Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

Kocaeli’nin ’çınarları’ bu merkezi çok sevdi

Kocaeli’de 60 yaş ve üzeri vatandaşlar için hayata geçirilen Saygınlar Kulübü, 5 ayda bin 500 üyeye ulaştı. Merkezde üyelere sağlık hizmetlerinin yanı sıra kültür sanat, akademi, sağlıklı yaşam ve torunlarıyla vakit geçirebilecekleri topluluklarda sosyal aktivitelere katılma imkanı sunuluyor.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin 60 yaş ve üzeri vatandaşların sosyal yaşamını canlandırmak amacıyla hizmete sunduğu Saygınlar Kulübü, kentin çınarlarının uğrak mekanı haline geldi. 5 ayda bin 500 üyeye ulaşan merkez, sunduğu sosyal ve sağlık hizmetleriyle üyelerin adeta ikinci evi oldu.

Saygınlar Kulübü, üyelerini kurduğu topluluklar aracılığıyla toplumsal yaşama katıyor. Kulüpte sağlık personelinin gözetiminde üyelerin belirli aralıklarla tansiyon ve şeker ölçümleri yapılıyor. Diyetisyen eşliğinde beslenme önerilerinin verildiği merkezde, vücut analiz hizmeti, psikososyal ve nefes egzersizi desteği de sunuluyor.

Sağlık kontrollerinden kültür gezilerine

Merkezde üyelerin sosyal hayata aktif katılımı için 6 farklı topluluk bulunuyor. “Sağlıklı Yaşam Topluluğu”nda düzenli egzersiz eğitimleri ile sağlık taramaları yapılırken, “Yeşil Sevenler Topluluğu” üyeleri fidan dikimi, orman gezileri ve piknik gibi etkinliklerle doğayla iç içe vakit geçiriyor. “Akademi Topluluğu”nda tanınmış yazar ve şairlerin kitap tahlilleri yapılıyor, üyelere hukuk ve sıfır atık gibi konularda eğitimler veriliyor. “Kültür Sanat Topluluğu” ise üyelerini el sanatları, sergi, müze, Ormanya ve Mehtap Turu gibi gezilerle buluşturuyor. Kuşaklar arası iletişimi güçlendirmeyi amaçlayan “Torun Topluluğu”nda üyeler, uzman eşliğinde torunlarıyla kaliteli zaman geçiriyor. “5 Çayı Topluluğu”nda ise üyeler bir araya gelerek yöresel yemeklerini tanıtma fırsatı buluyor.

“Eşimin kaybından sonra büyük bir nimet oldu”

Kulüp üyeleri, aldıkları hizmetten duydukları memnuniyeti dile getirdi. Haftanın 7 günü merkeze geldiğini belirten 74 yaşındaki Mukadder Çelik, “Burası çok güzel bir yer. Her zaman gelmeye çalışıyorum. Arkadaşım vasıtasıyla keşfettim burayı. Her şeyden çok memnunuz. Bu güzel mekanı bizlere kazandıran Tahir Başkanı’mıza (Büyükakın) ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Yakın zamanda eşini kaybeden Gülname Gülbiçim ise kulübün kendisine zor zamanlarında çok iyi geldiğini ifade ederek, “Sıkıntılı zamanlarımda burası bana büyük bir nimet oldu. Çalışanların bizlere olan ilgisi çok güzel. Arkadaşlarım ve komşularımla geliyorum. Başkanımıza selamlarımı iletiyorum” diye konuştu.

Araştırmacı Ahmet Akdağ da kulüpte tecrübelerini paylaştıklarını belirterek, “Burada tecrübelerimizi paylaşıyoruz. Kocaeli’nin en değerli yerini bizler için tahsis etmek gerçekten çok güzel. İstek ve talepleri ilettiğimizde çok hızlı geri dönüş oluyor. Büyük bir aile kaynaşması oldu. Kaliteli bir yer ve hizmet. Buranın bağımlısı oldum” ifadelerini kullandı.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

Sapanca Gölü için kırmızı alarm: Milyonlarca kişinin içme suyu kaynağı kuruyor

https://www.41.com.tr/wp-content/uploads/2025/08/sapanca-golu-icin-kirmizi-alarm-milyonlarca-kisinin-icme-suyu-kaynagi-kuruyor-0-NzWkrSIh.mp4
Sakarya ve Kocaeli’de milyonlarca vatandaşın içme su ihtiyacını karşılayan Sapanca Gölü, kritik seviyenin altına indi. SASKİ verilerine göre, 29.87 kotuna düşen gölde tehlike çanları çalıyor. Gölün bazı bölümlerinde kayıkların karaya oturduğu alanlar ise havadan da görüntülendi.

Milyonlarca kişinin içme su ihtiyacını karşılayan Sapanca Gölü’nde su seviyesi, son yılların en düşük seviyesi olan 29.87 metre olarak ölçüldü. Suyun metrelerce geriye çekildiği gölde birçok kayık karaya oturdu. Kuraklık, artan nüfus, bilinçsiz kullanım ve göl havzasında yaşanan su kayıpları sebebiyle kritik seviyeye gerileyen göldeki manzara korkuttu. Suyun çekildiği alanlar havadan dron ile de görüntülendi.

SASKİ ise bu korkutan manzara karşısında gölün 29,70 seviyesinden sonra önlem olarak şehrin geleceğini korumak için park-bahçe ile tarımsal sulamada içme suyu kullanımı, turistik yerlerde havuzların doldurulması yasaklayarak ve tüketimi yüksek olan ticari ve konut abonelikleri takibe alacak. Buna göre, üzerinde su kullanım hakkı olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na, Tarım ve Orman Bakanlığı’na, Su Yönetimi Genel Müdürlüğü’ne, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’ne ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne resmi olarak yazı gönderilecek.

“Maalesef her yıl kuraklığı daha şiddetli bir şekilde yaşıyoruz”

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mahnaz Gümrükçüoğlu Yiğit ise tehlike çanlarının çaldığı Sapanca Gölü için kritik değerlendirmelerde bulundu. Karasu ve Hendek ilçelerinde planlı su kesintilerinin yapılmasına ilişkin konuşan Gümrükçüoğlu, “Maalesef her yıl kuraklığı daha şiddetli bir şekilde yaşıyoruz. Doğada her şey birbirine bağlı; orman yoksa toprak yok, toprak yoksa su yok. Su yoksa gıda yok, gıda yoksa zaten insanın hayatının devam etmesi mümkün değil. Göl görünen su dolu bölgeden ibaret değil, yer altı suyu ve dereler ile besleniyor. Sadece yağışın olmamasıyla bu hale gelmiyor. Bizim de yanlış kullanımımız var bunun içerisinde. Binlerce bungalovun havuzlarını doldurmak için de buradan su kullanılıyor. Şu yanlışa düşülüyor her zaman. ’Biz yer altı suyu kullanıyoruz, kuyumuzu açtık dolayısıyla gölden su almıyorum’ deniliyor. Onlarca su şişeleme fabrikası var. Şu anda Sapanca Gölü’nün suyunu buradan şişeliyorlar, Londra’da Sapanca suyunu içebiliyorsunuz mesela. Bu hakikaten vahim bir durum. İnsanlar kendi su kaynaklarının bir damlasını bile ’Daha iyi nasıl korurum?’ diye tedbirler almaya çalışıyorlar ama biz her derenin üzerine bir HES yapmak için uğraşıyoruz. Ormanlarımızı yakıyoruz, ormanlar yandığı zaman zaten suyu tutmamız mümkün değil. Ormanları keselim maden çıkaralım diye uğraşıyoruz. Dolayısıyla bu su kaynağının burada var olabilmesi için gerekli olan su döngüsünü ortadan kaldırdığımızda yapılabilecek bir şey kalmıyor ve karşımıza çıkan manzara bu oluyor ne yazık ki” dedi.

“Suyu tasarruflu kullanmayı bilmiyoruz”

Su tüketimi hakkında konuşan Mahnaz Gümrükçüoğlu Yiğit, “Suyu tasarruflu kullanmayı bilmiyoruz zaten. Evsel kullanımdaki tasarruftan da bahsetmiyorum, ’Gölde su yok’ diyoruz ama hala insanlar araba yıkamaya da devam ediyorlar, fabrikalardan doldurulan sular şişelerle farklı bölgelere gönderiliyor. Bu havzalar arası su nakli ile eş değer bir durum. Kent içerisindeki peyzajda sulama hala devam ediyor. Ne yazık ki tarımsal sulamada hala tasarruflu su kullanmayı beceremiyoruz. Tabii gıda için sulamaya ihtiyacımız var ama bir yerde yazı okudum, tarımsal sulamaya amaç dışı kullanım olarak bakılıyor. Elbette tarımda su kullanılacak ama tasarruflu kullanıp, doğru bitkileri ekmeyi öğrenmemiz gerekiyor. Birçok şey iklim değişikliğine bağlanıyor. Evet iklim değişikliğinden etkileniyoruz bu doğru. Madem iklim değişikliği sebebi ile bu kuraklığı yaşıyoruz o zaman buna göre davranmamız ve buna göre tedbirleri almamız gerekiyor” diye konuştu.

“Bu bir ekosistem, su dolu bir çanak değil”

Su tüketiminde alınabilecek tedbirlere ilişkin ise Gümrükçüoğlu Yiğit, “Bu bir ekosistem, su dolu bir çanak değil. Dolayısıyla hem su içerisindeki sucul canlıların hem de suyun etkilediği diğer alanlardaki bütün canlıların bundan etkilenmesi kaçınılmaz. Sucul canlılarda sudaki oksijenin azalması ile birlikte zaman içerisinde elbette etkilenecekler bundan. Bu durumda herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor, belediyeler başta olmak üzere. Belediyeler hem şehir içerisindeki kurakçıl peyzaja geçmek, peyzajı sulamaktan vazgeçmek kayıp-kaçak oranlarını azaltmak, insanlara tasarruflu su kullanabilmeleri için birtakım tedbirler açısından onları desteklemek gibi birçok faaliyette bulunabiliyorlar. İklim değişikliğine uyum sağlamak istiyorsak bunu yapmak mecburiyetindeyiz. Aynı şey diğer kurumlar için de geçerli. Tarımda yapılması gerekenler var, bunun yanı sıra turizm adı altında yapılan birçok yanlışın önlenmesi gerekiyor. Bunun elbette ekonomik bir getirisi var ama götürüsü çok büyük. Yapmamız gereken şeyler aslında son derece net. Bütün yanlışlarımızı görüp bu yanlışlardan vazgeçmek. Ormanı, toprağı ve suyu da ancak hep bir arada düşünerek koruyabiliriz. Bu kuraklıklar çok sık olmaya başladı ve daha da fazlalaşacak. Dolayısıyla su kaynaklarımızın her bir damlasını çok iyi korumamız gerekiyor. Bu bir değiştirilemez değil, biz bunun önüne geçebiliriz, önlemlerimizi alarak yaptığımız yanlışlardan vazgeçtiğimiz sürece” şeklinde konuştu.

“Göl bu durumdayken zaman zaman da olsa Yuvacık Barajı’na su çekiliyor”

Sanayi üretiminde suyun kullanımına ve tüketimine de dikkat çeken Yiğit, “Bir de sanayiyi eklemek gerekiyor, sanayi kullanımı da önemli burada. Bu tür kuraklık dönemlerinde sanayi su çekiminin de kontrol altına alınması gerekiyor. Hatta bu kadar kıymetli bir içme suyu elde edilen gölden sanayi çekiminin zaten tamamen durdurulması gerekiyor. Çünkü sanayide gri veya deniz suyunu arıtarak kullanabilirsiniz. Tabii bunlar ekonomik yatırımlar gerektirdiği için bunun yerine buradan suyu almayı tercih ediyorlar açıkçası. Bunun özellikle kuraklık dönemlerinde mutlaka kontrol altına alınması gerekiyor. Göl bu durumdayken zaman zaman da olsa Yuvacık Barajı’na su çekiliyor olması da vahim bir durum. İçme suyu gölünden bir baraja su çekilmesi de Dünyada çok az örneği olan bir şey açıkçası. Bundan da vazgeçilmesi gerekiyor kesinlikle” ifadelerini kullandı.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

45 yıllık aşkın ikinci evi

Kocaeli’nin İzmit ilçesindeki Saygınlar Kulübü, 45 yıllık evliliklerinin sırrını “karşılıklı saygı ve sevgi” olarak özetleyen Asiye ve Zeki Aygenç çifti için hem sosyalleştikleri hem de bu mutluluğu paylaştıkları ikinci bir yuva haline geldi.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından 65 yaş ve üzeri vatandaşların sosyal hayata aktif katılımını sağlamak amacıyla kurulan Saygınlar Kulübü, Aygenç çifti gibi üyelerine yeni dostluklar kurma ve keyifli vakit geçirme imkanı sunuyor.

İzmit’te yaşayan 3 çocuk ve 4 torun sahibi Aygenç çifti, sevgi, sabır ve sadakatle geçen 45 yıllık birlikteliklerini ve Saygınlar Kulübü’ndeki günlerini anlattı.

“İşte bu”

1980 yılında görücü usulüyle evlendiklerini belirten Zeki Aygenç, eşini ilk gördüğü anı, “Gördüğümde içimden bir ses, ’İşte bu’ dedi. Sanki yıllardır tanıyordum” sözleriyle ifade etti.

“5 yıllık evliliğimizin sırrı, birbirimize her zaman saygı duymamızda gizliydi”

Asiye Aygenç ise 45 yıllık evliliklerinin sırrının karşılıklı saygı olduğunu vurgulayarak, “O konuştu, ben dinledim. Ben konuştum, o dinledi. Her zaman birbirimize destek olduk. Bazen bolluk oldu, bazen yokluk. Ama hiçbir zaman yan yana durmaktan vazgeçmedik. Elimizden geldiğince ayakta durduk. 45 yıllık evliliğimizin sırrı, birbirimize her zaman saygı duymamızda gizliydi” dedi.

“Burası evimiz gibi”

Hayatlarının bu yeni döneminde yolları Saygınlar Kulübü ile kesişen çift, yaklaşık 20 gün önce üye oldukları mekanın müdavimi haline geldi. Çift, kulüpteki atmosferi ve yaşadıkları mutluluğu şu sözlerle anlattı:

“Sanki evimiz gibi, her gün gelmeye çalışıyoruz. Çay içiyoruz, etkinliklere katılıyoruz, geziyoruz. Yeni arkadaşlar edindik, onlarla sohbet ediyoruz. Kimi zaman onlar anlatıyor kimi zaman da biz. Evde geçmeyen zaman burada keyifle akıyor. Keşke ilk açıldığında üye olsaydık, nasip bu zamanaymış”

“Ben o zamanlar çocuktum, ailemle buraya çay içmeye gelirdik”

26 yıl İSU Genel Müdürlüğü’nde çalıştıktan sonra 2012’de emekli olan 63 yaşındaki Zeki Aygenç, kulübün bulunduğu sahilin eski halini de anlattı. Aygenç, “Ben o zamanlar çocuktum, ailemle buraya çay içmeye gelirdik. Hatta denizden balıkları izler, sandallarla deniz kenarında dolaşırdık. Sonra buralar çok güzel bir altyapıyla dolduruldu. Bize kolaylık sağlayan yollar yapıldı. Büyükşehirimizden Allah razı olsun, şimdi de aynı deniz manzarasına karşı yaşıtlarımla bizim için hazırlanmış bu yerde zaman geçirebiliyorum” ifadelerini kullandı.

Kategoriler
Sağlık Haberleri

Uzmanlardan ‘Hemoroid’ uyarısı: “Tuvalette kalma süresi 5-6 dakikayı geçmemeli”

https://www.41.com.tr/wp-content/uploads/2025/06/uzmanlardan-hemoroid-uyarisi-tuvalette-kalma-suresi-5-6-dakikayi-gecmemeli-0-FRTCGmnZ.mp4
Halk arasında basur olarak bilinen hemoroidal hastalığa karşı uyarılarda bulunan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cem Gezen, “Hemoroid tüm bireylerde olan bir dokumuz ama hemoroidal hastalık olduğunda problem çıkıyor. Normal popülasyonda yüzde 25’lere varan oranda görebiliyoruz. Teknolojiyle daha içli dışlı olmamızla, büyük abdest yaparken tuvalette uzun zaman geçirmemizin bunu artırdığı zaten biliniyor. ‘Aman tuvalette gazete, dergi okumayın’ derdik şimdi telefonlarla yer değiştirdi, tuvalette kalma süremiz 5-6 dakikayı geçmemeli” dedi.

Halk arasında basur olarak bilinen insan vücudunda bulunan hemoroid dokusunun sarkması, genişlemesi sonrası kaşıntı, ağrı, kanama gibi şikayetlere neden olarak hemoroidal hastalık oluşturduğunu belirten uzmanlar uyarıyor. Bu rahatsızlığın kişilerin yaşam kalitesini etkilediğine dikkat çeken Medipol Mega Üniversite Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Prof. Dr. Cem Gezen ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi İstanbul Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Uzm. Dr. Zeynep Betül Yıldız, vatandaşlara önemli uyarılarda bulundu. Prof. Dr. Gezen, ABD’de yapılan tuvalette cep telefonu gibi teknolojik cihazlarla ilgilenilerek uzun süre geçirilmesinin hastalık üzerindeki etkisine yönelik sonuçlar ortaya koyan araştırmadan bahsederken uzmanlar, hastalığa karşı kişilerin aşırı alkol ya da baharatlı yiyecekler tüketmekten, hareketsiz yaşamdan uzak durması, su tüketimine dikkat etmesi gerektiğini aktararak uyarılarını sıraladı.

“Yüzde 25’lere varan oranda görebiliyoruz”

Kişilerin yaşam tarzı ve beslenme şeklinin hastalıkta etkili olabildiğini söyleyen Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cem Gezen, “Hemoroid aslında tüm bireylerde olan bir dokumuz ama hemoroidal hastalık halk arasında basur denilen hastalık olduğunda o zaman problem çıkıyor. Hemoroidal hastalık makat bölgesinde şişlik olarak fark ettiğimiz oluşumlardır. Bunlar damar ve yastıkçıkların belirginleşmesidir. Normal popülasyonda yüzde 25’lere varan oranda görebiliyoruz. Makatta ıslaklık, şişlik, ağrı, temizlenmede zorlanma, kanama gibi bulgularla bizi uyarabiliyor. Ne olursa olsun kabızlıkla mücadele etmeliyiz. Kabız kaldıktan sonra hemoroidler fazlalaşabiliyor. Aşırı alkol, acı yeme, ağırlıkları kaldırma, uzun süre ayakta durma maalesef tetikliyor. Kabızlığın baş nedenlerinden bir tanesi; fast food. Büyüklerimizin dediği gibi tencere yemekleri, lifli gıdalar, sebzeler bunun önlenmesinde başrol oynuyor. Muhakkak sebze, meyve ve bol su tüketimi gerekli. Eğer toparlayamıyorsa sıcak oturma banyoları yapılır, ilaç tedavisi ile önüne geçilmesi sağlanır. Başarılamıyorsa olabildiğince yapmak istemememizle birlikte ameliyat da gözümüzün önündedir. Bunlar, gaz ve büyük abdest kaçırmaya engel olur, olabildiğince tutmak isteriz ama aşırı kanamalar, iltihaplanmalar, büyük abdest yaptıktan sonra rahatsızlıklar, makat ıslaklıkları oluyorsa o zaman ameliyatı da planlayabiliriz” dedi.

“Kanama hemoroidden geliyor diye bir kural yok”

Makattan gelen kanamanın başka sebepleri de olabileceğinin göz ardı edilmemesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Gezen, “Kanama hemoroidden geliyor diye bir kural yok, uzun süreli kanamalarda muhakkak kolonoskopi de yapılmalı. Zaman içinde teknolojiyle daha içli dışlı olmamızla büyük abdest yaparken tuvalette uzun zaman geçirmemizle bunu artırdığı zaten biliniyor. Tuvalette çok uzunca zaman geçirdiğimizde uzun ıkınmalarda basınç artıyor veya oturur pozisyonda kalınca damar dönüşümü azaldığı için staz (kan akışının yavaşlaması durumu) oluşuyor. Teknoloji ilerliyor, hepimiz telefonlarda uzun zaman geçiriyoruz. Haber okumaktır, telefona bakmaktır bunlarla zaman geçirilmemesi, ortalama 5-6 dakika üzerinde tuvalette büyük abdest yaparken zaman geçirilmemesi, aşırı ıkınılmaması, süreyi uzatmamak gerekir ki hemoroidal hastalıkları önlememiz için yapılan çalışmalar da zaten bunu gösteriyor” şeklinde konuştu.

“Tuvalette kalma süremiz 5-6 dakikayı geçmemeli”

ABD’de de yapılan tuvalette teknolojik cihazların kullanımıyla ilgili bir araştırmadan bahseden Prof. Dr. Gezen sözlerini şöyle sürdürdü: “ABD’de yapılmış, 125 hasta üzerinden yapılmış, sorgulandığı zaman da ‘Tuvalette telefonunuzla oynuyor musunuz, ne kadar zaman geçiriyorsunuz, haberlere bakıyor musunuz’ diye soruluyor. Cevap alınanların, uzun süre geçirenlerin yüzde 40’ında hemoroidal hastalık tespit edilmiş. Şöyle de bir sonuca varılmış; uzun süre geçirenlerde riskin daha fazla olduğu. Daha geniş çalışmalara gerek olmakla birlikte daha önceden de bildiğimiz gibi tuvalette uzun süre geçirme hemoroidal hastalıkların nedenlerin bir tanesi. Teknoloji ilerledikçe maalesef bunlarla karşılaşıyoruz. Akıllı telefonlardan önce ‘Aman tuvalette gazete, dergi okumayın’ diyorduk, bir zaman o alışkanlıklar vardı. Şimdi daha kolayı telefonlarla bu alışkanlıklarla yer değiştirdi. Ağrı, şişlik, kanama muhakkak hekim başvurusu gereklidir, muayenelerimize göre eğer kanama uzun sürüyorsa kolan kanseri riskimiz her zaman aklımızda, muhakkak kolonoskopi yapılacak. Pıhtı yapabilir, çok ağır şikayetlerle gelebilir. Hekimlerle tedavi yönlendirilmeli çünkü sosyal medyada önerilerin bir kısmında sonrasında sıkıntılar olabilir, bu riski hiçbir zaman göze almamalılar. Tuvalette kalma süremiz 5-6 dakikayı geçmemeli”

“Tuvalette oyalanmayın, kendinizi zorlamayın”

Kişilerin şikayetlerine kulak vermesi gerektiğini aktaran Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Zeynep Betül Yıldız, belirtilerin başka hastalıkları da tarifleyebileceğine dikkat çekti. Hastalığın erken evresinde ilaç tedavisi, yaşam ve beslenme tarzı değişikliklerinin yapılabileceğini aktaran Uzm. Dr. Yıldız, acı ve baharatlı yiyeceklerden uzak durulması, lifli gıdalarla beslenme, bol su tüketiminin önemine dikkat çekti. Hastalığın kişinin yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebildiğini söyleyen Yıldız, tedavi seçeneklerine yönelik de bilgi verdi.

Sözlerini sürdüren Uzm. Dr. Yıldız, “Makattaki damarların aşırı zorlanmaya veya uzun süre tuvalette kalmaya bağlı genişlemesinin sonucu oluşan bir hastalık. Ülkemizde diğer ülkelere göre daha fazla. Artık telefon ve mobil cihazlarla tuvalet kullanma sürecinin artmasına bağlı olarak oradaki damarlarda da genişleme oluyor, bunlar çok etkiliyor. Biz de hastalar özellikle söylüyoruz, su içmeleri, hareketli olmaları, yürüyüş yapmaları ve bağırsak hareketlerini düzenlenmesi için beslenme önerilerinde bulunuyoruz. Acılı, baharatlı ürünler tüketen hastalarda bunlar daha sık görülüyor. Hastalara özellikle söylediğimiz; tuvalette işiniz bittiği zaman kalkın, oyalanmayın hatta tuvalette kendinizi zorlamayın, tuvaletinizi yapamıyorsanız kalkın. Operasyon sürecinde açık, kapalı cerrahi ve lazer dediğimiz yöntemleri var. Günlük su ihtiyacımızı karşılamamız gerekiyor, hastalara soruyoruz ne kadar su içiyorsun diye ‘İçiyorum’ diyor, kaç bardak dediğimizde ‘2,3 bardak’ bu kimse için yeterli bir miktar değil, en az 2- 2,5 litre su içmeleri gerekiyor. Kabız kaldığında aşırı zorlamaya bağlı basur oluyor veya basuru aşırı şiştiği için de hasta tuvaleti erteleye erteleye bu sefer daha da sıkıntılı yapamama süreçlerine giriyor” dedi.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

Bakan Memişoğlu: “Sağlık hizmetini çok güzel sunuyoruz ama sağlıklı bir toplum muyuz diye sorgulamamız gerekir”

https://www.41.com.tr/wp-content/uploads/2025/05/bakan-memisoglu-saglik-hizmetini-cok-guzel-sunuyoruz-ama-saglikli-bir-toplum-muyuz-diye-sorgulamamiz-7PwuaKlx.mp4
AK Parti Kocaeli İl Başkanlığı’nı ziyarete eden Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, “Sağlık ilgili Cumhurbaşkanımızın liderliğine çok iyi yerlere gelmiş durumdayız. Sağlık hizmetinde ücretiz bir şekilde herkesin ulaşabilmesini sağladık. Sağlıklı Yüzyıl programıyla da toplumun sağlıklı kalmasını sağlamamız lazım. Sağlık hizmetini çok güzel sunuyoruz ama sağlıklı bir toplum muyuz diye sorgulamamız gerekir. Kocaeli sağlık kültürü anlamında, sağlık geçmişi anlamında da gerçekten Türkiye’de iyi bir yerde ama fiziki yapılarını biraz daha düzeltmemiz gerektiği ortada” dedi.

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Kocaeli Valiliği ziyaretinin ardından Kocaeli’de 2. Uluslararası 15. Ulusal Ebelik Öğrencileri Kongresi’ne katıldı. Buradaki programı Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ni ve AK Parti Kocaeli İl Başkanlığı’nı ziyaret eden Bakan Memişoğlu, sağlık alanında yapılan yenilikler ve şehrin sağlık düzeyi hakkında açıklamalarda bulundu. AK Parti İl Başkanlığı’nda konuşan Bakan Memişoğlu, “Kocaeli sağlık kültürü anlamında, sağlık geçmişi anlamında da gerçekten Türkiye’de iyi bir yerde ama fiziki yapılarını biraz daha düzeltmemiz gerektiği ortada. Kocaeli Şehir Hastanesi’ni bitirdik ve güzel hizmetler veriyor. Hem üniversite olsun hem Derice, Darıca diğer ilçelerdeki hastanelerini çok yakın zamanda yenilemiş olacağız. Ben vekillerimize, Belediye Başkanımıza teşekkür ediyorum sağlıkla ilgili işlerin birebir takipçisi oluyorlar. Bir sağlıklı yaşam merkezine gittik gerçekten çok büyük bir hizmet sunuyorlar. Esasında sağlıklı hayat, yaşam dediğimiz bedenimize bakacağımız bu ortamların daha da artmasını istiyoruz. Burada örnek yapmışlar çok teşekkür ediyorum” dedi.

“Türk toplumunun riskleri var bu konuda bunları çözmemiz gerekiyor”

Sporu sağlıklı yaşam için yapılaması gerektiğini aktaran Bakan Memişoğlu, “Sağlık ilgili Cumhurbaşkanımızın liderliğine çok iyi yerlere gelmiş durumdayız. Sağlık hizmetinde ücretiz bir şekilde herkesin ulaşabilmesini sağladık. Sağlıklı Yüzyıl programıyla da toplumun sağlıklı kalmasını sağlamamız lazım. Hepimizin görevi bundan sonra bedenimize bakmak olmalı. Çünkü bugün Türk toplumunun riskleri var bu konuda bunları çözmemiz gerekiyor. Sağlık hizmetini çok güzel sunuyoruz ama sağlıklı bir toplum muyuz diye sorgulamamız gerekir. Kilomuza, alışkanlıklarımıza bakacağız, hareket, egzersiz konusunda çaba harcayacağız. Sporu sağlık için yapmamız gerekiyor. Biz genellikle topum olarak sporu kazanmak ve mücadele etmek için yapıyoruz. Alışkanlıkları değiştirip insanların kendisinin sporu sağlıklı kalmasını sağlatmamız lazım. Ben burada davanın neferlerini bu konuda da geçmişte birçok başarı elde ettiysek sağlıklı toplum oluşturmakta da başarılı olacağımıza inanıyorum” diye konuştu.

“Her yerde çatışmaya teşvik edici bir medeniyetin zamanında yaşıyoruz”

Bakan Memişoğlu, “Tabi her birimizin sorumluluğu ve vebali var. Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi, ‘Dünya beşten büyüktür’ kelimesi çok önemli. Esasında bu iddiayı ortaya koyuyor ve bu iddia dünyada olan düzenin değişmesi iddiasıdır. Çevremizdeki düzene baktığımız zaman bugün dünya politikalarında ve hücre oluşturan kesim, insanları kavga ettirerek hatta binlerce insanı öldürerek kendisine kazanç sağlayacak kötülük düzenin olduğundan bahsediyoruz. Her yerde çatışmaya teşvik edici ve o çatışma neticesinde de kendisine bir menfaat sağlama mantığıyla yönettiği bir medeniyetin zamanında yaşıyoruz. Cumhurbaşkanımızın bu kelimesinde de esasında sömürü düzeninin, çatışma düzeninin değişmesi gerektiğini düşünüyor ve bunu her birimizden güç alarak, enerji alarak söylüyor. Bizler onun için kendimizden değil gelecek zamanın aynı zamanda gelecek nesillerin vebalini ve sorumluluğunu taşıyoruz. Çünkü böyle bir lider ve böyle bir fırsatı bu ülke yakalamış durumda. Onun için bizim ne yapmamız gerektiği konusunda oturup iyi analiz etmemiz gerekiyor. Kötülük kötülüğünü yapacak ama burada esas soru şu; bizler iyilik tarafı olarak ne yapmamız gerektiğini iyi analiz etmemiz lazım. Bizim birbirimize sarılmamız, birlikte hareket etmemiz, çalışmamız, üretmemiz gerektiğini bilmemiz gerekiyor. O kötülükten daha çok çalışacağız, üreteceğiz ve daha iyi olacağız ki artık kötülüğün hükmü kalmasın. Bu sebeple hepimize çok görev düşüyor. Bu görevde nefsimize sahip çıkıp çalışmayı, üretmeyi, örnek olmayı ve bu davadaki insanların sayısını arttırmaya çalışmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.

“Kocaeli’ye sağlıkla ilgili pozitif ayrımcılığı yapacağız”

Kocaeli AK Parti İl Başkanlığı’nda parti üyelerine hitap eden Bakan Memişoğlu, “Neticede bu dünyada hepimiz kiracıyız. Bizde buraya geldik sizler nasıl millete hizmet ediyorsanız, bizde sizlere hizmet ediyoruz. Burada sorunlarınız, eleştirileriniz ve düşünceleriniz neyse paylaşıp o düşünceleri Ankara’da sizler adına hizmet etmeye çalışacağız. Kocaeli’yle ilgili de daha iyi sağlık hizmeti sunmak için altyapısını güçlendireceğiz. Kocaeli’ye sağlıkla ilgili pozitif ayrımcılığı yapacağız. Elimizden geleni yapacağız sizlerin de desteğiyle Kocaeli’de sağlık hizmetini daha iyi hale getireceğiz. Bunun yanında Kocaeli’nin esasen üreten bir modeli var. Türkiye’ye teknoloji ve sanayi anlamında da üreten bir şehir burası. Bizde üreten bir sağlık oluşturmaya çalışıyoruz. İnşallah Organize Sanayi Bölgeleri’nde daha çok sağlık firmaları oluşur burasıda sağlık için bir üreten merkez olur diye planlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

Fenerbahçe forması ile Galatasaray’ın şampiyonluğunu kutladı

https://www.41.com.tr/wp-content/uploads/2025/05/fenerbahce-formasi-ile-galatasarayin-sampiyonlugunu-kutladi-0-RTjaMu2p.mp4
Galatasaray’ın 25. şampiyonluğu Kocaeli’nde renkli görüntülere sahne oldu. Fenerbahçeli taraftarlar kutlamalara katılarak, Galatasaraylı taraftarlara destek verdi.

Trendyol Süper Lig’de Galatasaray’ın şampiyonluğunu ilan etmesinin ardından Kocaeli’de taraftarlar sokağa döküldü. Takımlarının şampiyonluğunu büyük bir sevinç ve coşku içerisinde kutlayan sarı-kırmızılı taraftarları bazı Fenerbahçeli taraftarlar da yalnız bırakmadı. Fenerbahçe forması ile kutlamalara katılan Fenerbahçeli taraftarlar, araçların camlarına çıkarak eğlenceye ortak oldular. Kutlamalar sırasında bazı Galatasaraylı taraftarlar da, Fenerbahçeli taraftarları teselli etti.

Saatler süren kutlamalarda 7den 70’e tüm taraftarlar saatler süren kutlamalarda kimi zaman halay çekti kimi zaman ise bayraklarla marş söyledi.

Kutlamalara katılan Galatasaray taraftarı Seydi Palat yaşadığı sevinci aktardı.

Takımına teşekkür ederek söze başlayan Palat, “Bu coşkuyu tüm Türkiye’de bize yaşatan takımımıza, oyuncularımıza, bütün hepsine çok çok teşekkür ediyoruz. Türkiye’de ve Avrupa’da her zaman için ilkleri yaşatandır Galatasaray. Gerçekleri tarih yazar, tarihi de Galatasaray. Nesilden nesile, kuşaktan kuşağa, daha da büyük başarılara Galatasaray’la birlikte devam diyoruz. Ama sadece ligdeki şampiyonluk değil, bundan sonraki zaman içerisinde Avrupa’da başarısını istiyoruz. Çünkü bizim hedefimiz her zaman için Avrupa. Avrupa’da başarı istiyoruz Okan Hoca’dan. Tüm aile Galatasaraylıyız. Sadece tüm aile olarak değil, bütün çevremizdeki kuşaklarımız, çocuklarımız, akrabalarımız, bütün hepsini nesilden nesile Galatasaray’la yapıyoruz. Zaten iki sezondur Icardi ile birlikte, bütün çocuklar Galatasaraylı olmaktalar bu sene Osimhem ile birlikte devam ediyor. Biz de aynı şekilde çabalarımızla tüm kuşakları Galatasaray’la yapmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Kategoriler
Spor Haberleri SPOR Tüm Spor Haberleri

Fenerbahçe forması ile Galatasaray’ın şampiyonluğunu kutladı

Galatasaray’ın 25. şampiyonluğu Kocaeli’nde renkli görüntülere sahne oldu. Fenerbahçeli taraftarlar kutlamalara katılarak, Galatasaraylı taraftarlara destek verdi.

Trendyol Süper Lig’de Galatasaray’ın şampiyonluğunu ilan etmesinin ardından Kocaeli’de taraftarlar sokağa döküldü. Takımlarının şampiyonluğunu büyük bir sevinç ve coşku içerisinde kutlayan sarı-kırmızılı taraftarları bazı Fenerbahçeli taraftarlar da yalnız bırakmadı. Fenerbahçe forması ile kutlamalara katılan Fenerbahçeli taraftarlar, araçların camlarına çıkarak eğlenceye ortak oldular. Kutlamalar sırasında bazı Galatasaraylı taraftarlar da, Fenerbahçeli taraftarları teselli etti.

Saatler süren kutlamalarda 7den 70’e tüm taraftarlar saatler süren kutlamalarda kimi zaman halay çekti kimi zaman ise bayraklarla marş söyledi.

Kutlamalara katılan Galatasaray taraftarı Seydi Palat yaşadığı sevinci aktardı.
Takımına teşekkür ederek söze başlayan Palat, “Bu coşkuyu tüm Türkiye’de bize yaşatan takımımıza, oyuncularımıza, bütün hepsine çok çok teşekkür ediyoruz. Türkiye’de ve Avrupa’da her zaman için ilkleri yaşatandır Galatasaray. Gerçekleri tarih yazar, tarihi de Galatasaray. Nesilden nesile, kuşaktan kuşağa, daha da büyük başarılara Galatasaray’la birlikte devam diyoruz. Ama sadece ligdeki şampiyonluk değil, bundan sonraki zaman içerisinde Avrupa’da başarısını istiyoruz. Çünkü bizim hedefimiz her zaman için Avrupa. Avrupa’da başarı istiyoruz Okan Hoca’dan. Tüm aile Galatasaraylıyız. Sadece tüm aile olarak değil, bütün çevremizdeki kuşaklarımız, çocuklarımız, akrabalarımız, bütün hepsini nesilden nesile Galatasaray’la yapıyoruz. Zaten iki sezondur Icardi ile birlikte, bütün çocuklar Galatasaraylı olmaktalar bu sene Osimhem ile birlikte devam ediyor. Biz de aynı şekilde çabalarımızla tüm kuşakları Galatasaray’la yapmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Kategoriler
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi BELEDİYELER Tüm Belediye Haberleri

Bu sergi Kocaeli’nin yer aldığı 30 doğu meridyeninden ilham alınarak oluşturuldu

Kocaeli’nin yer aldığı 30 doğu meridyeninden ilham alınarak oluşturulan “Bir Zaman Fraktalı” sanat koleksiyonu, sanatseverlerden tam not aldı.

KBB Başkanı Tahir Büyükakın, Kocaeli’nin yer aldığı 30 doğu meridyeninden ilham alınarak oluşturulan “Bir Zaman Fraktalı” sanat koleksiyonunun Seka Sanat İhtisas Merkezi’nde gerçekleşen açılışına katıldı. Türkiye’de mavi ile yeşilin iç içe yaşadığı ve zamanın başladığı yer olan Kocaeli, büyükşehir belediyesinin ev sahipliğinde açılan sergi ile zamanı sanata dönüştürdü. Sanatseverler sergide; yağlıboya, batik, seramik, kûfi hat, ma’kıli hat, ipek baskı ve serigrafi gibi farklı tekniklerle hazırlanmış 60’ı aşkın eseri bir arada görebilme imkanına sahip oldu. Prof. Dr. Uğur Batı küratörlüğünde ve ressam Akın Ekici’nin sanat yönetiminde hazırlanan serginin açılışında Başkan Büyükakın’ın yanı sıra; Kocaeli Kent Konseyi Başkanı Kadir Çetin, Kocaeli Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Aydın Sigalı ve çok sayıda vatandaş katıldı. Kent tarihine sanatsal hafıza kaydı bırakmayı hedefleyen sergi vatandaşlar tarafından çok beğenildi.

“Bu bir kent koleksiyonudur”
Açılışta ilk konuşmayı aynı zamanda serginin küratörlüğünü üstlenen Prof. Dr. Uğur Batı yaptı. Sergiyi, bir kent koleksiyonu olarak niteleyen Prof. Dr. Batı, “Sergide çok önemli ressam olan Akın Ekici ile çalıştık. Sergi aynı zamanda Kocaeli’nin entelektüel zihinle buluştuğu bir yer oldu. Serginin felsefesi de çok güzel. Doğadaki birçok nesne ile karşılaşabilirsiniz. Kocaeli Türkiye’nin Greenwich’i desek yeridir. 30. derece doğu meridyeni çok güzel bir konsept. Türkiye’de her insan, her nefes bir şekilde Kocaeli’ye uğruyor” dedi.

Akın Ekici ise sergiye ev sahipliği yapan Seka Sanat İhtisas Merkezi’ne dikkat çekti. “Burada inanılmaz bir atmosferle karşılaştık” diyen Ekici, “Böylesine bir kültür merkezinin Türkiye’de var olduğunu görmek çok sevindirici. Başkan Büyükakın’ı ve ekibini tebrik ediyorum. Bu merkez eliyle sanatçıların eserlerinin sergilenmesinin önemli olduğunu düşünüyorum. Sergide emeği olan Başkan Tahir Büyükakın’a ve tüm sanatçı arkadaşlarıma sonsuz teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

“Yıllarca İstanbul’un gölgesinde kaldık ama bu geride kaldı”
“Türkiye’nin en büyük endüstriyel dönüşüm projesinin içindeyiz” diyen Başkan Büyükakın, “Seka Park gibi bir alan Avrupa’da dahi yok. Bu alanlar içindeki fabrikalar şimdi kongre merkezi, sergi salonu olarak faaliyet gösteriyor. Yıllarca İstanbul’un gölgesinde kaldık ama bu geride kaldı. Kocaeli artık doğal güzellikleriyle, kültür ve sanatı ile göz dolduruyor. Kocaeli artık yeşil bir şehir. Sanat merkezleri, sergi salonları, doğanın iç içe buluştuğu, yaşamaktan zevk alınan bir şehir. Sanatın bu özelliklere vurgu yapması çok sevindirici.” şeklinde konuştu.

Moda Akademisi de sergide hazırladığı tasarımlarla göz doldurdu
Konuşmaların ardından sergi alanı gezilerek eserler inceledi. Öte yandan Büyükşehir Belediyesi Yaygın Eğitim Şube Müdürlüğü’ne bağlı olarak faaliyetlerini sürdüren İstihdam Akademileri Moda Akademisi de sergide hazırladığı tasarımlarla göz doldurdu. Kocaeli İstihdam Akademileri Moda Akademisi kapsamında hazırlanan bu özel sergi, istihdam odaklı tasarımcıların yerel malzeme ve hikâyelerden yola çıkarak oluşturduğu çağdaş tasarımları izleyiciyle buluşturdu.

Sergi pazar güne kadar açık
Kocaeli’nde bugüne kadar kente dair oluşturulmuş en büyük koleksiyonlardan biri olma özelliği taşıyan “Bir Zaman Fraktalı”, pazar gününe kadar gezilebilecek. Sergide yer alan çalışmalar ise şöyle: Zamanın Yansıması (Aynalar)-Kocaeli’nin sanayi geçmişi ve doğal güzelliklerinin birleşimi. Keltepe Çiçeği-Kartepe’nin narin çiğdemlerinden ilham. Devinim-Kandıra ve Kefken’in sahil devinimleri. Kartepe Kuğusu-Doğanın saflığı ve kuğuların zarafeti. Zamanın Çizgileri-30 doğu meridyeni üzerinden Kocaeli’nin tarihi katmanları. Gece Gündüz Akışı-Sanayi bölgelerinin durmaksızın süren ritmi.

Kategoriler
Kültür Sanat Haberleri KÜLTÜR SANAT Tüm Kültür Sanat Haberleri

Büyükakın: Sanat ve doğa Kocaeli’nde buluşuyor

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç.Dr.Tahir Büyükakın, Kocaeli’nin yer aldığı 30° Doğu Meridyeni’nden ilham alınarak oluşturulan “Bir Zaman Fraktalı” sanat koleksiyonunda kentin doğal güzelliklerinden bahsedip, “Kocaeli, sanatın da doğanın da iç içe buluştuğu, yaşamaktan keyif alınacak bir şehir. Ben de bununla gurur duyuyorum” dedi.

SERGİ, ZAMANI SANATA DÖNÜŞTÜRDÜ

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç.Dr.Tahir Büyükakın, Kocaeli’nin yer aldığı 30° Doğu Meridyeni’nden ilham alınarak oluşturulan “Bir Zaman Fraktalı” sanat koleksiyonunun Seka Sanat İhtisas Merkezi’nde gerçekleşen açılışına katıldı. Türkiye’de mavi ile yeşilin iç içe yaşadığı ve zamanın başladığı yer olan Kocaeli, Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde açılan muhteşem sergi ile zamanı sanata dönüştürdü. Sanatseverler sergide; yağlıboya, batik, seramik, kûfi hat, ma’kıli hat, ipek baskı ve serigrafi gibi farklı tekniklerle hazırlanmış 60’ı aşkın eseri bir arada görebilme imkanına sahip oldu.

PROF. DR. UĞUR BATI VE RESSAM EKİCİ’NİN KATKILARIYLA

Prof. Dr. Uğur Batı küratörlüğünde ve ressam Akın Ekici’nin sanat yönetiminde hazırlanan serginin açılışında Başkan Büyükakın’ın yanı sıra; Kocaeli Kent Konseyi Başkanı Kadir Çetin, Kocaeli Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Aydın Sigalı ve çok sayıda vatandaş katıldı. Kent tarihine sanatsal bir hafıza kaydı bırakmayı hedefleyen sergi açılışı öncesinde sanatseverler için resepsiyon verildi. Resepsiyon sırasında Büyükşehir Belediye Konservatuvarı’ndan mezun olan ve halen Devlet Konservatuvarı öğrencileri konuklara klasik müzik dinletisi sundu. Resepsiyonun ardından konuklar sergi alanına geçti.

“BU BİR KENT KOLEKSİYONUDUR”

Açılışta ilk konuşmayı aynı zamanda serginin küratörlüğünü üstlenen Prof. Dr. Uğur Batı yaptı. Sergiyi “bir kent koleksiyonu” olarak niteleyen Prof. Dr. Batı, “Sergide çok önemli bir ressam olan Akın Ekici ile çalıştık. Sergi aynı zamanda Kocaeli’nin entelektüel zihinle buluştuğu bir yer oldu” dedi. Sergiyi gezerken her eserin bir felsefesi olduğunun görüleceğini ifade eden Prof. Dr. Uğur Batı, “Serginin felsefesi de çok güzel. Doğadaki birçok nesne ile karşılaşabilirsiniz. Kocaeli Türkiye’nin Greenwich’i desek yeridir. 30. derece doğu meridyeni çok güzel bir konsept. Türkiye’de her insan, her nefes bir şekilde Kocaeli’ne uğruyor” dedi.

BAŞKAN BÜYÜKAKIN’A TEŞEKKÜR

Prof. Dr. Uğur Batı, serginin hayata geçmesinde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin büyük emeği olduğunu söyledi. “Bu anlamda tüm çalışanlara, emeği geçen çözüm odaklı tüm personele, başta Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’a teşekkür ederim” diyen Prof. Dr. Batı, “Bu destekler olmasaydı asla sergiyi tamamlayamazdık” dedi.

RESSAM EKİCİ’DEN ÖVGÜ

Akın Ekici ise konuşmasında sergiye ev sahipliği yapan Seka Sanat İhtisas Merkezi’ne dikkat çekti. “Burada inanılmaz bir atmosferle karşılaştık” diyen Ekici, “Böylesine bir kültür merkezinin Türkiye’de var olduğunu görmek çok sevindirici. Başkan Büyükakın’ı ve ekibini tebrik ediyorum. Bu merkez eliyle sanatçıların eserlerinin sergilenmesinin önemli olduğunu düşünüyorum” dedi. Akın Ekici, “Sergide emeği olan Başkan Tahir Büyükakın’a ve tüm sanatçı arkadaşlarıma sonsuz teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK ENDÜSTRİEL DÖNÜŞÜM PROJESİ

Başkan Büyükakın konuşmasında, Türkiye’nin en büyük endüstriyel dönüşüm projesi olan Seka Arazi’nden de söz etti. “Şuan Türkiye’nin en büyük endüstriyel dönüşüm projesinin içindeyiz” diyen Başkan Büyükakın, “Seka Park gibi bir alan Avrupa’da dahi yok. Bu alanlar içindeki fabrikalar şimdi kongre merkezi, sergi salonu olarak faaliyet gösteriyor. Yıllarca İstanbul’un gölgesinde kaldık. Ama bu geride kaldı. Kocaeli artık doğal güzellikleriyle, kültür ve sanatı ile göz dolduruyor. Kocaeli artık yeşil bir şehir. Sanat merkezleri, sergi salonları, doğanın iç içe buluştuğu, yaşamaktan zevk alınan bir şehir. Sanatın bu özelliklere vurgu yapması çok sevindirici” şeklinde konuştu.

BAŞKANDAN SANATÇILARA TEŞEKKÜR

30° Doğu meridyeninden ilham alarak oluşturulan “Bir Zaman Fraktalı” sanat koleksiyonuna dikkat çeken Başkan Büyükakın, “Sizin gibi değerle sanatçıları şehrimizde ağırlamaktan ayrı bir gurur duyuyorum. Emeğinize sağlık. Bir kez daha sizleri tebrik ediyorum” dedi. Konuşmanın sonunda Başkan Büyükakın, sergi küratörü Prof. Dr. Uğur Batı, ressam Akın Ekici ve sergide eseri olan sanatçılara çiçek, anı objeleri takdim ederek teşekkür etti. Ardından Başkan Büyükakın, Prof. Dr. Uğur Batı, sanatçılar ve konuklarla birlikte sergiyi gezerek eserleri inceledi.

TASARIMLAR GÖZ DOLDURDU

Öte yandan Büyükşehir Belediyesi Yaygın Eğitim Şube Müdürlüğü’ne bağlı olarak faaliyetlerini sürdüren İstihdam Akademileri Moda Akademisi de sergide hazırladığı tasarımlarla göz doldurdu. Kocaeli İstihdam Akademileri Moda Akademisi kapsamında hazırlanan bu özel sergi, istihdam odaklı tasarımcıların yerel malzeme ve hikâyelerden yola çıkarak oluşturduğu çağdaş tasarımları izleyiciyle buluşturdu.

SERGİ 25 MAYIS’A KADAR AÇIK

Kocaeli’nde bugüne kadar kente dair oluşturulmuş en büyük koleksiyonlardan biri olma özelliği taşıyan “Bir Zaman Fraktalı”, 25 Mayıs Pazar gününe kadar gezilebilecek. Sergide yer alan çalışmalar ise şöyle: Zamanın Yansıması (Aynalar)-Kocaeli’nin sanayi geçmişi ve doğal güzelliklerinin birleşimi. Keltepe Çiçeği-Kartepe’nin narin çiğdemlerinden ilham. Devinim-Kandıra ve Kefken’in sahil devinimleri. Kartepe Kuğusu-Doğanın saflığı ve kuğuların zarafeti. Zamanın Çizgileri-30° Doğu Meridyeni üzerinden Kocaeli’nin tarihsel katmanları. Gece Gündüz Akışı-Sanayi bölgelerinin durmaksızın süren ritmi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kategoriler
SİYASET Chp

Başkan Hürriyet: Sahte diplomalı AKP’li vekilin gelini dışarda ama kumpasla gözaltına alınan Ekrem İmamoğlu içerde

CHP İzmit İlçe Örgütü’nün önünde açıklamalarda bulunan İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, “Bu kadar olumsuzluğun, baskının ve kumpasın içerisinde halk, meselenin sadece Ekrem İmamoğlu olmadığını ve meselenin hepimizin olduğunu fark etti. Bu, bayramda torunların harçlık veremeyen emeklilerin de meselesi, güvencesiz çalıştırılan işçilerin, emekçilerin meselesi, çocuğunun yanına beslenme çantası koyamayan annelerin meselesi, bugün kent lokantasına sıra beklemek zorunda kalıp derin yoksullukla boğuşan herkesin meselesi.

“SAYIN EKREM İMAMOĞLU, 3 KERE SEÇİMLERİ KAZANDI”

Bu sadece bir partinin Cumhurbaşkanı adayını belirlemenin çok ötesine geçti. Tam adayımızı belirleyeceğimiz gün, adayımızın tutuklanması hukukun hiçbir tarafına sığmayan, adaletsiz, çifte standart içeren öyle bir zaman yaşıyoruz. Sayın Ekrem İmamoğlu, 3 kere seçimleri kazandı. O zamanda da mühürlü, mühürsüz oy pusulası tartışması vardı. O dönemde mazbata ve oy pusulası iptalinin nasıl bir sonucu olduysa bugün de diplomanın iptali aynı süreci doğuracak.

“SÖZDE TANIKLAR VE İFTİRALARA KARŞI HER ZAMAN DİK DURACAĞIZ”

Sabah İstanbul’dan geldim. Hem Saraçhane hem de Çağlayan Adliyesi’nde nöbetteydik. Hem oradaki mücadeleye şahit ve destek olup hem de burada halkımıza anlatmaya çalışıyoruz. Tutuklama kararı çıktığında Ekrem Bey’in başı dik ve vicdanı rahattı. Her zamandan daha fazla dik durup mücadele edeceğiz. Sözde tanıklar ve iftiralara karşı her zaman dik duracağız.

“BU ÜLKE KENDİ BAKANLIĞINA DEZENFEKTAN SATAN BAKAN GÖRDÜ”

Sizin hakkınızla aldığınız diplomanın yarın iptal olmayacağının garantisi yok. İş yerine birilerinin çökmeyeceğinin garantisi yok. Asıl suç işleyenler bu ülkede yıllardır korunuyor. Suçsuz insanlar hukuk, demokrasi katledilerek ve sandık yok sayılarak bugün hapse atılıyor. Bu ülke kendi bakanlığına dezenfektan satan bakan gördü. Görevden el çektirildi ama bir gün hesabı sorulmadı. Bu ülke canlı canlı rüşvet videolarını gördü ama yine de hesabı sorulmadı. Ekrem İmamoğlu’na yapılan uygulamanın bir gramı bile parsel parsel Ankara’yı sattı diye AKP’lilerin ihbar ettiği Melih Gökçek’e yapılmadı.

“O DÖNEMDE AK PARTİLİLER ÜSTÜMÜZE ÇULLANDI”

Ben 2019 yılında göreve geldim. Benden önceki AK Partili başkan döneminde seçime üç gün kala onlarca insan bir gecede sözleşmeli memur yapıldı. Bunların çoğu AK Partililerin yakını çıktı. O dönemde AK Partililer üstümüze çullandı. Sırf birilerinin yakını diye memur yapıyorsanız burada haksızlık var. O dönemde bu sözleşmeli memur yapılan insanların okullarından diplomalarını, belgelerini istedik. O dönemde memur olan insanlardan bazıları Ankara’da kursa gitmiş görünüyor. Ama aynı saatlerde de belediyede kart basmışlar. Nasıl aynı anda iki yerde olabiliyor?

“10 YILA YAKIN CEZA ALDI”

Sonunda AK Partili Kocaeli Milletvekilinin gelininin sahte diplomayla sözleşmeli memur yapıldığı ortaya çıktı. Hiçbir şekilde üniversite mezunu değil. Bu durumu savcılığa verdik. Bu kişi resmi evrakta sahtecilik, kamuyu zarara uğratma gibi çeşitli suçlardan 10 yıla yakın ceza aldı. Ama bir gün olsun tutuklanmadı. Bu kişi CHP’linin bir yakını olsaydı o CHP’linin yedi sülalesini içeri alırlardı. AKP’li vekilin gelini 10 yıla yakın ceza alıyor ama bir gün bile tutuklanmadı.

“HALK KİMİN DOĞRU KİMİN YALAN SÖYLEDİĞİNİ GÖRÜYOR”

Bizim isyanımız bu çifte standarda. Sürekli yargıyı sopa kullanıp bizleri susturmaya çalışmak. Cumhurbaşkanı adayımızı hırsızlıkla, terör ile yaftalamak için çaba görüyoruz. Ekrem beyden ne hırsız ne de terörist çıkar. Her zamankinden daha fazla dik duracağız. Bugünkü mücadele de bunun göstergesi. Halk kimin doğru kimin yalan söylediğini görüyor. Benim ikinci dönemim. Onlarca müfettiş gördüm. AKP’li belediyelere bana geldiğinin yarısı kadar müfettiş gelmemiştir.

“CUMHURBAŞKANI ADAYIMIZ EKREM İMAMOĞLU’NUN SÜREKLİ YANINDAYIZ”

Dayanışma sandıkları için buraya gelen herkese çok teşekkür ediyorum. Siyaset cesurların işidir. Kimseye veremeyecek hesabımız yok. Ekşi yemedik ki karnımız ağrısın. Bugünler ülkenin siyasi tarihine kara leke olarak geçecek. Antidemokratik uygulamalarla ekonomi altüst ediliyor. Bu durumun bedelini yine insanlar ödeyecek. Biz dik duracağız. Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu’nun sürekli yanındayız. Gücümüz, haklılığımızdan geliyor” dedi.

Telefon
WhatsApp
Exit mobile version