Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

Solaryumda kabusu yaşadı: “O makinenin durması gerekiyordu”

Kocaeli’de bir güzellik merkezinde solaryuma giren Gülşah Bodur (33), cihazın otomatik kapanma sisteminin devre dışı kaldığı iddiasıyla 22 dakika boyunca yüksek ısıya maruz kaldı. Vücudunda yanıklar oluşan Bodur, yaşadığı sağlık sorunlarının ardından işletmeyi mahkemeye verdi. Verilen cezanın hafifliğine tepki gösteren Bodur, karara itiraz edeceğini de belirtti.

Olay, 22 Mayıs 2024’te bir güzellik merkezinde meydana geldi. 33 yaşındaki Gülşah Bodur, bir süredir hizmet aldığı merkeze solaryum seansı için gitti. İddiaya göre, seans sırasında cihazın otomatik kapanma sistemi devre dışı kaldı. Kabin içinde uyuyakalan Bodur, vücudunda sıcaklık hissedince uyandı. Toplam 22 dakika boyunca yüksek ısıya maruz kalan Bodur, akşam saatlerinde fenalaşarak hastaneye başvurdu. Vücudunda yanıklar oluşan genç kadın, yaşanan ihmal nedeniyle olayı yargıya taşıdı.

“Uyandığımda 22. dakikaydı”

Bir süredir aynı merkezden hizmet aldığını belirten Gülşah Bodur, olay gününü şöyle anlattı:

“Güvendiğimiz işletmeydi. O gün içim geçmiş. O sıcakta o şekilde davranmak istedim açıkçası. Başlat düğmesine bastım, gözlüğümü taktım ve uyandığımda 22. dakikaydı. Bir halsizlik hissetmedim o anda ama panik oldum, kalktım. Giyinmeye başlamadan kapıyı açtım ve personellere seslendim. Onlar da makinenin kapanmadığını söyledi. Giyinmeye devam ettim. Tekrar çalıştı makine, o sırada tekrar kapattılar. Ben o sırada hemen giyindim ve dışarı çıktım. Kasanın önünde kamera görüntüsü de var zaten, orada kısa süreli bir tartışma yaşandı. Ben kendimi bozmak istemedim. Pişmanım aslında, o anda polise haber verip, şikayet edebilirdim. Şikayetçi olmak istemedim, insanlık hali diye düşündüm ama onların beni suçlaması biraz beni bastırdı. Ne yapacağımı şaşırdım”

“Eve gidince rahatsızlandım”

Olay sonrası evine gittiğini ve akşam saatlerinde rahatsızlandığını söyleyen Bodur, “Ateşlendim, sıtma tuttu. O zamana kadar yine onlara bu şekilde yaklaşımda bulunmak istemedim. Hastaneye gittim. Beni yönlendiren hastanenin polisi oldu. ’İnsanlar saçını boyarken bir kusur gördüğünde bile dava açıyor. Siz neden bu kadar sakinsiniz?’ dedi. Polise ifademi verdim. Beni muayene eden doktor da aynı şeyi söyleyince ben bu süreci başlattım. Cildiye doktoruna göründüm. Süreç bu şekilde ilerledi, dava açtım. Olay 1 sene önce oldu. Verilen cezanın hafifliği beni hırslandırdı. Sağlık bu kadar ucuz olmamalı. 5 bin 800 TL para cezası, 5 yıl da denetim şartı verildi. Bu para komik bir rakam. Bu onlara ceza gibi gelmez. Tekrar olabilir, olmaması için uğraşıyorum. Ceza olarak görmüyorum, sağlık bu kadar ucuz olmamalı, bunu öderler. Ben bu durumda kendimi sindirilmiş gibi görüyorum. Bastırılmış hissediyorum. Bu cezaya itiraz edeceğim” diye konuştu.

“Adım atınca bile eklem yerlerim acıyordu”

Hastanede yaşadıklarını da anlatan Bodur, “Ben ateşlendiğim için hastaneye gitmiştim. Acile başvurdum. Serum taktıktan sonra vücuduma baktılar. Bende durumu anlattım. O anda cildim acımaya başladı, dokunulamıyordu, tenim hassaslaştı. Adım atarken, kollarımı hareket ettirirken bile eklem yerlerim acımaya başlamıştı. Gece yarısından sonra bu acı daha da yükseldi. Beni rapor almam için cildiyeye yönlendirdiler. Raporu aldım ve mahkemeye sundum” şeklinde konuştu.

“Uyumam hata olabilir ama insanlık hali”

İşletme yetkilileri tarafından olay sonrası arandığını da söyleyen Gülşah Bodur, “Beni aradıklarında, ’Ücretinizi iade edelim, ne gerekiyorsa yapalım’ denildi. Ben ücret istemiyorum. Onlara da hakkımı arayacağımı söyledim. ’Sizde hatalısınız, uyumamanız gerekiyordu’ denilince daha da hırslandım. Uyumam hata olabilir ama insanlık hali. O makinenin ne olursa olsun kontrol edilmesi lazım. İçinde bir insan var sonuçta. Ben 22 dakika değil de 42 dakika sonra uyansam daha kötü olabilirdi. Görüntüler de mevcut. Bir de ben merkeze boş saatlerde gittim. Akşam seansları daha yoğun oluyor. Boş zamanda müşterileri unutabiliyorlar ama yoğun zamanda kapıyı tıklatıp, ’Biraz acele eder misiniz? Arkanızdaki müşteri sizi bekliyor’ gibi şeyler diyebiliyorlar. Bir de benim içeri giriş ve hazırlanma sürecim var. Yarım saat bence unutulmamalı. ’İyi misiniz?’ diye sorulmalı ama bu da olmadı” ifadelerini kullandı.

“22 dakika beyaz tenli bir insan için çok ağırdır”

Gülşah Bodur, sosyal medyada maruz kaldığı eleştirilere de yanıt verdi. Bodur, “Belki solaryum ortamı zararlı olabilir ama biz de keyfi olarak gitmiyoruz. Cildim hassas olduğu için gidiyorum. Yaz aylarında ten rengimin kırılması için gidiyorum. Esmer bir tene zaten sahip olamam. Örneğin sosyal medyada bana yapılan kötü yorumlar oldu. 22 dakika komik bir dakika gibi göründü. Bilenler bilir, 22 dakika beyaz tenli bir insan için çok ağırdır. Sorun aslında 22 dakika da değil. Sorun, makinenin 2 dakika bile fazla çalışması. O makinenin durması gerekiyordu, bunu da ben fark ettim ve durdurdum. Bu durumlarda lütfen herkes hakkını arasın ve çoğalalım. Ne kadar sinersek bu cezalar o kadar basitleşir” dedi.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

Kuzen cinayetine müebbet hapis talebi

https://www.41.com.tr/wp-content/uploads/2025/05/kuzen-cinayetine-muebbet-hapis-talebi-0-FOJQ2WGJ.mp4
Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde kuzeni Muzaffer Ece’yi çay ocağında öldüren sanık hakkında mütalaa açıkladı. Cumhuriyet savcısı, sanığın “kasten öldürme” suçundan müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etti.

Dumlupınar Mahallesi’ndeki Gölcük Otogarı’nda 29 Mart 2024’de meydana gelen olayda, Muzaffer Ece çay ocağında oturduğu esnada kuzeni Osman Ç.’nin tabancalı saldırısına uğradı. Kurşunların isabet ettiği Ece kanlar içinde yere yığıldı, Osman Ç. ise olay yerinden kaçtı. Ece, ilk müdahalesinin ardından ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti, Osman Ç. de tutuklandı.

Cinayetin sebebinin, maktulün ağabeyi ile sanık arasında yaşanan ticari anlaşmazlıktan kaynaklanan husumet olduğu öğrenilmişti.

Müebbet hapis talebi

Cinayete ilişkin açılan davanın 3. celsesi, Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık Osman Ç., taraf avukatları ve maktulün ailesi katıldı. Cumhuriyet savcısı mütalaasında, sanığın “kasten öldürme” suçundan müebbet hapis ve 6136 Sayılı Kanuna Muhalefet suçundan cezalandırılmasını talep etti.

“Bütün şarjörü maktulün üzerine boşalttığında canavarla hisle öldürmüştür”

Sanığın en ağır cezayı almasını talep eden katılanların avukatı, “Muzaffer ile sanık arasında husumet yoktur. Sanık, İskender’i bulamadığı için kardeşini hedef almıştır. Sanık maktulü öldürmek için uzun süre plan yapmış. Bütün şarjörü maktulün üzerine boşalttığında canavarla hisle öldürmüştür. Sanığın canavarla hisle öldürme suçundan cezalandırılmasını istiyoruz. Haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaksızın karar verilmesini talep ediyorum” dedi.

“Olay, 4 yıl önce onları mahkemeye verdikten sonra başladı”

Avukatın söylemlerine itiraz eden sanık Osman Ç., “Olay benim anlattığım şekilde meydana gelmiştir. Öncelikle ifadeleri tekrar ederim. Olay, 4 yıl önce onları mahkemeye verdikten sonra başladı. Anlatmış olduğum savunmalardan başka eklemek istediğim husus yoktur” şeklinde konuştu.

Mahkeme heyeti, sanık avukatlarının savunma için süre talep etmesi üzerine, Osman Ç’nin tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.

İlk duruşmada verilen savunma

İlk duruşmadaki savunmasında, pişman olduğunu söyleyen Osman Ç., maktulün abisi İskender ile beraber ortaklaşa arazi satın aldıklarını, burayı iş yeri yaptıklarını ancak bir süre sonra anlaşamadıklarını ve ortaklığı bitirmek istediğini, tapu iptal tescil davası ve alacak davası açtığını söyleyerek, “Ben davayı açtıktan sonra bunlar bana düşman kesildi. İskender Almanya’ya gitmişti. İskender, WhatsApp üzerinden bana küfür etti. Aynı şekilde Muzaffer de beni arayarak küfür etti. Sessiz kalmayı denedim, bir süre sonra telefonla olan tartışmalarımız artmaya başladı. İş yerinde yapılan keşifte Muzaffer bana vurdu. Muzaffer bana vurduğu için darp raporu aldım. Muzaffer yanındaki taksi şoförüne, benim için ’Bu adam buranın bekçisiydi, ne sahibi. Bizim malımıza ortaklık yapmaya çalışıyor’ dediğini bana söylediler. Ben de telefonla Muzaffer’i aradım. Nerede olduğunu sordum. Küfürle cevap vererek terminalde olduğunu söyledi. Terminale gittiğimde yine küfür etti. Ben belimdeki silahı çıkardım 2-3 el ateş ettim. Ondan sonrasını ne yaptım bilmiyorum” ifadelerini kullanmıştı.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

“Çocuklar seni özledi gel” dedi, KADES ihbarıyla tutuklandı

https://www.41.com.tr/wp-content/uploads/2025/05/cocuklar-seni-ozledi-gel-dedi-kades-ihbariyla-tutuklandi-0-ce28YX8j.mp4
Kocaeli’de evli çiftin boşanma aşaması kaosa dönüştü. Eşinin “Çocuklar seni özledi” demesi üzerine eve gittiğini, ardından KADES’e yapılan ihbarla tutuklandığını belirten Niyazi Y., “Artık canıma tak etti. Ben bu para cezalarını ödediğim halde çocuklarımı göremiyorum. En son olayda da 1 yıl 5 ay 18 gün hapis cezası verildi. Bu durumlardan mustaribim. Bir an önce davanın bitmesini istiyorum” dedi.

Edinilen bilgiye göre, 2016 yılında evlenen Y. çifti, anlaşamayınca boşanma davası açtı. Dava süreci devam ederken çiftin karşılıklı iddiaları dikkat çekti. 5 çocukları bulunan çiftten Niyazi Y., eşinin “Çocuklar seni özledi” demesi üzerine eve gittiğini, çocuklarıyla vakit geçirdiği sırada R.Y.’nin KADES uygulamasına basarak kendisini şikayet ettiğini ve bu nedenle gözaltına alınıp tutuklandığını söyledi.

“Çocuklar seni özledi diye çağırıldım, KADES ihbarı ile gözaltına alındım”

Çocukların mahkeme kararı ile anneye verildiğini dile getiren Niyazi Y., “2016 yılından bu yana ilk eşimle birlikteyiz. 5 çocuğum var ve ben çocuklarımı mahkeme kararıyla göremiyorum. Mahkeme kararına riayetten, her ayın 1. ve 3. pazar günü saat 12.00 ile 15.00 arasında görüş kararı bulunmasına rağmen çocuklarımı göremiyorum. Bunun yanı sıra, ’Çocukların seni özlüyor’ diyerek beni çağırdı ve KADES uygulamasına bastı. Jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındım. Bu durumdan çok mustaribim. Kendisi şuan İstanbul’da ikamet ediyor. Her çocuklarımı görmeye gittiğimde de tutanak tutturuyor, para cezaları yazılıyor. En son olayda da 1 yıl 5 ay 18 gün hapis cezasına çarptırıldım. Bunlardan dolayı rahatsızlığımı dile getirdim, yetkililere başvurdum. Artık canıma tak etti. Yapmadığım suçlar için yaptı denildi” dedi.

“İcra yoluyla görüşe başvurdum, oradan da karar çıkmadı”

Çocuklarını 8 aydır göremediğini söyleyen Niyazi Y., “En son ki görüş günüme gittiğimde de para cezası geldi ve davalık oldum. İcra yoluyla görüşe başvurdum, oradan da karar çıkmadı. Büyüklerimizden ricam şu, bu olaylarda kadın ya da erkek suçlu olabilir ama arada olan çocuklara oluyor. Çocukların iyiliği ve geleceği için orta yolun bulunmasını istiyorum” diye konuştu.

Niyazi Y., “Çocuklarım kucağımdayken gözaltına alınmıştım. Çocuğumun gözü önünde bana kelepçe takıldı. Bilinç altına yerleşti ve artık en ufak bir polis ve jandarma gördüğünde korkuyor” şeklinde konuştu.

“Artık canıma tak etti”

Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Dairesi (ADM) aracılığıyla çocuklarını görmeye gittiğini anlatan Niyazi Y., “ADM aracılığıyla görüşe gittiğimde 12.00 ile 15.00 arası çocuklarımı alıyorum. Teslimini yapıyorum ve sıkıntı olmuyor, problem yaşamıyoruz. Çünkü ADM personellerinin bulunduğu yerde polisler de olduğu için herhangi bir sıkıntı çıkmıyor. Sonrasında sıkıntılar başlıyor. Mesela bir gün İstanbul’dan Kocaeli’ye döndüm. Beni polis aradı. ’Hakkınızda şikayet var’ dedi. İfade verdim, bana hapis ve para cezaları gelmeye başladı. Artık canıma da tak etti. Ben bu paraları ödediğim halde çocuklarımı göremiyorum. En son olayda da 1 yıl 5 ay 18 gün hapis cezası verildi. Bu durumlardan mustaribim. Bir an önce davanın bitmesini istiyorum. Mahkeme kararı olmasına rağmen çocukları apar topar İstanbul’a götürdü. Bu süre zarfında benim babalık görevini yerine getiremediğim ortaya çıktı. Ben bu görevi yerine getirmeye çalışıyorum ama bana engel koyuyor” ifadelerini kullandı.

Servis şoförü olarak çalıştığını söyleyen Niyazi Y., “Durumum iyi. Evimi gösterebilirim, oturabilir pozisyonda. Çocukların odası var. Her şeyimiz var. Benim bir suçum yok, çocuklarımı göremiyorum” dedi.

“Görüş gününe korkarak gidiyorum”

Niyazi Y., bu sıkıntıları Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne de (CİMER) yazdığını söyleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Karşı tarafın yazışmalarını sunarak, kendisini de dava ettim. İlk olarak CİMER’e yazdım. Ardından İl Jandarma Komutanlığı tarafından da çağrıldım. Orada da ifademi verdim. Suç işlendiği bariz açık ama buna rağmen hala karar çıkmadı. Çocuklarımın akıbeti belli değil. Ben görüş gününe korkarak gidiyorum. Şuanda 8 aydır çocuklarımı göremiyorum. Bunun sonucunda da büyüklerimden yardım istiyorum”

R.Y.: “Şiddete uğradım”

Eşi Niyazi Y.’nin iddialarına cevap veren R.Y. ise ailesinin evliliğine hiçbir zaman müdahale etmediğini ifade ederek, “Hiçbir şeklide müdahale olmadı. Ben kendisi tarafından şiddete uğradım ve kendisinden şikayetçi bile olmadım. Kendisi 2 saat sonra gelerek beni aldı. Eğer ailem müdahale etmiş olsaydı beni bırakmazlardı” dedi.

Ayrıca R.Y., eşini aldatmadığını da söyleyerek, “Sözde ben onu aldatmışım. Bununla ilgili WhatsApp’ta durum paylaşımı yaptı: ’Keşke boşansaydık da öyle görüşseydin astsubayla’ şeklinde. Bu sebeple şikayetçi oldum, kendisine ceza verildi. Boşanma aşamasına girdikten sonra uzaklaştırma kararı aldım. Bana hala iftirada bulunuyor; güya biriyle yaşıyormuşum gibi. Ben ne evlilik sürecimde ne de şimdi ona hiç ihanet etmedim” ifadelerini kullandı.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

Encümenden 30 markete cezaya onay

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi encümen toplantısında, son kullanma tarihi geçmiş ürünleri raflarında bulundurduğu tespit edilen 30 markete toplamda 88 bin 590 TL ceza kesildi.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi haftalık encümen toplantısında, raflarında son kullanma tarihi geçmiş ürün bulunduran 30 markete toplam 88 bin 590 TL para cezası kesilmesi kararlaştırıldı. Haftalık encümen toplantısında tespit edilen marketlere ayrı ayrı para cezası verilmesi onaylandı. Kabahatler Kanunu’nun 32. maddesi gereği uygulanan para cezası 88 bin 590 TL para cezası olarak açıklandı. Ürünleri imha eden Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı’na bağlı ekipler, denetimlerin süreceğini belirterek, iş yerlerine hijyen konusunda uyarılar ve bilgilendirmelerde de bulundu.

Kategoriler
Süper Lig Haberleri

Trendyol Süper Lig: Fenerbahçe: 0 – Beşiktaş: 1

Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Beşiktaş deplasmanda karşılaştığı Fenerbahçe’yi 1-0’lık skorla mağlup etti.

Maçtan dakikalar (İkinci yarı)

46. dakikada İsmail Yüksek, ceza sahası içindeki Dusan Tadic’i topla buluşturdu. Tadic’in ceza sahası içi sol çaprazından yerden vuruşunda kaleci Mert Günok golü engelledi.

51. dakikada Anderson Talisca’nın ceza sahası dışı sağ çaprazından kullanılan serbest vuruşta top barajdan sekti. Pozisyonun devamında Talisca’nın gelişine vuruşunda kaleci Mert Günok meşin yuvarlağı iki hamlede kontrol etti.

58. dakikada rakip yarı alanda topla birlikte hareketlenen Milan Skriniar, pasını sağ taraftaki Anderson Talisca’ya aktardı. Talisca’nın ceza sahası dışı sol çaprazından kaleye vuruşunda meşin yuvarlak az farkla uzak direk dibinden dışarı çıktı.

74. dakikada ceza yayı önünden kullanılan serbest vuruşta Anderson Talisca, topu doğrudan kaleye gönderdi. Kaleci Mert Günok sağına uzanarak gole izin vermedi.

90+8. dakikada Rafa Silva’nın savunma arkasına pasında Ciro Immobile kaleciyle karşı karşıya kaldı. Immobile’nin vuruşunda kaleci İrfan Can Eğribayat topu çıkardı.

Hakemler: Yasin Kol, Abdullah Bora Özkara, Bahtiyar Birinci

Fenerbahçe: İrfan Can Eğribayat, Bright Osayi-Samuel (Alexander Djiku dk. 59), Milan Skriniar, Çağlar Söyüncü (Edin Dzeko dk. 58) Mert Müldür, İsmail Yüksek, Fred (Cenk Tosun dk. 84), Sebastian Szymanski (Dusan Tadic dk. 46), Anderson Talisca, Oğuz Aydın, Youssef En-Nesyri (İrfan Can Kahveci dk. 70)

Yedekler: Dominik Livakovic, Burak Kapacak, Levent Mercan, Diego Carlos, Yusuf Akçiçek

Teknik Direktör: Jose Mourinho

Beşiktaş: Mert Günok, Jonas Svensson, Gabriel Paulista, Arthur Masuaku, Emrecan Terzi (Felix Uduokhai dk. 62), Alex Oxlade Chamberlain, Amir Hadziahmetovic (Onur Bulut dk. 90), Milot Rashica (Ciro Immobile dk. 90), Gedson Fernandes, Mustafa Erhan Hekimoğlu (Joao Mario dk. 67), Rafa Silva

Yedekler: Ersin Destanoğlu, Tayyip Talha Sanuç, Semih Kılıçsoy, Keny Arroyo, Yakup Arda Kılıç, Necip Uysal

Teknik Direktör: Ole Gunnar Solskjaer

Gol: Gedson Fernandes (dk. 44) (Beşiktaş)

Sarı kartlar: Çağlar Söyüncü, Milan Skriniar, Alexander Djiku (Fenerbahçe), Mustafa Erhan Hekimoğlu, Felix Uduokhai, Mert Günok, Arthur Masuaku (Beşiktaş)

Kategoriler
Rakiplerden Haberler KOCAELİSPOR SPOR

Trendyol 1. Lig: Boluspor: 10 – Yeni Malatyaspor: 1

Trendyol 1. Lig’in 37. haftasında Boluspor, Kocaeli Stadyumu’nda karşılaştığı Yeni Malatyaspor’u 10-1’lik skorla mağlup etti.

Maçtan dakikalar

11. dakikada Boluspor atağında kaleyi karşıdan gören Oğuz Güçtekin ceza sahası dışından çektiği sert şutla topu ağlara gönderdi. 1-0

19. dakikada kullanılan köşe vuruşu sonrasında Jefferson penaltı noktasının gerisinde topla buluştu. Rakiplerinin arasından kaleyi gören Jefferson yerden vuruşla topu kalecinin sağından ağlarla buluşturdu. 2-0

28. dakikada Boluspor’un sağ taraftan atağında kale önünde topa yükselen Mukairu kafa vuruşuyla topu ağlarla buluşturdu. 3-0

45. dakikada Yeni Malatyaspor’un sağdan hızlı atağında Enes Savucu ceza sahasının çaprazından şut çekti, direğe çarpan top filelerle buluştu. 3-1

60. dakikada kaleyi karşıdan gören bir noktadan Babacar’ın gelişine vuruşunda meşin yuvarlak üst köşeden ağlara gitti. 4-1

74. dakikada Boluspor atağında savunmada Ömer Çağrı Ataş’ın ceza sahasında topa elle müdahalesi nedeniyle hakem penaltı noktasını gösterdi.

76. dakikada penaltıda topun başına geçen Hasani’nin vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu. 5-1

78. dakikada Boluspor atağında merkezde topla buluşan Mukairu net bir vuruşla topu kalecinin solundan üst köşede ağlara gönderdi. 6-1

85. dakikada Boluspor’un sağ taraftan atağında ceza yayının sağında toplu buluşan İskandarlı’nın vuruşunda meşin yuvarlak kalenin sağından topu ağlarla buluştu. 7-1

90. dakikada Boluspor atağında altı pasın önünde kaleye sırtı dönük olarak topla buluşan Babacar kontrolün ardından dönerek vuruşunda meşin yuvarlağı ağlara gönderdi. 8-1

90+4. dakikada ceza sahası dışından Siraçhan Nas’ın vuruşunda meşin yuvarlağı ağlarla buluşturdu. 9-1.

90+7. dakikada altıpasın içinde topla buluşan Hüsamettin Yener’in düzgün vuruşun meşin meşin yuvarlak ağlara gitti. 10-1

Hakemler: Furkan Aksuoğlu, Mahmut Gülle, Ferhat Çalar

Boluspor: Çağlar Akbaba, İshak Karaoğul, Naby Oulare, Mukairu (Kosta Aleksic dk. 81), Enes Alıç, Jefferson (İlhami Sıraçhan Nas dk. 81), Oğuz Kağan Güçtekin, Dean Lico (Balburdia dk. 66), Florent Hassani (Eren Erdoğan dk. 88), Vusal İskandarlı, Babacar

Yedekler: Kubilay Anteplioğlu, Ali Ülgen, Berk Yıldız, Işık Kaan Arslan, Hüsamettin Yener, Anıl Koç

Teknik Direktör: Yalçın Koşukavak

Fitmens Gömlek Yeni Malatyaspor: Çınar Yıldızlı, Emircan Bayrakdar, Muhammed Göktürk Gök, Alperen Arslan, Muhammet Emir Ulusoy, Talha Garip (Ömer Çağrı Ataş dk. 32), Kerem Altunışık, Murat Şamil Güler (Halil İbrahim Atcı dk. 59), Metehan Ünal (Osman Katipoğlu dk. 67), Umut Tanış, Enes Savucu

Yedekler: Erhan Açıkgöz, Kürşat Yılmaz Selamoğlu, Kemalcan Esen, Mehmet Veysi Yılmaz

Teknik Direktör: Murat Uçkun

Goller: Oğuz Kağan Güçtekin (dk. 11), Jefferson (dk. 19), Mukairu (dk. 28 ve 78), Babacar (dk. 60 ve 90), Hasani (dk. 76 pen), Vusal İskandarlı (dk. 85), Siraçhan Nas (dk. 90+4), Hüsamettin Yener (dk. 90+7) (Boluspor), Enes Savucu (dk. 45+3) (Yeni Malatyaspor)

Kırmızı kart: Muhammed Göktürk Gök (dk. 52) (Yeni Malatyaspor)

Sarı kart: İshak Karaoğul, Vusal İskandarlı, Eren Erdoğan (Boluspor), Kerem Altunışık, Çınar Yıldızlı, Emircan Bayrakdar, Osman Katipoğlu (Yeni Malatyaspor)

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

73 yaşındaki annesine dehşeti yaşatmıştı, cezası belli oldu

Kocaeli’nin Kartepe ilçesinde annesinin komşusuyla ilişki yaşadığını düşünerek annesi içinde bulunduğu sırada evi benzin dökerek ateşe veren ve yangına müdahaleyi de engelleyen şahıs, yargılandığı davada indirim uygulanmaksızın 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Arslanbey Mahallesi İzmit Caddesi’nde 15 Mayıs 2024’de gece saatlerinde meydana gelen olayda alkollü olan Selim Y. (46), annesi Kerime Y’nin de (73) içinde bulunduğu tek katlı evi ve bitişiğindeki kendi evini ateşe verdi. Alevleri fak eden vatandaşlar, Kerime Y’yi evden çıkardı. İhbar üzerine çok sayıda itfaiye, sağlık ve polis ekibi adrese sevk edildi. Anne Kerime Y. ise kalp krizi geçirerek hastaneye kaldırıldı. Polis ekiplerince gözaltına alınan Selim Y., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Anne, oğlundan şikayetçi olmadı.

“Gelin alın annenizi, yoksa geberteceğim”

Selim Y. hakkında “üst soya karşı öldürmeye teşebbüs” suçundan açılan davanın 3. celsesi, Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam etti. Duruşmaya tutuklu sanık Selim Y. ve avukatı katıldı. Cumhuriyet savcısının hazırladığı mütalaada, sanığın sık sık alkol kullandığı, alkolün etkisi altındayken saldırgan davranışlar sergilediği ve annesinin komşusuyla ilişki yaşadığı yönünde şüphe duyduğu ifade edildi. Sanığın olay günü ablasını arayarak “Gelin alın annenizi buradan, yoksa onu geberteceğim” şeklinde tehdit içerikli sözler söylediği belirtildi. Aynı gün sanığın annesinin evde olduğunu bildiği halde benzin dökerek yangın çıkardığı, elinde bulunan sopayla müdahale edilmesini engellediği, “Burayı ben yaktım, söndürenin anasını sinkaf ederim” şeklinde ifadeler kullandığı da mütalaada yer aldı. Ayrıca şahsın yangına müdahaleyi önlemek amacıyla evin girişindeki motosiklete de benzin dökerek ateşe verdiği kaydedildi. Sanığın kuzeninin mağdurun içeride olduğunu öğrenmesi üzerine eve girerek dışarı çıkardığı belirtildi. Olayla ilgili hazırlanan bilirkişi raporuna göre yangının sanık tarafından alkol etkisi altındayken yangın hızlandırıcı sıvı kullanılarak başlatıldığı ve kısa sürede yayıldığının tespit edildiği kayddeildi. Sanığın olay saatinde (15 Mayıs 2024, saat 00.03) 1,75 promil alkollü olduğu da raporda yer aldı.

Savcı, mütalaasında sanığın annesinin ilişki yaşadığına dair düşünceler nedeniyle duyduğu öfke sonucu kasıtlı olarak yangın çıkardığı ve annesini öldürmeye yönelik hareket ettiğini belirtti. Sanığın “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.

15 yıl hapis

Sanık, önceki celse yaptığı savunmaları tekrar ederek, annesini öldürmeye yönelik hareket etmediğini, alkollü olması sebebiyle hiçbir şey hatırlamadığını söyleyerek, tahliyesini ve beraatını talep etti. Sanık, annesini öldürmeye teşebbüs suçundan indirim uygulanmaksızın 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

2 gencin ölümüne sebep olan cinayet gibi kazada karar

Kocaeli’de kaldırımda yürüyen Ayber Erkut ile Muhammed Ali Kraan’ın ölümüne sebep olan trafik kazasına ilişkin yargılanan 2’si tutuklu 3 sanık hakkında karar açıklandı. Mahkeme, tutuklu iki sanığa 9’ar yıl, tutuksuz sanığa ise 4 yıl hapis cezası verdi. Duruşmada sinir krizi geçiren Muhammed Ali Kraan’ın annesi, “Benim oğlum dışında kimsem yoktu. Ablam oğlumun acısına dayanamadı kalp krizinden vefat etti. Ayber’in babası 3 kez felç geçirdi, 3 kez kalp krizi geçirdi ve oğlunun acısına dayanamayarak o da öldü. Aklımı oynatmak üzereyim” dedi.

Kaza, 20 Haziran 2024’de İzmit ilçesi Ömer Türkçakal Bulvarı’nda meydana geldi. Gökhan K. (33) idaresindeki 41 GK 691 plakalı cip, Sıla A. (20) hakimiyetindeki 41 ACR 774 plakalı otomobil ile çarpıştı. Çarpışmanın şiddetiyle savrulan cip, kaldırımda yürüyen Muhammed Ali Kraan (24) ile Ayber Erkut’a (21) çarparak takla attı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri yaptıkları kontrolde 2 gencin hayatını kaybettiğini belirledi. 2 gence çarpan cip sürücüsü Gökhan K. ve kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen Sıla A. ile İsmail O. (38) isimli sürücüler tutuklandı. Kısa bir süre tutuklu bulunan sürücüler serbest bırakılırken, avukatların yaptığı itiraz üzerine İsmail O. yeniden tutuklanarak cezaevine gönderildi. Hakkında yakalama kararı bulunan Gökhan K. ise 4 ay sonra yakalanarak cezaevine gönderildi.

Kazada hayatını kaybeden Muhammed Ali Kraan’ın Kocaeli Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nden 2024 yılında mezun olduğu ve özel bir firmada işe başladığı, Ayber Erkut’un ise yurt dışında 2 yıl tıp eğitimi aldığı ancak bu yıl ülkesine geri dönerek üniversite sınavına hazırlandığı öğrenildi.

Son celse

“Taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olma” suçundan açılan dava, Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam etti. Duruşmaya tutuklu sanıklar Gökhan K., İsmail O., tutuksuz sanık Sıla A., Muhammed Ali Kraan’ın annesi Tezcan Tezgel, Ayber’in annesi Fatma Şennur Erkut ve taraf avukatları katıldı.

“Dağ gibi oğlumu öldürdüler”

Sanıklardan şikayetçi olan anne Tezcan Tezgel, “Dağ gibi oğlumu öldürdüler. 23 yaşındaydı, tek evladımdı, kimsesiz kaldım. Oğlumun kanını geri istiyorum. Yaptıklarının yanına kar kalmasın. Oğlumu paramparça ettiler, cesedini yıkayamadılar” dedi.

“Eşim oğlumun ölümüne dayanamadı”

Ayber Erkut’un annesi Fatma Şennur Erkut da, “Eşim oğlumun ölümüne dayanamadı, acıdan kalp krizi geçirdi ve vefat etti. Yalnız kaldım. sanıklardan şikayetçiyim” şeklinde konuştu.

3 sanık da tahliyesini istedi

Sanık Sıla A., beraatini isteyerek, üzgün olduğunu dile getirdi. İsmail O. ise “Yaşanan olaydan dolayı üzgünüm. 10 aydır cezaevindeyim. Arabada ailem, çocuklarım vardı. Kaçmadım, uzaklaşmadım. Herkese yardım ettim. Babam 15 yıldır yatalak. Bakmakla yükümlü olduğum 2 çocuğum var. Zor durumdayım. Verilecek cezaya razıyım ancak tahliyemi istiyorum” ifadelerini kullandı.

Gökhan K. de aileye başsağlığı dileyerek, olayda suçu olmadığını belirtti ve tahliyesini talep etti.

2 sanığa 9’ar yıl hapis, 1 sanığa 4 yıl hapis

Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Gökhan K. ve İsmail O’yu, “taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan 9’ar yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanıkların duruşmalardaki tutum ve davranışlarında samimi bir pişmanlık gözlemlenmediği gerekçesiyle cezalarında takdiri indirim uygulanmadı. Her iki sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilirken, ehliyetleri 2 yıl 6 ay süreyle geri alındı.

Diğer sanık Sıla A. ise takdiri indirim uygulanmaksızın 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Tutuklu kaldığı süre dikkate alınarak tahliyesine hükmedilen sanığın tutuksuz yargılanmasına devam edilmesine ve ehliyetinin 1 yıl süreyle geri alınmasına karar verildi.

“Kaldırımda yürüyen biri doktor, biri mühendis 2 genci keyfi süratle vurup öldürüyorlar”

Duruşma sonrasında gazetecilere açıklamalarda bulunan acılı anne Tezcan Tezgel, “Ben bir anne olarak bu ceza yeterli görmüyorum. 2 aslan gibi genç hiç suçu yokken, sıfır hata ile öldü ve verilen cezalar çok komik. Bunların en az 20’şer yıl alması lazımdı ama kanunumuzda yok. Büyüklere sesleniyorum. Benim gibi ciğeri yanan çok insan var. Bu cezaların icabına bakın, caydırıcı olsun. Kaldırımda yürüyen biri doktor, biri mühendis 2 genci keyfi süratle vurup öldürüyorlar. Aldıkları ceza 9 sene, yatacağı 5 sene. Ben 23 sene oğlumu büyütmek için neler yaptım. Vatana, millete aslan gibi evlat yetiştirdim. Oğlum için mesleğimi, hayatı bir kenara koydum” dedi.

“Oğlum yoksa ben de yokum”

Karara itiraz edeceğini aktaran anne Tezgel, “Sağ olsunlar, hakim ve savcı çok özveri gösterdi. Eminim onlarda benim kadar çok üzgünler ama onların da yapacağı bir şey yok, kanun bu. Oğlum 2 üniversite bitirdi, 2 dil biliyordu. Daha işe yeni başlamıştı. Türkiye önemli bir değerini, geleceğini kaybetti. Gençler yetişmiyor, nüfus yaşlanıyor. Bu trafik cezalarına lütfen yaptırım getirin. Benim oğlum dışımda kimsem yoktu. Ablam oğlumun acısına dayanamadı kalp krizinden vefat etti. Ayber’in babası 3 kez felç geçirdi, 3 kez kalp krizi geçirdi ve oğlunun acısına dayanamayarak o da öldü. Benim halim zaten ortada. Tedavi görüyorum, beni hastaneye yatıracaklar ama kabul etmiyorum. Aklıma oynatmak üzereyim. Adalet istiyorum. Yemin ediyorum gelir Kocaeli Adliyesi’nin önünde kafama sıkarım. Oğlum yoksa ben de yokum. Ben adalet istiyorum” şeklinde konuştu.

“3 sanığın 2’si asli kusurlu, 1’i tali kusurlu olarak belirlendi”

Kraan Ailesi’nin avukatı İbrahim Eriz ise “Taksirle ölümü sebebiyet vermeden dolayı açılan davaydı. 3 sanığın 2’si asli kusurlu, 1’i tali kusurlu olarak belirlendi. Asli kusurlulara 9 yıl ceza ve tutukluluk hallerinin devamına, tali kusurluya da 4 yıl hapis ve daha önce de tahliye edildiği için de tutuksuz halinin devamına karar verildi” ifadelerini kullandı.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

Ünlü halıcıyı baltayla parçalara ayırıp asitle eritmişlerdi: İşte 6 sanığa istenen ceza

https://41.com.tr/wp-content/uploads/2025/04/unlu-haliciyi-baltayla-parcalara-ayirip-asitle-eritmislerdi-iste-6-saniga-istenen-ceza-0-ysAFS2mO.mp4
İstanbul’da darp edildikten sonra halıya sarılarak otomobilin bagajında Kocaeli’ye getirilen ve cesedi parçalara ayrılıp, asitle eritilen Herekeli ünlü halıcı Nurhan Ör’ün cinayetine ilişkin tutuklanan 6 sanık hakkında mütalaa verildi. Cumhuriyet savcısı, tüm sanıkların ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmalarını talep etti.

Herekeli ünlü halıcı Nurhan Ör’den (56) 7 Kasım 2023’den itibaren haber alamayan yakınları durumu polise bildirmişti. Polis ekiplerince yapılan çalışmalar neticesinde Nurhan Ör’ün otomobilini Gebze’de terk edilmiş halde bulmuştu. Kocaeli İl Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerince bin saatlik kamera kaydı incelenerek olay aydınlatılmıştı. İstanbul Sultanbeyli’de bulunan oto galeriye getirilen Nurhan Ör’ün darp edilerek bayıltıldığı, daha sonra halıya sarılıp otomobilinin bagajına konularak Kartepe ilçesindeki çiftliğe getirildiği belirlenmişti. Ör’ün vücudunun parçalara ayrılarak, asitle eritildiği tespit edilmişti.

Polis ekiplerinde gözaltına alınan Işık E. (57), Ahmet T. (58), Bahadır T. (31), Ceyhun A. (58), Emrah D. (35), Ferdi G. (38) tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Kan dolduran cinayette zanlılardan Işık E., Ahmet T. ve Ceyhun A’nın lise yıllarından Nurhan Ör ile arkadaş olduğu öğrenilmişti.

Mütalaa verildi

Cinayete ilişkin açılan davanın 3. celsesi, Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye devam etti. Duruşmaya tutuklu sanıklar, maktulün ailesi ve taraf avukatları katıldı. Cumhuriyet savcısı cinayetin nasıl planlandığını mütalaada yer verdi.

Mütalaada, sanıklardan Işık E., Ahmet T. ve Ceyhun A’nın maktul Nurhan Ör ile liseden arkadaş oldukları, diğer sanıklardan Bahadır T.’nin sanık Ahmet T.’nin oğlu, Ferdi G. ve Emrah D.’nin de sanık Bahadır T.’nin arkadaşları olduğu belirtildi. Olay tarihinden yaklaşık 1 yıl kadar önce sanık Işık E.’nin uzun yıllar sonra Whatsapp grubu üzerinden maktul Nurhan Ör ile irtibat kurduğu ve görüşmeye başladığı, kısa süre sonra aralarında samimi bir ilişki geliştiği ifade edildi. Maktul Nurhan Ör’ün kardeşleri ile birlikte Hereke’de halı atölyelerinin bulunduğu, sanık Işık E.’nin Nurhan Ör ile gayrı resmi halı ticareti yapma konusunda görüşmelerinin bulunduğu, Nurhan Ör’ün Körfez ilçesi Kirazlıyalı’da bulunan babadan kalma apartmanın boş olan bir dairesini sanık Işık E.’ye tahsis ettiği, Işık E.’nin zaman zaman bu evde, zaman zaman da İstanbul Üsküdar’da bulunan annesinin evinde kaldığı kaydedildi.

Sanık Bahadır T. adına kayıtlı İstanbul’da oto galerinin bulunduğu, bu galerinin sanık Bahadır T. ile babası Ahmet T.’nin birlikte işlettiğinin vurgulandığı mütalaada, Işık E.’nin maktul Nurhan Ör’ü Bahadır T.’nin galerisine götürdüğü ve burada Bahadır T. ile tanıştırdığı, bu vesileyle maktul Nurhan Ör’ün sanık Ahmet T. ile de görüşmeye başladığı bilgisine yer verildi.

“En iyi cinayet işleme asitle yok etmek, ceset yoksa cinayette yoktur”

Zaman içerisinde Nurhan Ör’ün şahsi arabalarının satılması için Bahadır T’nin oto galerisine bıraktığı, sanıklardan Ceyhun A’nın Kocaeli Kartepe ilçesi Ketenciler köyünde çiftlik işletmesinin bulunduğu, Işık E’nin maktulün ailesi ve kardeşleri ile de tanıştığı, Nurhan Ör’ün sanıklardan Işık E’nin eşinin arkadaşı olan Esra A. ile evlenmek amacıyla tanıştırıldığı ifade edildi.

Esra A’nın gerek soruşturma gerekse kovuşturma aşamasında tanık olarak alınan ifadesinde özetle; Işık E. ile 9 Mayıs 2023 tarihinde evlenme amacıyla tanıştırıldığını, yaklaşık 2 ay arkadaşlık ettiklerini, bu sırada Işık E’nin maktul Nurhan Ör’ü kastederek “Şanslı domuz” şeklinde sözler söyleyerek kıskandığını, yine sohbet sırasında en iyi cinayetin, öldürüp cesedi asitle yok etmek olduğunu, “Ceset yoksa cinayet de yoktur” şeklinde sözler söylediği belirtildi.

“Senet imzalatacağız”

Dosya kapsamına göre, sanık Işık E. önderliğinde tüm sanıkların eylem ve fikir birliği içinde Nurhan Ör’ün senet imzalatmak ve başka yöntemlerle menfaat temin etmek amacıyla alıkonulması, maddi menfaat temin edildikten sonra öldürülmesi ve cesedinin asitle yok edilmesinin ayrıntılı olarak planlandığı belirtildi.

Bu plan çerçevesinde, temmuz 2023 ayından itibaren sanıklar arasında görüşmeler sıklaştığı ve sanıkların zaman zaman 2-3’erli gruplar halinde veya tek tek sanık Ceyhun A’nın çiftliğine ve sanık Bahadır T’ye ait oto galeriye gelip gitmeye başladıkları vurgulandı. Olaydan yaklaşık 2 ay önce Işık E. ve Ahmet T’nin sanık Ceyhun A’ya hitaben, “Senin çiftliğin bulunduğu yer çok sakin, ileride buraya bazı insanları getireceğiz ve birkaç gün tutacağız, senet vs. imzalatacağız. Tansiyon yükselir, bağrışma çağrışma olur, burada kimse duymaz. Burası çok uygun. Sana da bunun karşılığında para veririz” şeklinde sözler söyledikleri belirtildi.

Kameralar söküldü

Ceyhun A’nın ifadesinde, maddi sıkıntıları nedeniyle bu işe girdiğini, olaydan önce de Işık E’nin kendisine 15-20 bin TL civarında para verdiğini beyan ettiği ifade edildi. Sanık Işık E. önderliğinde yapılan planlamaya göre, maktul Nurhan Ör’ün, sanık Bahadır T’ye ait oto galeride bayıltıcı sprey kullanılıp etkisiz hale getirilecek ve sanık Ceyhun A’nın sahibi olduğu çiftliğe götürüleceği ifade edildi. Çiftlikte bir süre alıkonulduktan ve maddi menfaat temin edildikten sonra da öldürüleceği ve cesedi asitle eritilerek yok edileceği planı da mütalaada detaylıca yer aldı. Bu plan çerçevesinde, Işık E’nin talimatıyla olayın gerçekleştiği günden 1 hafta kadar önce 29 Ekim 2023’de, Bahadır T’ye ait oto galeride bulunan görüntü ve kamera sisteminin Bahadır T. ve Emrah D. tarafından sökülerek devre dışı bırakıldığı da mütalaada yer aldı.

“Maktule benzemek için sakallını boyatıp peruk aldı”

Mütalaanın devamında, maktulü oto galeride bayıltmak için sanıklardan Işık E’nin gerekli kimyasal maddeyi araştırması için sanık Ferdi G’yi görevlendirdiği bilgisine yer verildi. Olay tarihinden önce sanıklardan Emrah D. ile Ferdi G’nin maktulü etkisiz hale getirmek için bayıltıcı sprey, uyku ilacı ve biber gazı cinsinden kimyasal malzemeyi tedarik ettikleri belirtildi.

Yapılan planlamaya göre, maktulü öldürdükten sonra cesedi yok etmek için gerekli olan asit ve malzemenin alınması için Işık E. tarafından Ahmet T. ve Ferdi G. görevlendirildiği kaydedildi. 5 kontörlü hat satın alındığı, alınan hatların cinayetin işlendiği ve ertesi gün sanıklar tarafından kullanıldığı da mütalaada anlatıldı. Sanık Emrah D’nin maktule benzemek için olaydan 1 gün önce sakallarını beyaza boyattığı ve peruk aldığı da belirtildi. Mütalaada, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde sanık Işık E. önderliğinde tüm sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettikleri aktarıldı.

“Her öldürme olayında cezalandırmanın mutlak surette cesedin bulunması gibi bir şarta bağlanamaz”

Cumhuriyet savcısı mütalaasında, maktulün cesedinin parçalara ayrılarak sülfürik asit bulunan varillerde eritildiğinin, sanıklar Ceyhun A. ve Ferdi G’nin beyanlarından anlaşıldığını bildirdi. Mütalaada, olay yerinde maktule ait DNA bulunması itibarıyla maktulün cesedine ulaşılamamış olmasının, hayatın olağan akışına aykırılık oluşturmadığı; sırf maktulün cesedinin bulunamamasının onun öldürülmediği anlamına gelmeyeceği, her öldürme olayında cezalandırmanın mutlak surette cesedin bulunması gibi bir şarta bağlanmasının hukuken ve fiilen mümkün olmayacağı vurgulandı.

Bu durumun ceza adaleti ile de bağdaşmayacağı, sanıkların birden fazla kişi ile silahla maktulü hürriyetinden yoksun kıldıkları, tasarlayarak bir suçu gizlemek, başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak için maktulü öldürdükleri, birden fazla kişi ile silahla yağma suçunun teşebbüs aşamasında kaldığı, ayrıca Ceyhun A. ve Ferdi G’nin yasak niteliği haiz silah bulundurarak 6136 Sayılı Kanun’a muhalefet ettikleri kaydedildi.

Ağırlaştırılmış müebbet hapis talebi

Cumhuriyet savcısı, mütalaasında sanıklar Işık E., Ahmet T., Bahadır T., Ceyhun A., Emrah D. ve Ferdi G’nin “Tasarlayarak bir suçu gizlemek, başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak için öldürme” suçundan dolayı her birinin ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmalarını talep etti. Tüm sanıkların “Birden fazla kişi ile cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan dolayı ayrı ayrı 2 yıldan 7 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi. Ayrıca, haklarında “Birden fazla kişi tarafından silahla yağmaya teşebbüs” suçundan da 6 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Öte yandan, sanıklar Ceyhun A. ve Ferdi G’nin “Ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma” suçundan da ayrı ayrı 1 yıldan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.

Sanık avukatları mütalaaya itiraz ederek, müvekkillerinin tutuksuz yargılanmalarını talep etti. Mahkeme heyeti bu talebi reddederek duruşmayı erteledi.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

91 markete 268 bin TL ceza

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin encümen toplantısında, son kullanma tarihi geçmiş ürünleri raflarında bulundurduğu tespit edilen 91 markete toplamda 268 bin 723 TL ceza uygulandı.

Haftalık encümen toplantısında 214 gündem maddesi görüşülerek karara bağlandı. Gündem maddeleri arasında vatandaşların sağlığı için tespit edilmiş önemli hususlar da gündeme getirildi. Zabıta Dairesi Başkanlığı tarafından yapılan denetimler sırasında son kullanma tarihi geçmiş ürünlerin raflarda yer aldığı tespit edilen 91 markete uygulanacak cezai işlem görüşüldü. Tespit edilen marketlere ayrı ayrı para cezası verilmesi onaylandı. Kabahatler Kanunu’nun 32. Maddesi gereğince toplamda 268 bin 723 TL para cezası uygulanması gerektiği onaylandı.

Ürünler imha edildi

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı’na bağlı ekipler, denetimlerde ürünlerin tazeliğini, iş yerinin hijyeni ve ruhsat belgelerini denetliyor. Ekipler, denetimler esnasında kusurlu ürünleri tespit ettiğinde ürünleri topluyor ve yasalar çerçevesinde cezai işlem uyguluyor. Bu kapsamda, il genelindeki denetimlerde işi çok sıkı tutan ve gıda ürünlerini dikkatli bir şekilde inceleyen ekipler, 91 markette son kullanma tarihi geçmiş ürün tespit etti. Ürünler imha edildi.

Telefon
WhatsApp
Exit mobile version