Kategoriler
Yaşam Haberleri Tüm Yaşam Haberleri YAŞAM

Bülbülün göç sırrı ortaya çıkıyor: “Çok ilginç veriler elde etmeye başladık”

https://41.com.tr/wp-content/uploads/2025/05/bulbulun-goc-sirri-ortaya-cikiyor-cok-ilginc-veriler-elde-etmeye-basladik-0-elgIXUUL.mp4
Avrupa’nın en büyük doğal yaşam parkı Ormanya’da kurulan Kuş Halkalama İstasyonu, göçmen kuşların bilinmeyen özelliklerini gün yüzüne çıkarıyor. Yapılan çalışmalar, bülbüllerin her yıl üreme döneminde Afrika’dan Kocaeli’ye geldiğini ve ortalama 7 bin 500 kilometrelik zorlu bir göç rotasını izlediklerini ortaya koydu.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin kente kazandırdığı Ormanya Doğal Yaşam Parkı’na kurulan Kuş Halkalama İstasyonu, göçmen kuşların rotalarını ve davranışlarını takip ediyor. 2023 yılında başlayan çalışmalarla, kuşların üreme ve göç süreçleri ayrıntılı olarak incelenirken, bölge ekosistemi için de önemli veriler elde ediliyor. Ormanya’nın farklı bölümlerine belirli zaman dilimlerinde kurulan halkalama noktaları veteriner hekim, biyolog ve lisanslı kuş halkalamacılar ile birlikte düzenli olarak kontrol ediliyor. Türlere göre belirlenen özel halkalarla kayıt altına alınan kuşların, uluslararası sisteme dünyanın diğer bölgelerinde de bulunan halkalama istasyonuna yolları düştüğünde halka numarasına bakılarak, hangi tarihte hangi istasyonda halkalandığı, bilgileri ve göç rotası belirlenmiş oluyor. Halkalama ve gözlem çalışmalarıyla kuşların biyolojisi, ekolojisi, davranışı ve üreme verimliliği gibi konular ele alınıyor.

“Çok ilginç veriler elde etmeye başladık”
Kuş halkalama çalışmaları hakkında bilgi veren İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Ormancılık Meslek ve Yüksek Okulu’ndan Öğr. Gör. Dr. Ergün Bacak, “Kuş halkalama çalışmaları aslına bakacak olursak kimliklendirmedir çünkü biz aynı türleri birbirinden ayırt edemiyoruz. Bu nedenle kimliklendirme çalışması yapıyoruz. 2 senedir Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin destekleriyle birlikte bu çalışmaları yapıyoruz ve çok ilginç veriler elde etmeye başladık. Bunlardan birisi de biraz önce salladığımız bülbüllerdi. Düzenli olarak her yıl Afrika’ya giden ve Afrika’dan geri gelen bülbülleri çalıştık. Bunların düzenli olarak Ormanya’ya geldiğini ve burada ürediğini fark ettik” dedi.

“Halkalama ile kuşların göç rotalarını, yaşam sürelerini öğreniyoruz”
Halkalama çalışmalarıyla öğrenilen bilgileri paylaşan Bacak, “Halkalama ile kuşların göç rotalarını, yaşam sürelerini öğreniyoruz. Kuşlarda yaşam süresini öğrenebilmek çok zor olduğu için ancak halkalama çalışmalarıyla bunu tespit ediyoruz. Mesela dünyanın en yaşlı kuşunun, bir halkalama çalışması sayesinde tespit edildiğini biliyoruz. Wisdom isimli bir albatros 72 yaşında ve bu sene anne oldu. 72 yıl önce halka takılmıştı ve düzenli olarak takip ediliyor” diye konuştu.

Düzenli ve uzun süreli halkalama çalışmalarının çok daha doğru bilgiler sunduğunu ifade eden Öğr. Gör. Dr. Ergün Bacak, “Bu çalışmalarla koruma alanları, göç davranışları belirleniyor. Bülbüllerin ömrü boyunca dünyanın çevresini 3-4 kez döndüğünü öğrendik. Bir kıyı çamur çulluk türünün yılda 11 bin kilometre uçtuğunu, Kutup Sumrusu’nun ise yılda 40 bin kilometre göç ettiğini bu halkalama sayesinde biliyoruz. Türkiye’nin birçok ilinde düzenli yapılması çok kıymetli veriler sunar” şeklinde konuştu.

“12 ay boyunca her ay minimum 5 gün halkalama çalışması yapıyoruz”
Türkiye’de halkalama sisteminin son 30-40 yıldır yapıldığını belirten Bacak, “Biz 2 yıldır Kocaeli’de, Türkiye’de hiç yapılmayan bir şey yaptık. 12 ay boyunca her ay minimum 5 gün halkalama çalışması yapıyoruz. Diğer halkalama çalışmalarının tamamı ilkbahar ve sonbahar göç dönemlerinde göç eden kuşlarla ilgili yapılıyor. Biz hem yerli türleri hem de göçmen türleri bir arada inceliyoruz ve bu da Türkiye’de bir ilk olarak karşımıza çıkıyor. Böyle düzenli olarak yapılan çalışmalar daha fazla veri sağlıyor. Yıl içerisinde kuşların nasıl yağlandığını, nasıl kaslandığını, nasıl kilo alıp nasıl zayıfladığını ya da nasıl yavru yetiştirdiğini incelemiş oluyoruz” ifadelerini kullandı.

Halkalanan kuşların 4,5 gramdan başlayıp 700-800 grama kadar ulaşabildiğini belirten Ergün Bacak, bu canlıların metabolizmalarının hızlı olduğunu söyledi. Bacak, halkaladıkları kuşların çoğunluğunun aktif kanat çırparak göç eden türler olduğunu kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu kuşlar Afrika’dan geliyorlar, Akdeniz’i bir gecede geçiyor. Karadeniz’i kanat çırparak geçiyorlar, etrafını dolaşmıyorlar. Bu nedenle de göç öncesi, göçmen türler vücut ağırlığının iki katını çıkarıyor. 6 gramlık bir kuş 11 gram oluyor. 12-13 gramlık bir kuş 25 grama kadar ağırlığını çıkarıyor. Neredeyse vücudunun tamamını yağlarla kaplıyor ki, beslenmeye uygun olmayan alanlarda da göçüne devam edebilsin. Bu kuşların pek çoğu gece göç ediyor. Burada ormanın içerisinde yaşayan türler ise pek yağ biriktirmeyi tercih etmiyorlar. Nasıl insan için fazla yağ biriktirmek zararlıysa aslında kuşların için de yağ biriktirmek zararlı. Sadece göçe hazırlık için yağ biriktiriyorlar”

Bülbüllere takip cihazı takılamadığını söyleyen Bacak, “Uydu vericisi takabilsek kaç ülke gezdiğini, hangi ülkelerden gittiğini öğrenebiliriz. Uydu vericisi takamadığımız için kaç ülke gezdiğini bilmiyoruz ama tahmin ediyoruz ki, burada yaşayan alt türün yaklaşık her yıl 3 bin 500 ile 4 bin kilometre güneye, Sahra Altı Afrika’ya indiğini biliyoruz” şeklinde konuştu.

“7 bin 500 kilometre yol kat ediyorlar”
Bülbüllerin yılda gidiş-dönüş toplam 7 bin 500 kilometre yol kat ettiğini de ifade eden Öğr. Gör. Dr. Ergün Bacak, şu ifadeleri kullandı:

“Ormanya Doğal Yaşam Parkı’nda üreyen bülbüllerin yılda ortalama 3 bin 750 kilometre yaptığını düşünürsek, gidiş geliş bir yılda 7 bin 500 kilometre, 2 yılda 15 bin kilometre mesafe olur. Bizim halkaladığımız bülbüllerin en küçüğü 3 yaşında, yani 3 yılda 22 bin 500 kilometre yol yapmış oluyor. Dünyanın çevresinin 40 bin kilometre olduğunu düşünürseniz, sadece göç için uçtuğu mesafe dünyanın yarısından fazla. Eğer bir 3 yılda daha yaşarsa, sadece göç etmek için diğer üreme alanlarında, kışlama alanlarındaki uçmalarını saymıyorum, sadece göç için kullandığı minimum mesafe güney-kuzey istikametine doğrudan uçarsa, yaklaşık 5 yılda ortalama ekvatorun çevresine dolaşmış oluyor. 20-25 gram olan kuşların 2-3 yıl yaşadığını düşünüyoruz. Ama halkalama çalışmasıyla beraber ömürlerini tespit etmiş oluyoruz. 3,4 hatta 10 yıl sonra gelen bülbüller söz konusu. Hatta bir gün, İstanbul’da yaptığımız çalışmalarda 2020 yılında halkaladığımız bülbül gelmişti. 5 yıl sonra geldi ve 7 yaşındaydı”

“80 türe yakın kuş halkaladık ve 4 bine yakın kuşa halka taktık”
Ayrıca Bacak, nisan 2023’te başlayan halkalama çalışmalarında şu ana kadar yaklaşık 80 türde ve 4 bine yakın kuş halkalandığını belirterek, “Dilerim uzun yıllar bu çalışmalar devam eder ve haklarında çok daha fazla bilgi sahibi oluruz” dedi.

Kategoriler
Yaşam Haberleri Tüm Yaşam Haberleri YAŞAM

Bülbülün göç sırrı ortaya çıkıyor: “Çok ilginç veriler elde etmeye başladık”

https://41.com.tr/wp-content/uploads/2025/05/bulbulun-goc-sirri-ortaya-cikiyor-cok-ilginc-veriler-elde-etmeye-basladik-0-tLWpCz2E.mp4
Avrupa’nın en büyük doğal yaşam parkı Ormanya’da kurulan Kuş Halkalama İstasyonu, göçmen kuşların bilinmeyen özelliklerini gün yüzüne çıkarıyor. Yapılan çalışmalar, bülbüllerin her yıl üreme döneminde Afrika’dan Kocaeli’ye geldiğini ve ortalama 7 bin 500 kilometrelik zorlu bir göç rotasını izlediklerini ortaya koydu.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin kente kazandırdığı Ormanya Doğal Yaşam Parkı’na kurulan Kuş Halkalama İstasyonu, göçmen kuşların rotalarını ve davranışlarını takip ediyor. 2023 yılında başlayan çalışmalarla, kuşların üreme ve göç süreçleri ayrıntılı olarak incelenirken, bölge ekosistemi için de önemli veriler elde ediliyor. Ormanya’nın farklı bölümlerine belirli zaman dilimlerinde kurulan halkalama noktaları veteriner hekim, biyolog ve lisanslı kuş halkalamacılar ile birlikte düzenli olarak kontrol ediliyor. Türlere göre belirlenen özel halkalarla kayıt altına alınan kuşların, uluslararası sisteme dünyanın diğer bölgelerinde de bulunan halkalama istasyonuna yolları düştüğünde halka numarasına bakılarak, hangi tarihte hangi istasyonda halkalandığı, bilgileri ve göç rotası belirlenmiş oluyor. Halkalama ve gözlem çalışmalarıyla kuşların biyolojisi, ekolojisi, davranışı ve üreme verimliliği gibi konular ele alınıyor.

“Çok ilginç veriler elde etmeye başladık”
Kuş halkalama çalışmaları hakkında bilgi veren İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Ormancılık Meslek ve Yüksek Okulu’ndan Öğr. Gör. Dr. Ergün Bacak, “Kuş halkalama çalışmaları aslına bakacak olursak kimliklendirmedir çünkü biz aynı türleri birbirinden ayırt edemiyoruz. Bu nedenle kimliklendirme çalışması yapıyoruz. 2 senedir Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin destekleriyle birlikte bu çalışmaları yapıyoruz ve çok ilginç veriler elde etmeye başladık. Bunlardan birisi de biraz önce salladığımız bülbüllerdi. Düzenli olarak her yıl Afrika’ya giden ve Afrika’dan geri gelen bülbülleri çalıştık. Bunların düzenli olarak Ormanya’ya geldiğini ve burada ürediğini fark ettik” dedi.

“Halkalama ile kuşların göç rotalarını, yaşam sürelerini öğreniyoruz”
Halkalama çalışmalarıyla öğrenilen bilgileri paylaşan Bacak, “Halkalama ile kuşların göç rotalarını, yaşam sürelerini öğreniyoruz. Kuşlarda yaşam süresini öğrenebilmek çok zor olduğu için ancak halkalama çalışmalarıyla bunu tespit ediyoruz. Mesela dünyanın en yaşlı kuşunun, bir halkalama çalışması sayesinde tespit edildiğini biliyoruz. Wisdom isimli bir albatros 72 yaşında ve bu sene anne oldu. 72 yıl önce halka takılmıştı ve düzenli olarak takip ediliyor” diye konuştu.

Düzenli ve uzun süreli halkalama çalışmalarının çok daha doğru bilgiler sunduğunu ifade eden Öğr. Gör. Dr. Ergün Bacak, “Bu çalışmalarla koruma alanları, göç davranışları belirleniyor. Bülbüllerin ömrü boyunca dünyanın çevresini 3-4 kez döndüğünü öğrendik. Bir kıyı çamur çulluk türünün yılda 11 bin kilometre uçtuğunu, Kutup Sumrusu’nun ise yılda 40 bin kilometre göç ettiğini bu halkalama sayesinde biliyoruz. Türkiye’nin birçok ilinde düzenli yapılması çok kıymetli veriler sunar” şeklinde konuştu.

“12 ay boyunca her ay minimum 5 gün halkalama çalışması yapıyoruz”
Türkiye’de halkalama sisteminin son 30-40 yıldır yapıldığını belirten Bacak, “Biz 2 yıldır Kocaeli’de, Türkiye’de hiç yapılmayan bir şey yaptık. 12 ay boyunca her ay minimum 5 gün halkalama çalışması yapıyoruz. Diğer halkalama çalışmalarının tamamı ilkbahar ve sonbahar göç dönemlerinde göç eden kuşlarla ilgili yapılıyor. Biz hem yerli türleri hem de göçmen türleri bir arada inceliyoruz ve bu da Türkiye’de bir ilk olarak karşımıza çıkıyor. Böyle düzenli olarak yapılan çalışmalar daha fazla veri sağlıyor. Yıl içerisinde kuşların nasıl yağlandığını, nasıl kaslandığını, nasıl kilo alıp nasıl zayıfladığını ya da nasıl yavru yetiştirdiğini incelemiş oluyoruz” ifadelerini kullandı.

“Akdeniz’i bir gecede geçiyorlar”
Halkalanan kuşların 4,5 gramdan başlayıp 700-800 grama kadar ulaşabildiğini belirten Ergün Bacak, bu canlıların metabolizmalarının hızlı olduğunu söyledi. Bacak, halkaladıkları kuşların çoğunluğunun aktif kanat çırparak göç eden türler olduğunu kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu kuşlar Afrika’dan geliyorlar, Akdeniz’i bir gecede geçiyor. Karadeniz’i kanat çırparak geçiyorlar, etrafını dolaşmıyorlar. Bu nedenle de göç öncesi, göçmen türler vücut ağırlığının iki katını çıkarıyor. 6 gramlık bir kuş 11 gram oluyor. 12-13 gramlık bir kuş 25 grama kadar ağırlığını çıkarıyor. Neredeyse vücudunun tamamını yağlarla kaplıyor ki, beslenmeye uygun olmayan alanlarda da göçüne devam edebilsin. Bu kuşların pek çoğu gece göç ediyor. Burada ormanın içerisinde yaşayan türler ise pek yağ biriktirmeyi tercih etmiyorlar. Nasıl insan için fazla yağ biriktirmek zararlıysa aslında kuşların için de yağ biriktirmek zararlı. Sadece göçe hazırlık için yağ biriktiriyorlar”

Bülbüllere takip cihazı takılamadığını söyleyen Bacak, “Uydu vericisi takabilsek kaç ülke gezdiğini, hangi ülkelerden gittiğini öğrenebiliriz. Uydu vericisi takamadığımız için kaç ülke gezdiğini bilmiyoruz ama tahmin ediyoruz ki, burada yaşayan alt türün yaklaşık her yıl 3 bin 500 ile 4 bin kilometre güneye, Sahra Altı Afrika’ya indiğini biliyoruz” şeklinde konuştu.

“7 bin 500 kilometre yol kat ediyorlar”
Bülbüllerin yılda gidiş-dönüş toplam 7 bin 500 kilometre yol kat ettiğini de ifade eden Öğr. Gör. Dr. Ergün Bacak, şu ifadeleri kullandı:

“Ormanya Doğal Yaşam Parkı’nda üreyen bülbüllerin yılda ortalama 3 bin 750 kilometre yaptığını düşünürsek, gidiş geliş bir yılda 7 bin 500 kilometre, 2 yılda 15 bin kilometre mesafe olur. Bizim halkaladığımız bülbüllerin en küçüğü 3 yaşında, yani 3 yılda 22 bin 500 kilometre yol yapmış oluyor. Dünyanın çevresinin 40 bin kilometre olduğunu düşünürseniz, sadece göç için uçtuğu mesafe dünyanın yarısından fazla. Eğer bir 3 yılda daha yaşarsa, sadece göç etmek için diğer üreme alanlarında, kışlama alanlarındaki uçmalarını saymıyorum, sadece göç için kullandığı minimum mesafe güney-kuzey istikametine doğrudan uçarsa, yaklaşık 5 yılda ortalama ekvatorun çevresine dolaşmış oluyor. 20-25 gram olan kuşların 2-3 yıl yaşadığını düşünüyoruz. Ama halkalama çalışmasıyla beraber ömürlerini tespit etmiş oluyoruz. 3,4 hatta 10 yıl sonra gelen bülbüller söz konusu. Hatta bir gün, İstanbul’da yaptığımız çalışmalarda 2020 yılında halkaladığımız bülbül gelmişti. 5 yıl sonra geldi ve 7 yaşındaydı”

“80 türe yakın kuş halkaladık ve 4 bine yakın kuşa halka taktık”
Ayrıca Bacak, nisan 2023’te başlayan halkalama çalışmalarında şu ana kadar yaklaşık 80 türde ve 4 bine yakın kuş halkalandığını belirterek, “Dilerim uzun yıllar bu çalışmalar devam eder ve haklarında çok daha fazla bilgi sahibi oluruz” dedi.

Kategoriler
İzmit Belediyesi Tüm Belediye Haberleri

Mübadelenin 102’nci yılında göçün acıları ve dayanışmanın gücü İzmit’te anıldı

Göçün İki Yakası: Gidenler ve Kalanlar Türkiye – Yunanistan Nüfus Mübadelesinin 102. Yıl anma programında konuşan Başkan Hürriyet, “O topraklardan ayrılırken memleketlerini kalplerinde taşıyan tüm büyüklerimizi ve bıraktıkları mirası bir kez daha saygıyla anıyoruz” dedi
İzmit Belediyesi tarafından düzenlenen “Göçün İki Yakası: Gidenler ve Kalanlar Türkiye – Yunanistan Nüfus Mübadelesi’nin 102. Yıl ’’ anma programı Balkan Dernekleri Yerleşkesinde gerçekleştirildi. Program kapsamında gerçekleştirilen söyleşinin moderatörlüğünü Doç. Dr. Esma Torun Çelik yaparken konuşmacılar ise avukat Burhaneddin Hakgüder, Yavuz Ulugün ve Dr. Öğretim Üyesi Oğuz Polatel’den oluştu. Söyleşi sonrasında da İzmit Belediyesi Kent Orkestrası katılımcılara Balkan ezgilerinin eşsiz nağmelerini sundu. Programa İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in yanı sıra Balkan Derneklerinin temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
“HATIRALARI CANLI TUTMAYA GAYRET EDİYORUZ”
Programda konuşan Başkan Hürriyet şu ifadeleri kullandı; “Bugün Türk – Yunan Nüfus Mübadelesinin 102’nci yıldönümünde Balkan coğrafyasından gelen hatıraları, o dönemde yaşanan acıları ve aynı zamanda mücadeleyle şekillenen güçlü iradeyi anmak için bir aradayız. Biz her sene geleneksel olarak bu anmayı gerçekleştirmeye veya hatıraları canlı tutmaya gayret gösteriyoruz.
“DOĞDUKLARI TOPRAKLARDAN AYRILMAK ZORUNDA KALDILAR”
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Muhacirler kaybedilmiş topraklarımızın aziz hatıralarıdır’ bugün burada hissettiğimiz duyguları en güzel şekilde ifade etmektedir. Bir asırdan fazla bir zaman önce Yüz binlerce insan sadece kimlikleri, inançları ve kültürleri nedeniyle doğdukları topraklardan ayrılmak zorunda bırakıldılar.
“GELECEK KUŞAKLARA AKTARILMALI”
Yaşadıkları acıları hepimiz biliyoruz ve hepimiz yüreğimizde hissediyoruz. Mübadele tarihimizin en sancılı sayfalarından biri olmasına rağmen aynı zamanda dayanışmanın, kardeşliğin ve birlikte yeniden ayağa kalkmanın güçlü bir hikayesi olarak da yaşatılmalı, anlatılmalı. Gelecek kuşaklara da bunun ne anlam ifade ettiği hissettirilmeli. Bu akşam anma programında tarihimizin bu önemli sayfasını bir kez daha hatırlayacak, bir yandan o gözyaşlarını hissederken bir yandan da dayanışma ve umudun gücünü de hep birlikte yad etmiş olacağız.
“DEĞERLERİMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ”
Doç. Dr. Esma Torun Çelik’in moderatörlüğünde avukat Burhaneddin Hakgüder, Yavuz Ulugün ve Dr. Öğretim Üyesi Oğuz Polatel’in değerli bilgilerini dinleyeceğiz. Ardından Kent Orkestramız bizlere Balkan ezgilerinin eşsiz nağmelerini sunacak. Bizler İzmit olarak, tarihimize, değerlerimize ve kimliğimize sahip çıkmaya devam edeceğiz. Balkanlar’daki soydaşlarımızın haklı mücadelesini her zaman destekleyecek, onların yalnız olmadığını her fırsatta dile getireceğiz.
“BÜYÜKLERİMİZİN MİRASINA SAYGIYLA”
Bu anlamlı programımıza destek veren, katkı sunan tüm Balkan derneklerimize teşekkürlerimizi sunuyor; mübadele sırasında hayatını kaybeden tüm kardeşlerimizi rahmetle anıyorum. O topraklardan ayrılırken memleketlerini kalplerinde taşıyan tüm büyüklerimizi, onların dirayetini ve bize bıraktıkları mirasi bir kez daha saygıyla anıyoruz.”
“ÇOK CİDDİ ACILAR ÇEKİLDİ”
Program kapsamında gerçekleştirilen söyleşinin moderatörlüğünü yapan Doç. Dr. Esma Torun Çelik, “Türkler Osmanlının iskan politikasının sonucu olarak Balkanlara yerleşti. Buraya özellikle 1950’lerden sonra göç edenlere öz be öz Anadolu’nun çocukları olduğunun hatırlatılması gerekiyor. En büyük göç süreci Balkan Savaşları sonrasında başlıyor. Bu dönem içerisinde çok ciddi acılar çekildiğini görüyoruz” dedi.
“MÜBADİLLER İZMİT’TE ESNAF BOŞLUĞUNU DOLDURDU”
Mübadele söyleşisinde hatıralarını anlatan Yavuz Ulugün ise, “İzmit’in eski esnaflarının yüzde 50’si, 60’ı mübadildir çünkü göç ettikleri o dönem İzmit’te bir esnaf boşluğu vardır. Mübadiller esnaflıkta çok başarılı olmuşlardır. Kente esnaf kültürünü yerleştirmişlerdir. Mübadele tarihini genç nesillere aktarmalıyız ve yaşananları unutturmamalıyız” diye konuştu.
“TOPLUMSAL HAFIZANIN KORUNMASI ZORLAŞIYOR”
Söyleşide konuşan avukat Burhaneddin Hakgüder, “Göçmenlerin torunlarının psikolojisine de odaklanmak lazım. Teknolojik gelişmeler hatırlama, unutma ve depolama işlevi görmektedir. Bu durum aslında insan hafızasını zayıflatmaktadır. Maalesef temel vasfımız hafıza teknoloji olmadan zayıfladı. Hafızamızın yapması gerekeni teknolojik cihazlara emanet ettik. Böyle bir ortamda toplumsal hafızanın korunması zorlaşıyor. Göç eden toplumların anma etkinlikleri hafıza depolarıdır” dedi.
Telefon
WhatsApp
Exit mobile version