Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

Darp iddiası tersine döndü: Öğretmen ve veli mahkemelik oldu

Kocaeli’nde 10 yaşındaki öğrencisine şiddet uyguladığı iddiasıyla açılan davada öğretmen delil yetersizliğinden beraat ederken, öğrencinin annesi hakkında iftira, tehdit ve hakaretten dava açıldı. Gözyaşlarıyla açıklamalarda bulunan anne, “Çocuğu dövülmüş bir anne olarak sanık sandalyesine ben oturtuldum” dedi.

Olay, geçen yıl 24 Kasım’da Öğretmenler Günü’nde bir ilkokulda yaşandı. Zeka seviyesi yüksek ve hiperaktif olduğu için yüzde 40 özel gereksinim raporu bulunduğu öğrenilen A.F.Ç.’nin (10), öğretmeni E.A. tarafından sınıfta arkadaşlarının gözü önünde şiddete maruz kaldığı öne sürüldü. Bu iddia üzerine okula giden anne Hülya Kartal, durumu öğrenmek istedi ancak okul yönetimi böyle bir olayın yaşanmadığını söyledi. A.F.Ç.’yi de yanına alıp polise giden anne oğluna şiddet uyguladığı iddiasıyla öğretmen E.A. hakkında şikayetçi oldu.

Öğretmen beraat etti, anne yargılanmaya başladı

Şikayet üzerine E.A. hakkında açılan davanın duruşması ise 9 Temmuz 2024’te görüldü. Duruşmada E.A. hakkında delil yetersizliğinden beraat kararı verildi. Bu kez öğretmen E.A. da Hülya Kartal hakkında hakaret, tehdit ve iftira davası açtı. Kartal, geçtiğimiz günlerde hakim karşısına çıktı.

E.A.: “Anne hakkında şikayetçi oldum, davamız devam ediyor”

Suçlamaları kabul etmeyen ve öğrenciye şiddet uygulamadığını dile getiren E.A., “Darp iddiasına ilişkin dava süreci bitti, beraat ettik. Ben anne hakkında yalan söylediği, kamu kurumunu bastığı, biz öğretmenlere hakaret ettiği, kapımızı yumrukladığı ve sınıftaki öğrencilerimizi rahatsız ettiği için şikayetçi oldum. Bu olaya veliler başta olmak üzere birçok kişi de şahit oldu. Anneye yönelik açtığım dava devam ediyor. İddialarının arkası boş. Öyle bir olay yok, zaten bizim okulumuzda böyle olaylar yok. Hanımefendi kendi kendine iddialarda bulunuyor” dedi.

“Tokat attı, saçımı çekti ve yere doğru savurdu”

Öğretmeni tarafından darp edildiğini ileri süren 10 yaşındaki A.F.Ç., “Kafama tokat atılarak, bir de saçım çekilerek şiddete maruz kaldım. Olaydan bir gün önce sınıflar arası kavga olmuştu. Olay günü okula gittiğimde kavga ettiğimiz kişilerin öğretmenleri tarafından hakarete uğradım. ’Benimle böyle konuşamazsınız’ dedim. Sınıf öğretmenim de öğrencileri eve kadar arkadaşımla takip ettiğimizi ve kapının zilini çalıp kaçtığımıza yönelik şikayet aldığını söyleyerek beni darp etti. Oysaki ben değil bizim sınıftaki diğer çocuklar takip etmiş, suç bana ve diğer arkadaşım üstüne kaldı. Öğretmen, diğer arkadaşımla birlikte beni tahtaya kaldırdı. ’Çocukları sapık gibi takip etmişsin’ dedi. Arkadaşım olayı anlattı ve yerine oturdu. Ben tam olayı anlatacakken öğretmen kafama tokat attı. Sonra gitti beni yerime oturtturdu. ’Bu salak çocukla bir daha konuşmayın. Siz de bunun gibi mal olursunuz’ dedi. Bu hakaretlerin üstüne eve gitmek istedim. Sınıftan çıkmaya çalıştım, kapıya doğru koşunca öğretmenim beni yakaladı. Saçımı çekti ve yere doğru savurdu” diye konuştu.

“Öğretmenler Günü’nde dayak yedim”

A.F.Ç., öğle arası eve gittiğini ve durumu annesine anlattığını da ifade ederek, “Öğretmenler Günü’nde dayak yedim, mağdurum ve şikayetçiyim. Darp raporu alıp karakola gittik. Daha önce de aynı öğretmen bir çocuğun kafasını tahtaya vurmuş. Çocuğu merdivenlerden düştü diye ikna edip annesine yalan söylemişler, sonrasında anne gerçeği öğrendi. Beni şikayetimden vazgeçirmek için çok çalıştılar. Bütün sınıfın ortasında dayak yemek bana kötü hissettirdi” dedi.

“Müdür yardımcısı öyle bir durumun olmadığını söyledi”

Anne Hülya Kartal ise oğlunun olay günü eve ağlayarak geldiğini ve öğretmeni tarafından darp edildiğini söylediğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:

“Okul yönetimiyle görüşmek için oğlumu da yanıma alıp gittiğimde muhatap bulamadım. Alt kata indiğimde oğlumun sınıfının koridorunun önünde 20 küsur öğretmen ve müdür yardımcısını gördüm. ’Hocam ne oluyor burada, oğlum neden dayak yemiş? Bana bir açıklama yapmalısınız’ dedim. Müdür yardımcısı öyle bir durumun olmadığını söyledi. O zaman ’Kapının önündeki bu tedbir ne? Çocuk dayak yedirmediyse öğretmen bana bir cevap versin’ dedim. Çok üzgündüm, ağlayarak soruyordum. Baktım ki olayı kapatmanın derdindeler, yüksek sesle polis istediğimi söyledim.”

“Müdür ’şikayetini geri çek, sorun kalksın’ dedi”

Olay sebebiyle öfkeli olduğunu söyleyen Kartal, “Mağdur edilmiş bir çocuğun annesiyim. ’Polis istiyorum’ diye birkaç kere bağırınca hiç polis de çağırmaya niyetleri yoktu. Merdiven üstünde fenalık geçirmeye başladım. Daha sonra polis geldi, darp raporu alarak şikayette bulunduk. Oğlum korktuğu için okula birkaç gün gidemedi. Okul müdürünü aradım, ’Hocam çocuğu okula göndermem lazım. Dersten geri kalıyor’ dedim. Müdür, ’Onu öğretmenimizi şikayet etmeden önce düşünecektin. Şikayetini geri çek, sorun kalksın’ dedi. Adalet arayışını devam edeceğim. Çocuğumun yaşadığı şeyin bedelini başka çocuklara da yaşatmayacak. Olay yaşandıktan sonra bir kadın da kapıma gelerek, yeğeninin de aynı öğretmeni tarafından darp edildiğini söyledi” şeklinde konuştu.

“Ne hikmetse geçen sene dayak yiyen çocuk zamanında da kamera bozukmuş”

Okul müdürü tarafından tehdit edildiğini de ileri süren Hülya Kartal, “Bana ’sen burada teksin, öğretmenimizin şikayetini çekeceksin harcattırmayız. O davayı çekmezsen biz de senin okul kapısını kırdığını ve öğretmenimizi tehdit ettiğini söyleriz’ dedi. Ben de onlara, ’sınıfın tepesinde kamera var, öyle bir iftira yapamazsınız. Çocuğun dayak yediğinde o kamera çekmiştir. Benim o kapılara gelip bağırıp çağırıp tehdit etmediğimi, sadece yerlerde ağlayıp bayıldığımı, düştüğüm görülecektir’ dedim. Ancak kameranın bozuk olduğunu söyledi. Ne hikmetse geçen sene dayak yiyen çocuk zamanında da kamera bozukmuş” diye konuştu.

“Çocuğu dövülmüş bir anne olarak sanık sandalyesine ben oturtuldum”

Kendisine karşı iftira, hakaret ve tehdit suçlamalarıyla dava açıldığını savunan Kartal, “Çok yıpratıcı süreç, psikolojimiz bozuldu. Oğlum okula ağlayarak zorla gidiyordu. Bu zor süreçte okulun anneye destek olması gerekirken, çocuğumun ve benim hayatımı çıkmaza soktular. Bana karşı hakaret, iftira ve tehdit davası açtılar. Okulda kapı kırmışım, öğretmeni ’görevinden attıracağım’ diye tehdit etmişim. Çocuğu dövülmüş bir anne olarak sanık sandalyesine ben oturtuldum. Bir anne olarak çocuğumun hakkını arıyorum diye çok mağdur edildim. Çok yıprandım, adalet istiyorum. Tek istediğim benim oğlum gibi başka çocuklar bu olayı yaşamasın. Beni şikayet ettikleri için sanık kürsüsüne oturtuldum. Çocuğunun hakkını isteyen bir anne olarak sanık kürsüsünde olmayı hak etmedim. Bunca olay yaşayan çocuğumun adaleti alamamasına üzülüyorum. Oğlum hiperaktif olduğu için olay tarihinde yüzde 40 raporluydu. Çocuğumun kalp ritim bozukluğu var. Okulda birkaç defa bayılmış. Çocuğumun hasta olduğunu, raporlu olduğunu biliyorlar” dedi.

Kategoriler
Gebze Haber

Dur ihtarına uymayan gencin ölümüne sebep olan polise müebbet hapis talebi

https://41.com.tr/wp-content/uploads/2024/12/dur-ihtarina-uymayan-gencin-olumune-sebep-olan-polise-muebbet-hapis-talebi-0-R9ZBxXiV.mp4
Kocaeli’de ’dur’ ihtarına uymayarak plakasız motosikletiyle kaçan genci sırtından vurarak ölümüne sebep olan polis memuru ilk kez hakim karşısına çıktı. Şahsı ilk önce GBT sorgusuna aldığını ancak motosikletin plakasız olması sebebiyle kaçtığını söyleyen sanık, “Şahsın peşinden koşarak silahımı çıkardım ve ’Dur’ ikazında bulundum. Koşarken silahı kurmaya çalıştığım esnada tabancam patladı. Hedef gözetmedim” dedi.

Gebze Adliyesi 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmaya tutuklu sanık İbrahim S., maktulün ailesi ve taraf avukatları katıldı. Olaya ilişkin savunma yapan İbrahim S., “Kerem’in ailesine başsağlığı dilerim. Yaşanan kazadan ötürü pişmanım, keşke böyle bir olay yaşanmasaydı. Ailenin beni affetmelerini talep ederim. Böyle bir acıyı yaşattığım için üzgünüm. Olay tarihinde motosikletli ekip timindeydim. Petrol ofisine gitmiştik. Daha sonra ben petrol ofisinin kafeteryasından dışarı çıktım. Biraz dolaştım. Yüzü tanıdık olan motosiklet kullanıcısı olan şahsa ’Dur’ ikazında bulundum. Durdu, GBT sorgulamasını yaptım. Kullandığı motora baktım. Akabinde, ’Bu şahısla ne yapıyorsun?’ şeklinde diyaloğumuz oldu. Ben de bu konuşmamızda Kerem’e, ’Motosiklet kullanıyorsun dikkat et, bu süre zarfında hırsızlık olayları oluyor’ dedim. Yine konuşmamız sırasında motor hırsızlıklarıyla ilgili olarak bir kaç tane çalınan motorların fotoğraf ve videolarını gösterdim. Bu şahıstan bir kaç bilgi aldım” diye konuştu.

“Sol elini beline atar gibi gördüğümde kendimi tehdit altında hissettim”

Ekip arkadaşının kendisine, durdurduğu kişinin aranan motosiklete benzediğini söylediğini dile getirerek, “Ekip arkadaşıma, ’Motosiklet motosiklete benzer’ dedim. Daha sonra Kerem’in kullanmış olduğu motosikletin olduğu tarafa baktığımda motosikletin arka kısmında plakanın olmadığını gördüm. Yanına gitmek için koştum. O sırada kendisi araç yolundan dönüyordu. Benim gittiğim yer ise yayanın geçebileceği kadar dar bir alandaydı. Önüne doğru geçmek üzere koştum ancak kendisi de yakalanmamak için ivmelenmeye başladı. Arkasından koştuğum yer karanlıktı. Sol elini beline atar gibi gördüğümde kendimi tehdit altında hissettim ancak elini beline tam attı mı, yoksa rüzgardan yükselen eşofmanını mı indirmeye çalıştı tam anlayamadım. Bu esnada ben de silahımı kurarak arkasından koşmak istedim. Silahımı kurarken silahım ani bir şekilde ateş aldı. Aramızdaki mesafe açıldı. Gittiği istikamete doğru görüş açımdan ayrılıncaya kadar baktım ve bekledim. Başka bir olay yaşanmasın diye olayın vahametiyle silahımı doldur boşalt yaptım” şeklinde konuştu.

“Şahsın trafik kazası geçirdiğini düşündüm”

Yanına gelen ekip arkadaşlarına motosikletlinin kaçtığını bilgisini verdiğini dile getiren İbrahim S., “Ekip arkadaşım ile motora binip Kerem’in gittiği yöne doğru gittik. Bir müddet sonra telsizden trafik kazası kodu geçti. Olay yerine gittiğimde motosiklet arabanın önünde devrik vaziyetteydi. Ben ilk etapta şahsın trafik kazası geçirdiğini düşündüm. Yanına gidip yaptığım kontrolde sırtında ıslaklık hissettim ve baktığımda sırtında kurşun yarası olduğunu gördüm. Şahsın tansiyonu düşmesin ve hayatta kalsın diye ilk müdahaleyi yaptım. 1-2 dakika sonra olay yerine ambulans geldi. Onlar da ilk müdahaleyi yaparak şahsı hastaneye götürdü. Ben de Gebze Asayiş Büro Amirliğine gittim. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum, öncelikle beraatimi, mahkumiyetime hükmedilecekse lehime olan hükümlerin uygulanmasını talep ediyorum” ifadelerini kullandı.

“Koşarken silahı kurmaya çalıştığım esnada tabancam bir kez patladı”

Olay esnasında üzerimde resmi üniforması olduğunu söyleyen İbrahim S., “Şahıs beni görür görmez petrolün çıkışına doğru yöneldi. Ben de bu esnada motosikletin arkasında olması gereken plakayı görmedim. Bunun üzerine ben koşmaya başladım. Koşarken ’Dur polis, kaçma’ diye ikazda bulundum. Ben belimden çıkarttığım silahla herhangi bir yere atış yapmadım. Havaya da atış yapmadım. Çünkü belimden çıkarttığım tabancayla atış yapma niyetinde değildim. Koşarken silahı kurmaya çalıştığım esnada tabancam bir kez patladı. Hedef gözetmedim. Kerem’e doğru tutmadım. Aynı düzlemde koştuğum için hedef alma ya da hedef gözetme gibi bir durumum yoktu. Silah patladığında aramızdaki mesafe belki 20 belki 25 metre mesafeydi. Daha önce bu şahsı görmedim, motosikletin plakasız olması sebebiyle çalıntı olabileceğinden şüphelendim. Motosikletin KTM marka bir motosiklet olması ve daha önce hırsızlığa konu motosikletlerle benzer olması sebebiyle şüphelenmiştim. Ben Kerem’in belinde kabarıklık olduğunu görmüştüm. Bu kabarıklık kıyafetin kabarıklığı mı, bir kemer çıkıntısı mı, yoksa bir silah mı olduğunu bilemiyorum ancak mesleki öngörüyle bu kabarıklıktan şüphelendim” dedi.

“Polis memuru görevi gereği verilen silahı kötüye kullanmıştır”

Olaya ilişkin sanıktan şikayetçi olan maktulün kardeşi Sabri Uzun, “Olayı bizzat görmedim ancak olay sırasında kardeşimin üzerinde silah yoktu, plakası da daha önce motosikletinden düşmüş, bu sebeple de karakola müracaatta bulunmuş ancak plakası olmadığı için ’Ceza yazarlar’ diye korktuğu için kaçmış. Hatta olay öncesinde arkadaşına, ’Ben oraya benzinliğe gitmeyeyim, polisler ceza yazarlar’ demiş ancak arkadaşının da ’Bir şey olmaz’ demesi üzerine oraya gitmişti. Polisler de kendisini görünce korkmuş, kaçmaya başlamıştır. Polis memuruna karşı herhangi bir küfürlü bir sözü ya da mukavemeti yoktur. Sadece oradan kaçmıştır. Polis memuru görevi gereği verilen silahı kötüye kullanmıştır. Olay nedeniyle sanıktan şikayetçiyim” diye konuştu.

Maktulün anne ve babası da sanıktan şikayetçi oldu.

Müebbet hapis ve cezasında artırım talep edildi

Cumhuriyet savcısı, mütalaasında sanık İbrahim S’nin “Olası kastla adam öldürme” suçundan müebbet hapis ve görevi gereği olarak elinde bulundurduğu silahı suçun işlenmesi sırasında kullanması sebebiyle verilecek cezanın üçte biri oranında artırılarak ceza verilmesi talep etti.

Taraf avukatlarının yaptığı savunmanın ardından mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına ve duruşmanın ertelenmesine karar verdi.

Olay geçmişi

Olay, 13 Eylül tarihinde gece saatlerinde Gebze ilçesi Mimar Sinan Mahallesi Mimar Sinan Caddesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 21 yaşındaki Kerem Uzun, plakasız motosikletiyle seyir halindeyken polisin ’Dur’ ihtarına uymadı. Motosikletiyle kaçmaya çalışan Uzun’a polisin tabancasından çıkan kurşun isabet etti. Kurşunun sırtına isabet ettiği Uzun motosikletinden düşerken, ihbar üzerine olay yerine sağlık ekipleri sevk edildi. Hastaneye kaldırılan Uzun, yapılan tüm müdahaleye rağmen hayatını kaybetti. Olaya ilişkin polis memuru İbrahim S. (29) ifadesi sonrası tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER Kartepe Haber Ürkütücü Haberler

Akaryakıt istasyonundaki dehşet anları kamerada

https://41.com.tr/wp-content/uploads/2024/12/akaryakit-istasyonundaki-dehset-anlari-kamerada-0-QS4rWUp5.mp4
Kocaeli’nin Kartepe ilçesinde bir akaryakıt istasyonunda 1’i polis 7 kişinin yaralandığı kavganın güvenlik kamera görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde, saldırganların müdür odasını bastığı, çalışanları darp ettiği, bazı çalışanların kafalarına da orakla vurduğu anlar yer aldı. Ayrıca, olayın müşterinin araca LPG dolumu sırasında uyarılmasıyla başladığı ve ardından büyüdüğü öne sürüldü.

Olay, Ertuğrul Gazi Mahallesi’nde bulunan akaryakıt istasyonunda meydana geldi. Akaryakıt istasyonu çalışanları ve müşterileri arasında çıkan tartışma alevlenerek, kavgaya dönüştü. Orak ve bıçakların kullanıldığı kavgaya polis müdahale etti. Kısa sürede olay yerine gelen polisler, kavgayı havaya uyarı ateş açarak ayırdı. Olay sebebiyle 1’i polis 7 kişi yaralandı. Yaralılar sağlık ekiplerinin ilk müdahalelerinin ardından hastaneye kaldırıldı.

Kavganın sebebi

Olayın, bir müşterinin LPG almak için akaryakıt istasyonuna gelmesiyle başladığı öğrenildi. Dolum sırasında aracından inen müşteriye, çalışan tarafından “Araç açık kaldı” uyarısı yapıldığı iddia edildi. Uyarıya sinirlenen müşterinin, çalışanı tokatladığı ve araya girmeye çalışan başka bir personeli de darp ettiği öne sürüldü.

Bir süre sonra müşterinin, akrabaları olduğu belirtilen kişilerle birlikte istasyona geri geldiği, müdürün odasını bastığı ve saldırgan tavırlar sergilediği belirtildi. Çıkan kavgada 5 çalışanın yaralandığı öğrenildi.

O anlar kamerada

Olay anına ait güvenlik kamerası görüntüleri de ortaya çıktı. Görüntülerde, saldırganların müdürün odasına girdiği ve ardından çalışanlara saldırdığı anlar yer aldı. Polis ve sağlık ekipleri olay yerindeyken saldırganlardan birinin orakla 2 çalışanın başına vurduğu, çalışanların aldığı darbelerle sendelediği, bu şekilde olayın daha da hararetlendiği anlar kaydedildi. Polisin şahısları etkisiz hale getirmeye çalıştığı, biber gazı sıkıp, havaya uyarı ateşi açtıkları da saniye saniye görüntüye yansıdı. Dakikalarca süren tartışmalar sırasında bir kadının da arada kaldığı anlar dikkat çekti.

Kategoriler
Kartepe Haber

Kocaeli’de hareketli dakikalar

https://41.com.tr/wp-content/uploads/2024/12/kocaelide-hareketli-dakikalar-0-VUnWKcTN.mp4
Kocaeli’de akaryakıt istasyonu çalışanları ile müşteriler arasında çıkan oraklı bıçaklı kavgayı polis ekipleri havaya ateş açarak ayırdı.

Olay, Kartepe ilçesi Ertuğrul Gazi Mahallesi’nde bulunan akaryakıt istasyonunda meydana geldi. Araçtaki gaz kaçağı yüzünden akaryakıt istasyonu çalışanları ile müşteri arasında tartışma çıktı. Müşteri, akrabalarını alarak istasyona gelince, tartışma kavgaya dönüştü. Orak ve bıçakların kullanıldığı kavga için olay yerine çok sayıda polis ile sağlık ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen polisler, kavgayı havaya ateş açarak ayırdı.

Olay sebebiyle 1’i polis, 7 kişi yaralandı. Yaralılara ilk müdahaleyi olay yerine gelen sağlık ekipleri yaptı. Kavgayla alakalı inceleme başlatıldı.

Kategoriler
GÜNCEL HABERLER

Evinin önünde silahlı saldırıya uğradı: 1 yaralı

Kocaeli’nin Çayırova ilçesinde bir şahıs evinin önünde silahlı saldırıya uğrarken, olayı gerçekleştiren şüpheli kaçtı. Kısa sürede harekete geçen polis ekipleri şüpheliyi kıskıvrak yakaladı.

Olay, Kocaeli’nin Çayırova ilçesi Emek Mahallesi 51. Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgilere göre M.K. isimli şahıs, evinin bahçesinden kapıya çıkan Murat Y’ye otomobilden ateş açtı. Murat Y. kanlar içinde kalırken, olayı gerçekleştiren M.K. ise otomobille kaçtı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri, yaralıyı ambulansla hastaneye kaldırdı. Harekete geçen polis ekipleri ise kaçan şüpheli M.K.’yi yakalayarak gözaltına aldı.

Olayla ilgili inceleme başlatıldı.

Telefon
WhatsApp
Exit mobile version