Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

Müsilaj geri dönebilir

https://41.com.tr/wp-content/uploads/2025/04/musilaj-geri-donebilir-0-eaMhvwhJ.mp4
Marmara Denizi’ndeki müsilaj (deniz salyası) ile ilgili Müsilaj Bilim ve Teknik Kurulu, ODTÜ’ye ait BİLİM 2 araştırma gemisinde açıklarda incelemelerde bulundu. Konu ile ilgili açıklama yapan Müsilaj Bilim ve Teknik Kurulu Üyesi Prof. Dr. Barış Salihoğlu, “2021’deki gibi bir tehlike olmaz diyemeyiz” dedi.

Son günlerde Marmara Denizi’nde görülen müsilaj (deniz salyası), paniğe neden oldu. Konu ile ilgili Müsilaj Bilim ve Teknik Kurulu incelemelerde bulunmak üzere MARMOD Projesi kapsamında müsilaj seferi yaparak ODTÜ’ye ait BİLİM 2 araştırma gemisi ile Marmara Denizi açıklarında incelemelerde bulundu. İncelemeler kapsamında denizden numuneler alınarak araştırma yapıldı.

“Marmara Denizi’nde müsilaj şu anda yaygın olarak var”

Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Müsilaj Bilim ve Teknik Kurulu Üyesi Prof. Dr. Barış Salihoğlu, “Marmara Denizi’ndeki müsilajın yaygınlığının son durumunu ortaya koymak, oksijen seviyelerini anlamak ve kirlilik baskısına yönelik ölçümler yapmak amacıyla bu sefer de birçok ileri teknolojik cihazı bir arada kullandık. Hem gemiyle denizden örnekler ve numuneler aldık hem de insansız cihazlarla ya da geminin arkasından çekilen sistemlerle müsilajı eşzamanlı olarak haritalandırdık. Gözlemlediğimiz kadarıyla, Marmara Denizi’nde şu anda müsilaj yaygın olarak var ancak 2021 yılındaki yoğunluğa kıyasla daha düşük seviyede. Müsilajın yüzeyden çok, 20 ila 30 metre arasında daha yaygın olduğunu görüyoruz. Körfezlerde yoğunlaşma daha fazla fakat açık denizlerde de müsilaj mevcut. Sadece boğazlar ve boğaz çıkışlarında, Karadeniz suyunun yoğun olarak girişi nedeniyle, bu bölgelerde müsilaj göremedik. Oksijensizlik durumu ise devam ediyor. Yani müsilaj oluşumuna elverişli şartların sürdüğünü ve kirlilik baskısının hâlâ var olduğunu söyleyebiliriz. Önümüzdeki dönemlerde müsilajın ne şekilde ve ne yoğunlukta görüleceği ise iklim şartlarıyla da doğrudan ilişkili olacak. Mevcut kirlilik baskısı sürdüğü ve Karadeniz suyundaki girişlerde azalma yaşandığı sürece ki son aylarda Karadeniz’de belirli bir kuraklığın devam ettiğini biliyoruz, müsilaj riski varlığını sürdürecektir.” dedi.

“Mevcut şartlar devam ederse müsilajın daha derin tabakalarda devam etmesi de mümkün”

2021’deki gibi bir tehlikenin olmadığının söylenemeyeceğini belirten Salihoğlu, “2021’deki yoğun müsilajla henüz karşılaşmadık ama yaza doğru ki 2021’de de hatırlarsanız yaz aylarında yoğun olarak görmüştük bir yoğunlaşma olma ihtimali var. Bu durum fiziksel şartlara çok bağlı. Yani derinlerdeki suyun yukarı çıkmasına; boğaz girdileri, sıcaklıklardaki artış gibi fiziksel dinamikler büyük etki ediyor. Ancak ekolojik dinamiklerin de bunu tetiklediğini biliyoruz. Daha sonra bu müsilaj içerisindeki canlıların ölmesiyle yüzeye çıkma şeklinde de görülebiliyor. Görülme ihtimali var, ‘yok’ diyemeyiz. Fakat mevcut şartlar devam ederse, müsilajın daha derin, yani ara tabakalarda devam etmesi de mümkün” şeklinde konuştu.

“Müsilajın yoğun olduğunu gördük”

ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Araştırmacısı Dr. Mustafa Mantıkcı ise, “Yoğun müsilajın burada da olduğunu görüyoruz. Adaların arkasındayız. Yaklaşık 60 metre derinliğinde olan bir istasyonda çalıştık. Yaklaşık 18-19 metrede sensörlerimizden müsilajın varlığına dair bir sinyal aldık. Onun akabinde hemen Plankton ağımızı attık ve gördüğünüz gibi müsilaj örneği çıktı. Şu an yaptığımız çalışmada, Çanakkale’den İstanbul boğazı çıkışına kadar çalıştığımız bütün istasyonlarda yaklaşık olarak 15-25 metre arası müsilaj varlığı gördük. Şu an müsilaj var” ifadelerini kullandı.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

Marmara Denizi’nde müsilaj alarmı devam ediyor

Marmara Denizi’nde Ekim ayı sonunda başlayan müsilaj, kısa sürede tüm bölgeyi etkisi altına aldı. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi ve Kuzey Ege’de müsilajın etkisinin sürdüğünü belirterek, çözüm için denize arıtılmadan bırakılan atıkların durdurulması gerektiğini vurguladı.

“Müsilajsız Marmara İçin Atıkların Önüne Geçmeliyiz”

Müsilajın Marmara Denizi’nin yüzeyden 30 metre derinliğe kadar olan kısmını sardığını belirten Prof. Dr. Sarı, Bozcaada, Gökçeada çevreleri ve Saros Körfezi’nde de müsilajın görüldüğünü söyledi. Deniz ekosisteminin korunması için atık yönetimine dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Sarı, “Müsilajsız bir Marmara istiyorsak, denize arıtmadan bıraktığımız atıkları durdurmalı, çalışmayan arıtma tesislerini faaliyete geçirmeli ve sanayi kuruluşlarını sıkı denetlemeliyiz” dedi.

İklim değişikliğinin deniz yüzeyi sıcaklıklarını artırdığını belirten Prof. Dr. Sarı, Marmara Denizi’nin mevcut yapısının değiştirilemeyeceğini, ancak yanlış uygulamaların düzeltilmesiyle müsilajın önüne geçilebileceğini ifade etti. “Marmara Denizi çevresinde yaşayan herkes, kimyasal kullanımını azaltarak bireysel olarak denizin iyileşmesine katkıda bulunabilir” diyen Sarı, deniz ekosisteminin korunması için toplumsal bilinç ve sorumluluk çağrısında bulundu.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

Profesörden salonda şok eden sözler, “Ben biraz gerçekleri konuşacağım, ne olur üzerinize alının ve bana kızın”

Marmara Belediyeler Birliğinin kuruluşunun 50. yıl etkinliklerinin ilki olan “50 Yıldır Marmara Denizi için Birlikte” programı Bursa Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde Merinos Atatürk Kültür Kongre Merkezi’nde yapıldı.

Programda konuşan Marmara Denizi Eylem Planı Bilim ve Teknik Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, “Denizde Müsilaj Görmek Ne Demek?” oturumunda “Marmara Denizi ve müsilaj” konulu sunumuyla katılımcıları bilgilendirdi.

Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi de olan Sarı, mevcut durumun Marmara Denizi açısından çok iyi görünmediğine dikkati çekerek, “Ben biraz gerçekleri konuşacağım, bu esnada ne olur üstünüze alının ve bana kızın” dedi.

Müsilajın, soluduğumuz havanın oksijenin en az yarısını üreten, denizdeki minik bitkiciklerin, biyolojik üretimin ilk basamağı olan bitkisel planktonun kirlilik, su sıcaklığı, durağanlık gibi etkilerin tetiklemesiyle aşırı çoğalması sonucu deniz suyuna salgıladıkları sümüksü, şeffaf, yapışkan bir organik madde olduğunu anlatan Sarı, şu anda Marmara Denizi’nde yüzeyden 30 metre derinliğe kadarki kısımda yoğun görüldüğünü söyledi.

Müsilaj için 100’den fazla neden sayılabileceğini dile getiren Sarı, şöyle konuşu:

“Bu yapışkan madde yüzeye çıkana kadar varlığına kimse inanmaz. Çok az kısmı yüzeye çıkar. Aslında yüzeye çıkanlar da müsilajla ölen mikroorganizma parçacıklarıdır aslında. Gündüz 12 civarında yapılan dalışta diplerde karanlıkta kalıyoruz. Neden? Çünkü müsilaj gelen ışığı kesiyor. Deniz çevresini bozan ne varsa müsilajı oluşturur. Deniz yüzeyinin ortalamadan sıcak olması, denizin durağan olması, fazla besin elementi yani kirliliğin, azot fosforun ortalamadan fazla olması Bu üçü bir araya geldiğinde felaket boyutunda müsilaj otaya çıkar.”

Marmara’da deniz suyu sıcaklığı 10,5 derece

Marmara Denizi’ndeki sıcaklıkların ortalamaların 2,5 derece üzerinde olduğunu vurgulayan sarı, Marmara’da deniz suyu sıcaklığının şu anda 8 civarında olması gerekirken 10,5 derecelere ulaştığını söyledi.

Denizlerin ısınmaya devam ettiğini aktaran Sarı, “2021’den sonra daha hızlı ısınıyor. Deniz şartlarında 40-50 yıllık rekorlar kırılıyor. Birinci şartı kontrol edemiyoruz denizi soğutamıyoruz. İkinci durum olan durağanlığa çare üretemiyoruz. Üçüncüsü kirlilik. Bunu önleyebiliriz” dedi.

1980’li yıllardan bu yana belediye başkanları, partiler, valiler, bürokratlar ve hükümetlerin değiştiğini ancak Marmara Denizi’ne gönderilen atıkların değişmediğini belirten Sarı, şunları kaydetti:

“Sonuç maalesef müsilaj. Marmara Denizi astımlı çocuk gibidir. İki tarafta dar boğazlarla nefes almaya çalışıyor. Işık geçirgenliği düşmüş azot fosfor dengesi bozulmuş bir Marmara Denizi’miz var. Evsel atıklarda ileri biyolojik arıtmadan geçirilen oran yüzde 51,7. Bandırma’nın arıtma tesisi yok pompalama tesisi var. Marmara Denizi’ne bu tesisle derin deşarj yapılıyor. Denize kıyısı olan belediyelerin birbirinden farkı yok, atıkları pompalarla basıyorlar. Sanıyorlar ki akıntıyla Karadeniz’e gidiyor. Akıntı körfezlere uğramıyor. Durağanlık bu işte. Gönderdiğiniz atıklar Marmara’da kalıyor.”

Saros Körfezi’ni bile sardı

Sarı, 2021’deki eylem planı içinde yer alan en önemli madde olan atık yükünün azaltılması konusunda ciddi bir ilerleme kaydedilemediğini vurgulayarak, “2021’deki eylem planı uygulayabilseydik bugün müsilajla karşılaşmayacaktık. Kuzey Ege’nin akvaryumu Saros Körfezi’ni bile sardı müsilaj.” diye konuştu.

Müsilaj nedeniyle deniz çayırlarının, mercanların ve diğer canlıların öldüğünü belirten Sarı, “Midye çiftlikleri var. Yüzde 30 civarında kayıp yaşanıyor. Deniz suyunu filtre eden midyelerde de ciddi kayıplar var. Turizm etkileniyor. Kimse müsilajla kaplı yere gelmeyecek. Nisandan itibaren müsilaj yüzeye çıkacak. Balıkçılık zarar görüyor. Balıkçı tekneleri çalışamaz duruma geldi. Küçük balıkçılar gerçekten perişan” ifadesini kullandı.

Sarı, Marmara’nın kirlilik yükünün azaltılması gerektiğine dikkati çekerek, “Çırçır balığının müsilaja rağmen denizden umudu var bizim niye olmasın. Geç kalmadan harekete geçmeliyiz. Yapılması gerekenler belli. Marmara Denizi’ni bu kötü durumundan kurtarmalıyız” dedi.

Kategoriler
BELEDİYELER Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Tüm Belediye Haberleri

Başkan Büyükakın: “Boş zamanlarında belediye başkanlığı yapanlardan değiliz”

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, İzmit Körfezi’nin temizliği başta olmak üzere çevre ile ilgili son derece hassas çalışmalar yaptıklarını hatırlatarak, “Çevre ile ilgili her alanda iddialıyız. Gece gündüz gözetmeden şehrimiz için çalışıyoruz. Boş zamanlarında belediye başkanlığı yapanlardan değiliz. Birileri gibi başka işlerinin arasında, 5 yılda bir seçime girerken belediye başkanı olduğumuzu hatırlayıp belediye başkanlığını mış gibi yapmıyoruz” dedi.

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, Kocaeli Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen otobüs tanıtım programında önemli mesajlar verdi. Başta Marmara Denizi olmak üzere çevreyle ilgili çok hassas çalışmalar yaptıklarını hatırlatan Başkan Büyükakın, “Gece gündüz gözetmeden şehrimiz için çalışıyoruz. Sadece şehrimiz için çalışıyoruz. Sadece belediye başkanlığı yapıyoruz. Boş zamanlarında belediye başkanlığı yapanlardan değiliz. Birileri gibi başka işlerinin arasında, 5 yılda bir seçime girerken belediye başkanı olduğumuzu hatırlayıp belediye başkanlığını mış gibi yapmıyoruz. Nasıl ki atık su yönetimiyle ilgili Marmara Denizimizi korumaya yönelik adımlar atıyorsak, çevreci otobüslerimizle havamızı da koruyoruz. Biz bunları söylediğimizde, Marmara Denizi ile ilgili hassasiyet göstermesi gerekenler, ’Sen bizim başkanımıza neden laf söylüyorsun’ demeyi tercih ediyorlar. Bunlar politik meseleler değil. Bunlar şehirlerin, ülkelerin meseleleri, geleceğimizin meseleleri” diye konuştu.

“Marmara Denizi geri dönülmez felakete gider”

Konuşmasını sürdüren Başkan Büyükakın, “16 milyon İstanbul’un 8 milyonunun kanalizasyonunu Marmara Denizine gözünüzü kırpmadan salarsınız Marmara Denizi geri dönülmez bir şekilde felakete gider. Biz bunu dile getiriyoruz. Eğer arıtma tesisleri yapılmaz, mevcut arıtma tesisleri çalıştırılmazsa bu işin sonu Marmara Denizi’nin ölümü. Diyorlar ki, ’Niye sürekli bunu söylüyorsun?’. Ben söylemeyeyim de kim söylesin? Ben belediye başkanıyım, bu şehrin insanları bana bu şehri emanet etmişler. Marmara Denizi, bu şehrin yaşam parçalarından bir tanesi. Bu denizin kenarında oturulamadığını düşünün. Üniversite öğrencisi olduğumuz yıllarda Haliç’in yanından geçmek mümkün değildi. Ben hatırlıyorum bu şehre gelen insanlar, üniversitedeki arkadaşlarım, ’Ben Kocaeli’den geliyorum’ dediğimde, ’Kokan şehir mi?’ derlerdi. Şehre girerken insanlar kesik bir kokuyla karşılaşırdı. Şimdi, Elhamdülillah şehrin batısından da doğusundan da girdiğinizde yeşillikle karşılanıyorsunuz. Denizini, doğasını koruyoruz ve bu şehrin gelecek nesillere tertemiz bir şekilde teslim edilmesi için var gücümüzle çalışacağız. Bu konuda çok iddialıyız. Çevre ile ilgili her alanda iddialıyız” ifadelerini kullandı.

Kategoriler
BELEDİYELER Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Tüm Belediye Haberleri

Büyükakın: “Çevre ile ilgili her alanda iddialıyız”

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç.Dr.Tahir Büyükakın, İzmit Körfezi’nin temizliği başta olmak üzere çevre ile ilgili son derece hassas çalışmalar yaptıklarını hatırlatarak, “Çevre ile ilgili her alanda iddialıyız” dedi.

 

“YAPTIĞIMIZ İŞLERE GÖLGE DÜŞÜRMEYE ÇALIŞIYORLAR”

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç.Dr.Tahir Büyükakın, Kocaeli Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen otobüs tanıtım programında önemli mesajlar verdi. Başta Marmara Denizi olmak üzere çevreyle ilgili çok hassas çalışmalar yaptıklarını hatırlatan Başkan Büyükakın şöyle dedi: “Gece gündüz gözetmeden şehrimiz için çalışıyoruz. Dün, Türkiye’de tek olan Hızır 41 mutfağının açılışını yaptık. Bugün sabah Metro istasyonlarında yapılan çalışmaları yerinde takip ettik. Öğleden sonra geliyoruz, soğuk demeden, yağmur demeden otobüslerimizin hizmete alım törenini gerçekleştiriyoruz. Sadece şehrimiz için çalışıyoruz. Sadece belediye başkanlığı yapıyoruz. Boş zamanlarında belediye başkanlığı yapanlardan değiliz. Birileri gibi başka işlerinin arasında, 5 yılda bir seçime girerken belediye başkanı olduğumuzu hatırlayıp belediye başkanlığını mış gibi yapmıyoruz.”

 

“ÇEVRE KONUSUNDA ŞAMPİYON OLDUĞUMUZ ORTADA”

“Bakın, burada bugün bu törende hizmete aldığımız araçlar halkımıza toplu ulaşımda konfor sağlayacağı gibi, çevre dostu oluşları açısından da önemli. Nasıl ki, atık su yönetimiyle ilgili Marmara Denizimizi korumaya yönelik adımlar atıyorsak, çevreci otobüslerimizle havamızı da koruyoruz. Biz bunları söylediğimizde, Marmara Denizi ile ilgili hassasiyet göstermesi gerekenler, ‘-Sen bizim başkanımıza neden laf söylüyorsun’ demeyi tercih ediyorlar. Bunlar politik meseleler değil. Bunlar şehirlerin, ülkelerin meseleleri, geleceğimizin meseleleri.”

 

“MARMARA DENİZİ FELAKETE İLERLİYOR”

“16 milyon İstanbul’un 8 milyonunun kanalizasyonunu Marmara Denizine gözünüzü kırpmadan salarsınız Marmara Denizi geri dönülmez bir şekilde felakete gider. Biz bunu dile getiriyoruz. Eğer arıtma tesisleri yapılmaz, mevcut arıtma tesisleri çalıştırılmazsa bu işin sonu Marmara Denizi’nin ölümü. Diyorlar ki, niye sürekli bunu söylüyorsun. Ben söylemeyeyim de kim söylesin? Ben belediye başkanıyım, bu şehrin insanları bana bu şehri emanet etmişler. Marmara Denizi, bu şehrin yaşam parçalarından bir tanesi. Bu denizin kenarında oturulamadığını düşünün”

 

“ŞEHRİMİZ İÇİN VAR GÜCÜMÜZLE ÇALIŞIYORUZ”

“Üniversite öğrencisi olduğumuz yıllarda Haliç’in yanından geçmek mümkün değildi. Ben hatırlıyorum bu şehre gelen insanlar, üniversitedeki arkadaşlarım ‘Be Kocaeli’den geliyorum’ dediğimde ‘kokan şehir mi?’ derlerdi. Şehre girerken kesik bir kokuyla karşılaşırdı insanlar. Şimdi, Elhamdülillah şehrin batısından da, doğusundan da girdiğinizde yeşillikle karşılanıyorsunuz. Denizini, doğasını koruyoruz ve bu şehrin gelecek nesillere tertemiz bir şekilde teslim edilmesi için var gücümüzle çalışacağız. Bu konuda çok iddialıyız. Çevre ile ilgili her alanda iddialıyız.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kategoriler
Tüm Yaşam Haberleri YAŞAM

Marmara Denizi’nde müsilaj yeniden ortaya çıktı

https://41.com.tr/wp-content/uploads/2025/01/marmara-denizinde-musilaj-yeniden-ortaya-cikti-0-2QgOLY8M.mp4
Tekirdağ’da balıkçılar Marmara Denizi’nde yeniden görülen müsilaj nedeniyle av faaliyetlerinde zorluk yaşıyor.

2021’de Marmara Denizi’nde yaşanan ve denizin ekosistemini olumsuz etkileyen müsilaj, uzun bir aradan sonra yeniden görülmeye başlandı. Denizdeki oksijen seviyesini düşürerek deniz canlılarını tehdit eden ve balıkçılığı zorlaştıran müsilaj, Marmara Denizi açıklarında balıkçıların ağlarına takılıyor ve tahribata yol açıyor.

Deniz yüzeyini kaplayan ve zaman zaman derinliklere kadar inen müsilaj tabakası, hem çevresel hem ekonomik açıdan ciddi sorunlar oluşturuyor. Marmara Denizi çevresindeki pek çok balıkçı, bu durumun avlanmayı da zorlaştırdığını belirtiyor.

Marmara Denizi’nin Süleymanpaşa açıklarında yoğunlaşan müsilaj, balıkçıların günlük faaliyetlerini neredeyse imkansız hale getiriyor. Süleymanpaşa Su Ürünleri Kooperatifi 2. Başkanı Hüseyin Oğuz, müsilajın balıkçılığı ciddi şekilde etkilediğini belirterek, “Denizde müsilaj tekrar başladı. Ağlarımızı attığımızda çamurlu çekiyoruz. Şu an bekliyoruz, inşallah kaybolur da balıkçılığa devam ederiz. Bu durum işimizi zorlaştırıyor. Makaralarımız ağları basmıyor. Ağlar çamurlu gelince makaralar sıkışıyor. Müsilaj ile ilgili özellikle İstanbul’un Silivri ve Selimpaşa bölgelerinden daha çok şikayet alıyoruz” dedi.

Balıkçı Anıl Can Pehlivanoğlu da, “Denizde müsilaj var. İşimizi bayağı bir zorlaştırıyor. Allah yardımcımız olsun. Ağlarımız ağırlaşıyor ve bu durum işimizi zorlaştırıyor” diye konuştu.

Müsilajın yeniden ortaya çıkışıyla ilgili uzmanlar da uyarılarda bulunuyor. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, Marmara Denizi’nin kabusu olan müsilajın hızla yayıldığını belirterek, alınan kararlara ve önlemlere rağmen özellikle arıtmada ciddi bir iyileşme sağlanamadığını ifade etti. Sarı daha önceki açıklamalarında, 23 Ekim 2024’te Erdek Körfezi’nde yeniden ortaya çıkan müsilajın, 6 Kasım’da Marmara Adaları çevresi ile Tekirdağ kıyılarına, 13 Kasım’da İstanbul Prens Adaları’na, 5 Aralık’ta ise İzmit Körfezi’ne ulaşarak yaklaşık 7 hafta içinde tüm Marmara Denizi’ne yayıldığını dile getirmişti.

Telefon
WhatsApp
Exit mobile version