Kurban Bayramı öncesi dünyaca ünlü Bursa Bıçakları’na talep arttı. Kalitesiyle ön plana çıkan Bursa Bıçaklarının yanı sıra kesilmelere karşı çelik eldivenler de raflarda yerini aldı. Kurban Bayramlarında Türkiye’nin dört bir yanındaki hastanelerin acil servisleri acemi kasaplarla dolup taşarken, el kesilmesinin önüne geçen çelik eldivenler de kasaplar tarafından ilgi gördü. Çelik yapısıyla rahat kullanılan, bıçak darbesi geldiğinde elleri kesilmekten koruyan çelik eldiven 4 bin ile 6 bin lira arasında alıcı buluyor.
“Kurban bıçakları için yoğunluğu fazla olan çelik kullanıyoruz”
Kasaplar için çeliği daha yoğun ve sıkı olan kurban bıçağı ürettiklerini kaydeden Bıçak ustası Mehmet Pirge, “Kurban Bayramı bir bıçak algısını oluşturduğu zamandır yani insanlar evlerindeki sebze bıçaklarını bile Kurban Bayramı’na getirip biletiyorlar. Her zaman bileme hizmetimiz olduğu halde bıçak algısının en yoğun olduğu zaman Kurban Bayramı zamanıdır. Biz bileme hizmeti veriyoruz ama bizim esas işimiz bıçak satmak. Bizim kendi markamızla kurban bıçağı için farklı, mutfak bıçağı için farklı, döner bıçağı için farklı çelik kullanıyoruz. Yani her işin kendisine özgü ihtiyaçlarını karşılayacak çelikleri kullanıyoruz. Kurban bıçağının en önemli özelliği sıkı olması. Yani çelik yoğunluğu sıkı, aşınma katsayısı yüksek olması lazım. Şu anda piyasada kullanılan bizim de bazı çeşitlerimize uygun fiyatlı olan çeşitlerimizde kullandığımız çelikte yıpranma katsayısı 40. Bizim kurban bıçağı için kullandığımız çeliklerde yıpratma katsayısı 500. Bunu herhangi bir bıçakçıya sorsan bilmez. Dünyada üç tane olan, laboratuvarın bir tanesi bizde. Biz çeliğin röntgenini de çekebiliyoruz. Her türlü aşamasını da tokluğunu da tespit edebiliyoruz” şeklinde konuştu.
Çelik eldivenler 4 ila 6 bin lira arasında satılıyor
Profesyonel kasapların çelik eldiven kullandığını belirten Pirge, “Çelik eldiven, genellikle sol elle kullanılır. Bıçağı sağ eliyle tutanlar sol elle takar. Sol eliyle tutanlar sağ elle takar. Çelik eldiven tek üretilir çift olmaz. Onun için bıçağın eli kesmesini engelleyici bir unsurdur. Genelde profesyoneller kullanılır. Kesilmeyen ipli eldivenler de var ama çelik eldivenler daha sağlıklı ve daha uzun ömürlü. Bir de bıçağa karşı da daha dirençli fakat fiyatı yüksek görülüyor. Ortalama 4 bin lira ile 6 bin lira arasında bir fiyatı var” dedi.
https://41.com.tr/wp-content/uploads/2025/04/pazar-yerindeki-cinayetin-perde-arkasi-iddianamede-anlatildi-0-aqSUV6fs.mp4 Kocaeli’nin İzmit ilçesinde pazar yerinde arkadaşı Yiğit Laç’ı kalbinden bıçaklayarak öldüren sanık hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi. İddianamede, sanığın maktulün kuzeniyle arasında gönül ilişkisi olduğu, Yiğit Laç’ın bu durumu kuzeninin babasına söylemesi ve sanığa ait araca taş atarak camını kırması nedeniyle aralarında husumet başladığı bilgisi yer aldı. İddianamede, öldürme saikiyle bıçağı savurduğu ifade edilen sanık ise pişman olduğunu söyleyerek, “Bilerek ve isteyerek bıçaklamadım, o benim kardeşim gibidir” dedi.
Olay, 28 Eylül 2024’de Doğu Kışla Pazaryerinde meydana geldi. Bir süre önce aralarında araba camı kırma meselesi yüzünden husumet başlayan Enes T. (26) ile Yiğit Laç (22) pazaryerinde karşı karşıya geldi. İki tarafın da ’Sen adam mısın?’ sözleri üzerine büyüyen tartışma kavgaya dönüştü. Çıkan kavgada Enes T., Yiğit Laç’ı kalbinden bıçakladı. Enes T. ayrıca olayı ayırmaya çalışan dayısı Ali Borlak’ı ve Yener Ersin’i yaralayarak kaçtı. Olayın ardından Yiğit Laç hayatını kaybetti, zanlı Enes T. ise polis ekipleri tarafından yakalandı. Adliyeye sevk edilen Enes T. tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Müebbet hapis talebi
Enes T. hakkında “bıçak veya diğer aletleri izinsiz olarak satma, satın alma taşıma veya bulundurma”, “kasten öldürme”, “silahla kasten yaralama” suçlarından hazırlanan iddianame, Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. İddianamede, Enes T.’nin Yiğit Laç’a yönelik “kasten öldürme” suçundan müebbet hapis, Umut Can Laç ve Ali Borlak’a yönelik “yaralama” suçlarından ise ayrı ayrı 1.5 yıldan 4.5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Ayrıca, olaya karışan Sedat Borlak’ın ise Yener Ersin’e yönelik işlediği “kasten yaralama” suçundan 1.5 yıldan 4.5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
“Yiğit’i vuracağım”
İddianamede, görgü tanıklarının ifadelerine de yer verildi. Tanık Eray G., Yiğit ve Umut Can Laç’ın kuzenleri olduğunu ifade ederek, “İkisi de dayımın çocukları olur. Olay tarihinden yaklaşık 2-3 ay kadar önce Yiğit, dayısının kızı İ. ile Enes arasında birliktelik olduğunu öğrendi. Enes uyuşturucu bağımlısıydı. Bu durumdan dayımın da haberi vardı ve bu birlikteliğe kesinlikle karşı çıkıyordu. İ., bunu öğrenip Enes’e söylemesi üzerine Enes, Yiğit’in bulunduğu mahalleye gitti. Burada ikisi arasında tartışma çıktı. Bunun üzerine Yiğit, Enes’in arabasının camını taş atarak kırdı. Bu yaşananları maktulün abisi Umut Can bana anlattı. Ayrıca olaydan 3-4 gün kadar önce fabrikada çalıştığımız esnada Enes’in, kullanmış olduğu sosyal medya hesabından ’Kimin arabasına binerse o arabanın camını kıracağım. Gördüğüm yerde vuracağım, öldüreceğim, anasını, bacısını doğmamış bebeğini sinkaf edeceğim’ şeklinde paylaşım yaptığını Umut Can bana gösterdi. Olaydan bir gün önce de Umut beni arayarak Enes’in sosyal medya hesabından, ’Yiğit’i vuracağım’ şeklinde paylaşım yaptığını ve kardeşinin hayatından endişe ettiği bana söylemişti” dedi.
“Adam mısın?”
Müşteki Ali Borlak da ifadesinde, “Pazar yerlerinde tezgah açarak geçimimi sağlıyorum. Enes yeğenim olur. Enes’in uyuşturucu madde kullandığını annesi bana anlattı. Yiğit ile Enes arasında yaklaşık 3-4 ay kadar önce araba camını kırma konusundan kaynaklı olarak anlaşmazlık vardı. Olaydan yaklaşık bir ay süre zarfında Enes’in annesi olan kız kardeşim, beni arayarak Enes ile Yiğit’in arasını düzeltme konusunda yardım istedi. Olay günü sabah erken saatlerde yanımda çalışan Enes ve Erkan ile birlikte tezgahı düzenlemeye başladık. Çalıştığımız tezgaha doğru Yiğit’in geldiğini görür görmez Enes ile aralarında bir anlaşmazlık olduğu için, ’Yiğit, yapma abim, git tezgahına’ diyerek onu uyardım. Yiğit’in elinde bıçak veya benzeri bir alet yoktu. Pazar çok kalabalık olduğu için ilk karşılaştıkları anda ne konuştuklarını tam olarak duymadım ancak Yiğit’in, Enes’e hitaben, ’Adam mısın?’ dediğini, aynı şekilde Enes de ’Sen adam mısın?’ dediğini işittim. Yiğit’i uzaklaştırmaya çalıştığım esnada tezgahın arkasında duran Enes, aniden tezgahın üzerinden atlayarak yanımıza geldi. Elinde bulunan bıçak ile sol dizimin arkasından beni yaraladı. Enes beni bıçakladıktan sonra hemen Yiğit’in üzerine doğru yürümeye başladı ve aralarında bir arbede yaşandı. Bu esnada Enes’in elinde beni yaraladığı bıçak vardı. Yiğit’in nasıl bıçaklandığını görmedim” diye konuştu.
“Yiğit araba camımı kırdı”
Pazarcılık yaptığını söyleyen tutuklu sanık Enes T. ise “Yiğit ile çok eski zamandan tanışırız, mahalleden arkadaşımdır. Bundan yaklaşık 2-3 ay kadar önce mahallemde bulunan amcama ait kahvehanenin önüne aracımı bırakıp mahallede dolaşmaya çıkmıştım. Sonrasında döndüğümde araba camının kırıldığını gördüm. Kameraları incelediğimizde olayı Yiğit’in gerçekleştirdiğini anladık. Yiğit bu olay sonrasında hiçbir şekilde benden özür dilemedi ve zararımızı karşılamadı. Ben Yiğit ile hiçbir zaman bu olayı birebir konuşmadım. Ancak girdiğim bazı ortamlarda Yiğit’in bu şekilde yanlış yaptığını ve zararımızı karşılamadığını anlattım. Bu olaydan sonra aynı pazar yerinde aynı patronlara bağlı çalıştığımız için Yiğit ile yüz yüze geldik. Aramızda çok büyük bir sorun yoktu. Sosyal medyadan yapmış olduğum paylaşımların Yiğit ile hiçbir alakası yoktur” şeklinde konuştu.
“Yiğit beni tehdit, anneme de küfür etti”
Enes T., Yiğit Laç’ın bir gün kendisini tehdit ettiğini belirterek, “Olaydan bir gün önce gece vakti Yiğit’in abisi olan Umut Can ile Sezer ve Yener adlı şahıslar beni aradılar. Umut Can benim konumumu istedi. Bundan öncesinde Yiğit beni aradı. Aradığında alkollü olduğunu anladım, ’Seni düşüreceğiz, evden dışarı çık’ şeklinde tehdit etti ve anneme küfür etti. Hatta bu duruma eniştem de şahittir. Sonrasında telefonu alan Sezer benim kendime dikkat etmemi söyledi. Sezer’in kuzeni olan yine mahalleden tanıdığımız Muhammet de Yiğit ile benim aramı bulmak istedi ve konuşma esnasında Yiğit’i susturmaya çalışıyordu. Bu telefon görüşmeleri olaydan bir gece önce meydana geldi” ifadelerini kullandı.
“Yiğit benim kardeşim gibidir”
Olay gününü anlatan Enes T., “Pazar tezgahında çalıştığım esnada Yiğit’in bizim tezgahımızın önüne doğru telaşlı şekilde geldiğini gördüm. Dayım Ali Borlak’a hitaben, ’Adam mısınız, ben sizi uyarmadım mı?’ şeklinde konuştu. Dayımın üzerine doğru yürüyünce dayım da kendisini tezgahtan uzaklaştırmaya çalıştı. Sonrasında Yiğit bana doğru seslendi. Ben de o sırada tezgahın üzerinde bulunan bıçağı alarak Yiğit’e doğru yöneldim. Ortalık karışınca ben elimde bıçakla dağılmalarını söyledim. O esnada birisi benim yüzüme yumruk attı. Ben bıçak ile ilerlerken dayım Ali benim ön tarafımdaydı. Ancak ben onun yaralandığını hiç anlamadım. Ben bıçağı sadece bir kez salladım. Yiğit’e denk gelip gelmediğini hatırlamıyorum. O an yüzüme de yumruk yediğim için herkes üzerime doğru çıktı. Ben kesinlikle bilerek ve isteyerek Yiğit’i bıçaklamadım. Çok pişmanım. Yiğit benim kardeşim gibidir” dedi.
İddianamede, maktul Yiğit Laç ile sanık Enes T’nin uzun süredir birbirlerini tanıdıkları ve aralarında husumet bulunduğu belirtildi. Bu husumetin, maktulün sanığa ait aracın camını kırması ve kuzeniyle yaşadığı gönül ilişkisini kızın babasına söylediğini düşünmesinden kaynaklandığı ifade edildi. Ayrıca, bu sebeplerle zaman zaman aralarında tartışmalar yaşandığı kaydedildi.
“Öldürme saikiyle bıçağı savurdu”
Olay günü pazar yerinde çalışan Yiğit Laç’ın konuşmak maksadıyla Enes T’nin bulunduğu tezgaha doğru yöneldiği, Ali Borlak’ın maktulün önüne geçerek olay yerinden uzaklaştırmak istediği, bu esnada sanığın üzerinde bulunan ve “sustalı” olarak tabir edilen bıçağı çekerek Yiğit Laç’ın üzerine doğru koşmaya başladığının ifade edildiği iddianamede, sanığın kendisine engel olmaya çalışan dayısını ayağından yaraladığı, ardından da maktul Yiğit’in göğüs bölgesini hedef alarak öldürme saikiyle bıçağı savurduğu ve onu da yaraladığı vurgulandı. Ayrıca iddianamede, maktulün ise Enes T’ye yumruk atarak engel olmaya çalıştığı, ayrıca Umut Can Laç’ın da bıçağı aldığı bilgilerine yer verildi.
Kocaeli’de amatör ligde U-17 takımları arasında oynanan maçta kırmızı kartla oyundan ihraç edilen öfkeli futbolcu maçtan sonra hakeme bıçakla saldırdı. Hafif yara alan hakem hastaneye kaldırılırken öfkeli sporcu polis merkezine götürüldü
Kocaeli’de spor sahalarında görülmesi istenmeyen bir olay yaşandı. Hakemin kendisini oyundan atmasına öfkelenen genç futbolcu maçtan sonra hakeme bıçakla saldırdı. Kocaeli U-17 Ligi’nde 8 takımın yarıştığı K grubunda 3 haftada birer galibiyet alarak aynı puanda bulunan Çerkesli Spor ile Çayırova Gümüşspor arasında Şehit Nihat Karadaş Stadı’nda oynanan müsabakada orta hakem Ersin Demiröz, yardımcı hakemler; Hakan Baş ve Muhammet Emin Açıkel görev aldı. Karşılaşma içinde Çayırova Gümüşspor oyuncusu kırmızı kartla oyundan atıldı. Maç ev sahibi takımın 5-1’lik galibiyetiyle sona erdi.
Oyundan atıldı fakat müsabakayı tellerin ardından takip etti
Maçın ardından sporcular, yöneticiler ve hakemler soyunma odasına yöneldi. Bu esnada sahadan atılan ancak tellerin ardından maçı takip eden tepkili futbolcu Ç., soyunma odalarının olduğu bölüme yöneldi ve bir anda hakemin üzerine atladı. Elindeki bıçağı birkaç kez sallayan ve hakemi sırtından yaralayan öfkeli futbolcuyu rakip takımın sporcu velileri engelledi. Olay esnasında gürültüyle durumu fark eden diğer oyuncular ve yöneticiler de duruma müdahale etti. Aldığı bıçak darbesinin hayati tehlikeye neden olmadığı, saldırıdan sıyrıkla kurtulduğu, aynı zamanda bekçi olduğu öğrenilen hakem Ersin Demiröz ise hastaneye kaldırıldı. Hakem, tedavisinin ardından taburcu edildi. Öfkeli sporcu ise polis tarafından alınarak polis merkezine götürüldü. Sporcunun antrenörü ve yöneticileri de ne olduğunu anlamadıklarını, şaşkınlık içinde olduklarını ifade edip üzüntülerini dile getirdi.
Hakemler derneği açıklama yaptı
Yaşanan kesici aletle yaralama olayının ardından Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği (TFFHGD) Kocaeli Şubesi’nden açıklama yapıldı. Açıklamada, “Kocaeli’de 09.02.2025 Pazar günü oynanan Çerkesli Spor- Çayırova Gümüş Spor müsabakası sonunda Çayırova Gümüş Spor’un ihraç edilen oyuncusunun vahşi bir hisle hakemlerimize yönelik bıçaklı saldırısını derin bir üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız. Yaralanan hakemimizin sağlık durumu iyi olup hastanede tedavisi devam etmektedir. Futbol müsabakalarında yaşanmasını hiç arzu etmediğimiz bu durumların son bulması için hukuki olarak tüm süreçte hakemlerimizin yanında olduğumuzu tüm kamuoyunun bilmesini isteriz. Ayrıca bu tip davranışlarda bulunan sporcuları ve bu sporcuları teşvik eden tüm davranışları kınıyoruz” ifadelerine yer verildi.
Şikayetçi olundu, süreci takip edecekler
İl hakem kurulu başkanı Özhan Kurt ise konunun takipçisi olduklarını, olaydan sonra yaralanan hakemlerinin hastanede tedavi sürecine başladığını ve evinde dinlendiğini, kendileri için şu an önemli olanın hakemlerinin sağlığı olduğunu belirtti. Oyundan atıldıktan sonra sporcunun nereden bulduğunu bilmedikleri bıçakla beklediğini, hakemin yanına gidince de birkaç kez bıçağı salladığını, birinin hakemlerine isabet ettiğini de sözlerine ekleyen Kurt, öfkeli sporcudan şikayetçi olduklarını, sürecin hem adli hem de idari açıdan takipçisi olacaklarının altını çizdi.
Olay, geçtiğimiz 9 Ekim’de Karamürsel’den İzmit’e giden özel halk otobüsünde meydana geldi. Otobüste yolculuk yapan Enes Yiğithan Toraman (29), 4 Temmuz Mahallesi’nde otobüse binen eşinin dayısı Volkan A. (39) tarafından bıçaklı saldırıya uğradı. Yolcuların gözü önünde Toraman’ı defalarca bıçaklayan zanlı, cinayetin ardından arka kapıdan inerek kaçtı. Hastaneye kaldırılan Toraman, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.
Kaçan şahsı yakalamak için harekete geçen polis ekipleri, Volkan A’yı başka bir otobüsle İzmit’e giderken Gölcük’te yakaladı. Gözaltına alınan şüpheli, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Enes Yiğithan Toraman ile eşi Kübra’nın gönüllü olarak kaçarak evlendikleri, bu olaydan sonra aileler arasında başlayan husumetin barış ile neticelendiği, Toraman çiftinin de bir bebeklerinin bulunduğu öğrenildi.
“Dayanamayıp onu bıçakladım”
Cinayete ilişkin hazırlanan iddianame, Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. İddianamede, Enes Yiğithan Toraman’ın kalbi başta olmak üzere vücudunda toplam 15 bıçak darbesi bulunduğu bilgisi yer aldı. İddianamede, tutuklu sanık Volkan A.’nın ifadesine de yer verildi. İfadesinde, Enes’in yeğeni Kübra’nın eşi olduğunu söyleyen Volkan A., “Enes ile Kübra’nın evlilikleri sıkıntılıydı ve bu nedenle ayrıldılar ancak daha sonra barıştılar. Olay günü Kübra’nın Enes ile barışmasının Kübra’nın rızası ile olup olmadığını öğrenmek istedim. Bunun için Enes’in iş yeri olan Karamürsel’e gittim. Enes’in iş yerinin tam olarak nerede olduğunu bilmediğim yeri bir süre aradım, bulamayınca Karamürsel’den İzmit’e dönmek için otobüse bindim. Otobüste Yiğit’i görünce yeğenime ve ailemize yaptıkları aklıma geldi, dayanamayıp onu bıçakladım” dedi.
“Korkutmak istedim”
Enes Yiğithan Toraman’ın tabanca taşıdığını ve bu sebeple korktuğunu iddia eden Volkan A., “Ben de Karamürsel’e giderken yanıma bıçak aldım. Bıçağı, İzmit’te bir çay ocağından bıçağı almıştım. Bıçakladıktan sonra kaçtım, başka otobüse binmeden önce yeğenimin babası Ali Bilge’yi arayıp Enes’i yaraladığımı söyledim. Bunu söylememin nedeni Enes’in ailesinin Kübra’ya zarar vermesinden korktuğum içindi. Tekrardan İzmit’e gitmemin nedeni ise ailemle vedalaşmaktı ancak kolluk kuvvetleri beni yakaladı. Karamürsel’e gideceğinden arkadaşım H.Ç.’nin haberi vardı. H.Ç.’ye de yeğenimi merak ettiğimi, bu sebeple Karamürsel’e gideceğimi söylemiştim. Maktulün ailemi ve yeğenimi tehdit etmesi, yeğenim ve ailemin Enes’ten korkup onun tehditleri önüne geçememesi nedeniyle kendisini bıçakladım. Amacım öldürmek değildi, niyetim onu korkutmaktı. Yaşanan olay nedeniyle pişmanım” diye konuştu.
İddianamede sanığın, “kasten öldürme” suçundan müebbet hapisle cezalandırılması talep edildi.