Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından yelken ve deniz küreği sporları için 2 bin 109 metrekarelik alan üzerinde inşa edilen Başiskele Su Sporları Eğitim Merkezi’nin açılışı gerçekleştirildi.
Açılış programında açıklamalarda bulunan Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, vatandaşların 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutladı. Büyükakın, “Böylesine güzel bir günde tesisin şehrimize kazandırılmış olması başlı başına ayrı bir anlam ifade ediyor. Her geçen gün şehrimizin çeşitli noktalarında buna benzer hizmetleri açmaya devam ediyoruz. Bir planlama dahilinde elimizden geldiğince kaynakları önceliklere göre sıralayarak her geçen gün güzel hizmetler yapmaya çalışıyoruz. Kocaeli sanayinin başkentidir. Aynı zamanda sporun da başkentidir. Bunu sporcular, kulüp başkanları, federasyon başkanları her biri ayrı ayrı söylüyor” dedi.
“Böyle bir şehirde su sporlarının üst seviyede olması lazım”
Başkan Büyükakın, sözlerine şöyle devam etti:
“Burada kürek, kano ve yelken sporu yapan gençlerimizin geleceği açısından inanılmaz bir hamle yapılmış oldu. Gelecekte sporcuların başarıları geldikçe bu tesisin ne anlama geldiği çok daha iyi anlaşılmış olacak. Körfez ve Karadeniz ile birlikte iki tane denizimiz var. Ayrıca Sapanca Gölü de var. Böyle bir şehirde su sporlarının gerçekten üst seviyede olması lazım. Geldiğimiz günden bu yana şehrimizde sadece su sporlarında değil diğer tüm branşlarda da sporu desteklemek için var gücümüzle gayret ediyoruz.”
“Tüm imkanları seferber etmeye devam ediyoruz”
Kocaeli’de 2019’dan bugüne kadar ulusal, uluslararası ve yerel düzeyde 286 organizasyonunun yapıldığını ifade eden Büyükakın, “Organizasyonların çokluğu, şehrimizdeki sporcuların başarısı açısından ayrı bir anlam ifade ediyor. Kocaelispor’umuz Süper Lig’e yükseldi, başarılı olmaya devam edecek. Aynı zamanda diğer branşlarda da gerek takım oyunlarında gerekse bireysel sporlarda başarıların artması için tüm imkanları seferber etmeye devam ediyoruz. Gerçekten böylesine anlamlı bir günde böyle bir tesisin Başiskele gibi şehrimizin güzel ilçelerinden birine kazandırılması da bizi ayrıca mutlu ediyor. Başiskele’de güzel işler oluyor, bu da o güzel işlere katkı mahiyetinde başka bir güzel iş oldu” diye konuştu.
Tam donanımlı tesis
Konuşmaların ardından dalgıçlar, su altındaki dev Türk Bayrağı’nı çıkararak protokolü selamladı. Açılış programı kapsamında alanda deniz kanosu, deniz küreği, dragon boat, plaj voleybolu, halat çekme, dev jenga, penaltı yarışması, kürek ergometre deneyimi ve su savaşları gibi etkinlikler düzenlendi.
Başiskele Su Sporları Eğitim Merkezi toplam 2 bin 109 metrekarelik alanda hizmet verecek. Tesis içerisinde kapalı kürek ve kano kayıkhanesi, kapalı yelken kayıkhanesi, 4 soyunma odası, 7 kulüp odası, 1 kafeterya, 1 spor salonu, 2 mescit, 2 tuvalet ve 1 sınıf bulunuyor. Tesiste, kentte faaliyet gösteren su sporları kulüplerinin yanında Kocaeli Büyükşehir Belediye Kağıtspor Kulübü kano, kürek ve yelken branşlarında faaliyet gösterecek.
Öte yandan, tesisin açılışına Kocaeli Valisi İlhami Aktaş, Garnizon Komutanı Tümamiral Hüseyin Tığlı, Başiskele Belediye Başkanı Yasin Özlü, Türkiye Kano Federasyonu Başkanı Alper Cavit Kabakçı, siyasi parti temsilcileri ile Kocaeli’de bulunan yelken ve kürek kulüplerinin sporcuları katıldı.
Herekeli ünlü halıcı Nurhan Ör’den (56) 7 Kasım 2023’den itibaren haber alamayan yakınları durumu polise bildirmişti. Polis ekiplerince yapılan çalışmalar neticesinde Nurhan Ör’ün otomobilini Gebze’de terk edilmiş halde bulmuştu. Kocaeli İl Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerince bin saatlik kamera kaydı incelenerek olay aydınlatılmıştı. İstanbul Sultanbeyli’de bulunan oto galeriye getirilen Nurhan Ör’ün darp edilerek bayıltıldığı, daha sonra halıya sarılıp otomobilinin bagajına konularak Kartepe ilçesindeki çiftliğe getirildiği belirlenmişti. Ör’ün vücudunun parçalara ayrılarak, asitle eritildiği tespit edilmişti.
Polis ekiplerinde gözaltına alınan Işık E. (57), Ahmet T. (58), Bahadır T. (31), Ceyhun A. (58), Emrah D. (35), Ferdi G. (38) tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Kan dolduran cinayette zanlılardan Işık E., Ahmet T. ve Ceyhun A’nın lise yıllarından Nurhan Ör ile arkadaş olduğu öğrenilmişti.
Mütalaa verildi
Cinayete ilişkin açılan davanın 3. celsesi, Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye devam etti. Duruşmaya tutuklu sanıklar, maktulün ailesi ve taraf avukatları katıldı. Cumhuriyet savcısı cinayetin nasıl planlandığını mütalaada yer verdi.
Mütalaada, sanıklardan Işık E., Ahmet T. ve Ceyhun A’nın maktul Nurhan Ör ile liseden arkadaş oldukları, diğer sanıklardan Bahadır T.’nin sanık Ahmet T.’nin oğlu, Ferdi G. ve Emrah D.’nin de sanık Bahadır T.’nin arkadaşları olduğu belirtildi. Olay tarihinden yaklaşık 1 yıl kadar önce sanık Işık E.’nin uzun yıllar sonra Whatsapp grubu üzerinden maktul Nurhan Ör ile irtibat kurduğu ve görüşmeye başladığı, kısa süre sonra aralarında samimi bir ilişki geliştiği ifade edildi. Maktul Nurhan Ör’ün kardeşleri ile birlikte Hereke’de halı atölyelerinin bulunduğu, sanık Işık E.’nin Nurhan Ör ile gayrı resmi halı ticareti yapma konusunda görüşmelerinin bulunduğu, Nurhan Ör’ün Körfez ilçesi Kirazlıyalı’da bulunan babadan kalma apartmanın boş olan bir dairesini sanık Işık E.’ye tahsis ettiği, Işık E.’nin zaman zaman bu evde, zaman zaman da İstanbul Üsküdar’da bulunan annesinin evinde kaldığı kaydedildi.
Sanık Bahadır T. adına kayıtlı İstanbul’da oto galerinin bulunduğu, bu galerinin sanık Bahadır T. ile babası Ahmet T.’nin birlikte işlettiğinin vurgulandığı mütalaada, Işık E.’nin maktul Nurhan Ör’ü Bahadır T.’nin galerisine götürdüğü ve burada Bahadır T. ile tanıştırdığı, bu vesileyle maktul Nurhan Ör’ün sanık Ahmet T. ile de görüşmeye başladığı bilgisine yer verildi.
“En iyi cinayet işleme asitle yok etmek, ceset yoksa cinayette yoktur”
Zaman içerisinde Nurhan Ör’ün şahsi arabalarının satılması için Bahadır T’nin oto galerisine bıraktığı, sanıklardan Ceyhun A’nın Kocaeli Kartepe ilçesi Ketenciler köyünde çiftlik işletmesinin bulunduğu, Işık E’nin maktulün ailesi ve kardeşleri ile de tanıştığı, Nurhan Ör’ün sanıklardan Işık E’nin eşinin arkadaşı olan Esra A. ile evlenmek amacıyla tanıştırıldığı ifade edildi.
Esra A’nın gerek soruşturma gerekse kovuşturma aşamasında tanık olarak alınan ifadesinde özetle; Işık E. ile 9 Mayıs 2023 tarihinde evlenme amacıyla tanıştırıldığını, yaklaşık 2 ay arkadaşlık ettiklerini, bu sırada Işık E’nin maktul Nurhan Ör’ü kastederek “Şanslı domuz” şeklinde sözler söyleyerek kıskandığını, yine sohbet sırasında en iyi cinayetin, öldürüp cesedi asitle yok etmek olduğunu, “Ceset yoksa cinayet de yoktur” şeklinde sözler söylediği belirtildi.
“Senet imzalatacağız”
Dosya kapsamına göre, sanık Işık E. önderliğinde tüm sanıkların eylem ve fikir birliği içinde Nurhan Ör’ün senet imzalatmak ve başka yöntemlerle menfaat temin etmek amacıyla alıkonulması, maddi menfaat temin edildikten sonra öldürülmesi ve cesedinin asitle yok edilmesinin ayrıntılı olarak planlandığı belirtildi.
Bu plan çerçevesinde, temmuz 2023 ayından itibaren sanıklar arasında görüşmeler sıklaştığı ve sanıkların zaman zaman 2-3’erli gruplar halinde veya tek tek sanık Ceyhun A’nın çiftliğine ve sanık Bahadır T’ye ait oto galeriye gelip gitmeye başladıkları vurgulandı. Olaydan yaklaşık 2 ay önce Işık E. ve Ahmet T’nin sanık Ceyhun A’ya hitaben, “Senin çiftliğin bulunduğu yer çok sakin, ileride buraya bazı insanları getireceğiz ve birkaç gün tutacağız, senet vs. imzalatacağız. Tansiyon yükselir, bağrışma çağrışma olur, burada kimse duymaz. Burası çok uygun. Sana da bunun karşılığında para veririz” şeklinde sözler söyledikleri belirtildi.
Kameralar söküldü
Ceyhun A’nın ifadesinde, maddi sıkıntıları nedeniyle bu işe girdiğini, olaydan önce de Işık E’nin kendisine 15-20 bin TL civarında para verdiğini beyan ettiği ifade edildi. Sanık Işık E. önderliğinde yapılan planlamaya göre, maktul Nurhan Ör’ün, sanık Bahadır T’ye ait oto galeride bayıltıcı sprey kullanılıp etkisiz hale getirilecek ve sanık Ceyhun A’nın sahibi olduğu çiftliğe götürüleceği ifade edildi. Çiftlikte bir süre alıkonulduktan ve maddi menfaat temin edildikten sonra da öldürüleceği ve cesedi asitle eritilerek yok edileceği planı da mütalaada detaylıca yer aldı. Bu plan çerçevesinde, Işık E’nin talimatıyla olayın gerçekleştiği günden 1 hafta kadar önce 29 Ekim 2023’de, Bahadır T’ye ait oto galeride bulunan görüntü ve kamera sisteminin Bahadır T. ve Emrah D. tarafından sökülerek devre dışı bırakıldığı da mütalaada yer aldı.
“Maktule benzemek için sakallını boyatıp peruk aldı”
Mütalaanın devamında, maktulü oto galeride bayıltmak için sanıklardan Işık E’nin gerekli kimyasal maddeyi araştırması için sanık Ferdi G’yi görevlendirdiği bilgisine yer verildi. Olay tarihinden önce sanıklardan Emrah D. ile Ferdi G’nin maktulü etkisiz hale getirmek için bayıltıcı sprey, uyku ilacı ve biber gazı cinsinden kimyasal malzemeyi tedarik ettikleri belirtildi.
Yapılan planlamaya göre, maktulü öldürdükten sonra cesedi yok etmek için gerekli olan asit ve malzemenin alınması için Işık E. tarafından Ahmet T. ve Ferdi G. görevlendirildiği kaydedildi. 5 kontörlü hat satın alındığı, alınan hatların cinayetin işlendiği ve ertesi gün sanıklar tarafından kullanıldığı da mütalaada anlatıldı. Sanık Emrah D’nin maktule benzemek için olaydan 1 gün önce sakallarını beyaza boyattığı ve peruk aldığı da belirtildi. Mütalaada, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde sanık Işık E. önderliğinde tüm sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettikleri aktarıldı.
“Her öldürme olayında cezalandırmanın mutlak surette cesedin bulunması gibi bir şarta bağlanamaz”
Cumhuriyet savcısı mütalaasında, maktulün cesedinin parçalara ayrılarak sülfürik asit bulunan varillerde eritildiğinin, sanıklar Ceyhun A. ve Ferdi G’nin beyanlarından anlaşıldığını bildirdi. Mütalaada, olay yerinde maktule ait DNA bulunması itibarıyla maktulün cesedine ulaşılamamış olmasının, hayatın olağan akışına aykırılık oluşturmadığı; sırf maktulün cesedinin bulunamamasının onun öldürülmediği anlamına gelmeyeceği, her öldürme olayında cezalandırmanın mutlak surette cesedin bulunması gibi bir şarta bağlanmasının hukuken ve fiilen mümkün olmayacağı vurgulandı.
Bu durumun ceza adaleti ile de bağdaşmayacağı, sanıkların birden fazla kişi ile silahla maktulü hürriyetinden yoksun kıldıkları, tasarlayarak bir suçu gizlemek, başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak için maktulü öldürdükleri, birden fazla kişi ile silahla yağma suçunun teşebbüs aşamasında kaldığı, ayrıca Ceyhun A. ve Ferdi G’nin yasak niteliği haiz silah bulundurarak 6136 Sayılı Kanun’a muhalefet ettikleri kaydedildi.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis talebi
Cumhuriyet savcısı, mütalaasında sanıklar Işık E., Ahmet T., Bahadır T., Ceyhun A., Emrah D. ve Ferdi G’nin “Tasarlayarak bir suçu gizlemek, başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak için öldürme” suçundan dolayı her birinin ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmalarını talep etti. Tüm sanıkların “Birden fazla kişi ile cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan dolayı ayrı ayrı 2 yıldan 7 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi. Ayrıca, haklarında “Birden fazla kişi tarafından silahla yağmaya teşebbüs” suçundan da 6 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Öte yandan, sanıklar Ceyhun A. ve Ferdi G’nin “Ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma” suçundan da ayrı ayrı 1 yıldan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.
Sanık avukatları mütalaaya itiraz ederek, müvekkillerinin tutuksuz yargılanmalarını talep etti. Mahkeme heyeti bu talebi reddederek duruşmayı erteledi.
Kocaelispor Başkanı Recep Durul, yeşil-siyahlı taraftarları kutlamalara davet ederek, “Uzun yıllar beklediğimiz bu anı bir daha aynı heyecan ve atmosferde yaşayamayacağız. Herkes zamana ayırsın. Coşkuyu birlikte yaşayalım. Kutlamaların tadını çıkaralım” dedi
Sezonun bitimine 4 maçı kala Trendyol Süper Lig biletini alan Kocaelispor’da Başkan Recep Durul, Esenler Erokspor maçı öncesinde İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamada bulundu. Durul, “Her ne kadar şampiyon olsak da yine sahaya çıkıp Kocaelispor’a yakışacak şekilde mücadelemizi vereceğiz. Maçtan sonra da kentimize toplu dönüş olacak; gişelerden çıkıp kutlamalara katılacağız. Valimiz, büyükşehir belediye başkanımız, şehrimizin büyükleri, taraftarımız ve halkımıza birlikte program yapacak, kutlamanın tadını çıkaracağız. Herkes zaman ayırsın. Kocaelispor’un, şehrimizin mutluluğunun tadını hep birlikte çıkaralım. Uzun yıllar beklediğimiz bu anı bir daha aynı heyecan ve atmosferde yaşayamayacağız. Dolayısıyla bu coşkuyu mutlaka hep birlikte yaşayalım. Takımımızı birlikte karşılayalım ve meydanda olalım. Birlikte sevinelim” dedi.
“Taraftarımızın mutlu olacağı güçlü kadro kuracağız”
Zor süreçten geçildiğini ve gelecek yılı doğru planlayacaklarının da altını çizen Başkan Recep Durul, “Çok gözyaşı döktük, çok acı çektik ama başarıya giden yolda çekilen acı da, cefa da kutsaldır. Hep birlikte bu kutsal yolculuğun da en son meyvesini yiyeceğiz. Birkaç gün tadını çıkaracağız. Ondan sonra kolları sıvayıp Süper Lig için hazırlıklara başlayacağız. Şehrimize, camiamıza hayırlı olsun. 16 yıl sonra uzak kaldığımız Süper Lig’e geri döndük. Kalıcı ve yapıcı bir şekilde kadromuzu oluşturacağız. Rekabetçi ve güçlü bir kadroyla birlikte, taraftarımızın da mutlu olacağı Süper Lig kadromuzu kurup yolumuza devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
“Küçük büyük katkısı olan herkese teşekkür ederim”
Kocaelispor’un başarısında emeği olan herkese teşekkür eden Durul, “Kocaelispor’un başarısı için geçmişten bugüne kimin katkısı varsa; hepsi Kocaelispor’a hizmet etmiştir. Tüm paydaşlarımıza, taraftarlarımıza, yönetici arkadaşlarımıza, takıma emeği geçen hocalarımıza, Tahir başkanımıza, şehir büyüklerimize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Kimin katkısı varsa küçükten büyüğe her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Ayrıca basın mensuplarını da eklemek istiyorum. Basınımız şehrimizin yüzü. Takımla kamuoyunun iletişimini, bağlarını sağlayan önemli bir değer. Herkese çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet savcısı, 6 sanığın tasarlayarak ve azmettirme suçlarından ağırlaştırışmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etti.
Olay, 5 Şubat 2024’te Yenikent Mahallesi’ndeki Tufan Sokak’ta bulunan okul bahçesinde meydana geldi. Murat Tosun (33), 7 yaşındaki oğlunu almak için geldiği ilkokulun bahçesinde 2 kişinin bıçaklı saldırısına uğradı. Vücudunun çeşitli yerlerinden bıçaklanan Tosun ağır yaralandı, saldırganlar ise kaçtı. İlk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırılan Murat Tosun, kurtarılamayarak hayatını kaybetti.
6 şüpheliden 4’ü tutuklandı
Olaya ilişkin inceleme başlatan Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olay yerinde bulunan Mehmet K. (51), oğlu Bilal K. (24) ile müstakbel gelini H.B.’yi ve olaya karıştığı tespit edilen K.K., eşi B.K. ile kızı S.O.’yu gözaltına alındı. İfadesi alınan şüphelilerden B.K. ve kızı S.O. serbest bırakılırken, diğer 4 şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Geçtiğimiz celse görülen duruşmada K.K. de tahliye edildi.
“Erkekler olarak mağduruz”
Olaya ilişkin açılan davanın 2. celsesi, Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam etti. Duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar ve taraf avukatları katıldı. Tahliyesini talep eden tutuklu sanık Mehmet K., “Planlı veya öldürmek için olay yerine gitmedik. Murat’ın oğlumun nişanlısını rahat bıraksın diye olay yerine gittik. Oğlum öyle bir insan değil, nişanlısı tarafından dolduruşa getirildiği için bu duruma geldi. Erkekler olarak mağduruz. Tahliyemi talep ediyorum” dedi.
Pişman olduğunu söyleyen tutuklu sanık Bilal K., öldürme kastının olmadığını, çok üzgün olduğunu ve konuşmak amacıyla olay yerine gittiğini belirtti.
“Yaralama kastı ile hareket ederken öngörmediği ölüm gerçekleştirmiştir”
Bilal K.’nın avukatı ise “Müvekkilim, maktulün kendi nişanlısı H.B.’ye tekrardan cinsel saldırı gerçekleşmemesi için anlık öfke ve tahrikle olayı gerçekleştirmiştir. Öldürme gibi bir kastı ve amaçla hareket etmemiştir. Yaralama kastı ile hareket ederken öngörmediği ölüm gerçekleştirmiştir” şeklinde konuştu.
Tutuklu sanık H.B. de önceki beyanlarını tekrar ettiğini söyleyerek, tahliyesini istedi.
“Savaşa gider gibi gidip oğlumu bıçaklamışlar”
Sanıklardan şikayetçi olan Murat Tosun’un babası İsmail Hakkı Tosun, “Savaşa gider gibi gidip oğlumu bıçaklamışlar. Bilal, oğlum kanlar içinde yatarken yardım için gelenleri de engelliyor. Bu cinayetten başka bir şey değil, bile isteye olayı gerçekleştirmişler” dedi.
Mütalaada cinayetin işleyişine yer verildi
yapılan savunmaların ardından cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını sundu. Mütalaada, maktul Murat Tosun ile sanıklar S.O., annesi B.K. ve babası K.K. arasında, Tosun’un öz yeğeni olan S.O.’ya yönelik geçmişteki eylemleri nedeniyle husumet bulunduğu belirtildi.
Sanık H.B.’nin ise daha önce yaşadığı bir ilişkiden hamile kaldığı ve bu durumu nişanlısı Bilal K.’den gizlediği ifade edildi. Savcı, H.B.’nin, bekaret konusunda hassas olan nişanlısını kandırmak için, gerçekte yaşanmamış bir taciz ve tecavüz girişimini uydurduğunu ve bunu tanımadığı bir kişinin gerçekleştirdiğini söylediğini aktardı.
Mütalaada, sanık Bilal K.’nın, nişanlısı H.B.’nin iddialarını araştırmakta ısrarcı olduğu ve bu süreçte geçmişte benzer suçlamalarla adı geçtiğini bildiği maktul Murat Tosun’u hedef aldığı ifade edildi. Bilal K.’nın, maktulü bulmak amacıyla, Tosun ile husumetli olan sanıklar S.O. ve B.K.’den fotoğraf temin ettiği belirtildi.
Ayrıca mütalaada, sanıklar S.O., B.K., K.K. ve H.B.’nin maktulü Bilal K.’ye hedef göstermede azmettirdikleri ifade edildi. Devamında sanık K.K.’nın, Murat Tosun’un evinin bulunduğu sokağa Bilal K., H.B. ve diğer sanıklardan Mehmet K.’yi götürdüğü ve maktulü bizzat gösterdiği mütalaada yer aldı.
Olay günü sanıklar Bilal K., Mehmet K. ve H.B.’nin birlikte hareket ederek maktulü takip ettiklerinin ifade edildiği mütalaada, saldırının gerçekleştiği noktada ise Bilal K.’nın sustalı bıçakla, Mehmet K.’nın ise “mınçıka” olarak tabir edilen yasaklı bıçakla maktule birden fazla darbe vurduğu ve bu şekilde Murat Tosun’un ölümüne sebep oldukları belirtildi.
Tüm sanıklar için ağırlaştırılmış müebbet talebi
Cumhuriyet savcısı tarafından sunulan mütalaada, sanıklar Bilal K. ve Mehmet K’nın, “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Ayrıca her iki sanığın, 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar Hakkında Kanun’a muhalefet suçundan da 1 yıldan 6 yıla kadar hapis cezasıyla ayrı ayrı cezalandırılmaları istendi.
Yine mütalaada, sanıklar H.B., B.K., K.K. ve S.O.’nun ise olayda azmettirici oldukları gerekçesiyle ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmaları talep edildi.
Söz hakkı verilen sanıklar ise mütalaayı kabul etmediklerini söyledi.
Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
Kocaeli’de peş peşe aynı bölgede meydana gelen 2 farklı trafik kazasında 2 kişi ağır yaralanırken, kazaya karışan 2 tır sürücüsü ise kaçtı.
Kaza, Körfez ilçesi Hacı Osman Mahallesi D100 Karayolu İzmit istikametinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, seyir halinde olan ve plakası öğrenilemeyen tır sürücüsü, 41 RZ 446 plakalı otomobile çarparak kaçtı. Meydana gelen kazada kağıt gibi ezilen otomobilde 2 kişi sıkıştı. İhbar üzerine olay yerine sağlık, polis ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen itfaiye ekipleri, sıkışan 2 yaralıyı araçtan çıkararak sağlık ekiplerine teslim etti. Ağır yaralı olduğu öğrenilen 2 kişi, ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye kaldırdı.
Aynı istikamette ve aynı bölgede ikinci bir tır, 34 ACM 576 plakalı araca çarparak kaçtı. Bu kazada ise araçta bulunan 4 kişi şans eseri yara almadı.
Polis ekipleri, her iki tır sürücüsünün yakalanması için çevredeki güvenlik kameralarını incelemeye aldı.