile birlikte evin içerisinde kimseyi görmedim. Sadece Narin’in cansız bedeni vardı. Ben herhangi bir bağrışma duymadım. Salim Güran’ın beni eve neden çağırdığını ilk başta bilmiyordum. Narin’in cesedini görünce anladım. Salim Güran bana Yüksel ile birlikte olduğumuzu Narin gördüğü için onu öldürdüm dedi. Salim beni arayıp gel seninle işim var diyene kadar ben Salim’i görmedim. Salim ben bahçeyi sularken geldi o zaman gördüm. Evde Narin’in cesedini görünce bana bu cesedi kaybedeceksin dedi. Götürüp bir yere at dedi. Cesedi dere kenarasın götürmemi Salim söyledi. Cesedi parçalamamı söyledi. Ben hayatımda ilk defa ceset gördüm. Beni silahla, seni oğlun Muhammet’i alıp götürüp önce onun kafasına sonra senin kafana sıkarım deyince cesedi alıp götürdüm. Ben Narin’i gördüğümde battaniyeye sarılı değildi. Salim dışarı çıkıp battaniye getirdi. O sırada Narin evde cansız bir şekilde yatıyordu. Battaniyeye sardıktan sonra kendi aracıma götürdüm. Yüksel, Narin’i araca götürdüğümde yukarıda ağlıyordu’’ dedi.

İfade sırasında Narin’in babası Arif Güran gözyaşlarına boğuldu.

Telefon
WhatsApp
Exit mobile version